HOPA SEL FELAKETİ: TAKDİRİ İLAHİ DEĞİL, TAKDİRİ İDARİ

27.08.2015

Artvin Hopa’da yaşanan sel felaketi sonrası bölgede incelemelerde bulunan TMMOB Heyeti, 27 Ağustos 2015 Perşembe günü Sundura Mahallesi’nde bir basın açıklaması yaptı.

TMMOB Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet Torun, TMMOB Kadın Çalışma Grubu Başkanı Ülkü Karaalioğlu, Artvin İKK Temsilcileri ve Yönetim Kurulu Üyelerinin katıldığı açıklamada basın metni TMMOB Artvin İKK Sekreteri Hakan Yavuz tarafından okundu.  

HOPA SEL FELAKETİ: TAKDİRİ İLAHİ DEĞİL, TAKDİRİ İDARİ

Artvin-Hopa’da 24 Ağustos 2015 tarihinde meydana gelen sel felaketinde Hopa Deresi ve Sundura derelerinin taşması sonucu 8 yurttaşımız hayatını kaybetmiş, 3 yurttaşımız kaybolmuş,17 yurttaşımız da yaralanmıştır. Öncelikle yaşamını yitiren vatandaşlarımızın yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Yaşanan bu acı olay; bir doğal afet değildir, takdiri ilahi hiç değildir. Rant ve talan politikalarının sonucu olan çarpık kentleşme ve sağlıksız yapılaşma ile ülkemizde doğa olayları, doğal afet şeklinde yaşanmaktadır.Bölgenin coğrafi ve topoğrafik özellikleri göz önüne alınmadan yapılan altyapı çalışmaları, kesilen ağaçlar, daraltılan dere yatakları, dere yataklarına yapılan binalar ve işyerleri, doldurulan deniz, sonuç olarak doğal bir olayı doğal bir afete dönüştürmüştür.

Orman ve Su İşleri Bakanı olay yerinde “500 yılda bir yağan şiddetli bir yağmurdan” bahsetmekte ve “takdiri ilahi” diyerek hükümetin sorumluluğunu unutturmaya çalışmaktadır.Soma’da 301 madencinin ölümüne “fıtrat” diyen zihniyet, Hopa’da “takdiri ilahi” diyebilmektedir.

Bu zihniyet devam ettiği sürece su taşkınları ve felaketler devam edecektir. Çünkü Samsun’da, İstanbul’da ve birçok bölgemizde daha önce yaşanan felaketlerden hiç ders alınmamıştır.

“Dere ıslahı” adı altında derelerin betonlaştırılması, dere yataklarının daraltılması, dere yataklarının imara açılarak güvenli olmayan bölgelere konut inşa edilmesinin felakete neden olduğu tüm uyarılarımıza rağmen gözardı edilmiş ve insanlarımızın hayatı pahasına bu uygulamalar devam ettirilmiştir.

Dere yataklarının imara açılması ile ortaya çıkan rant, insanlarımızın hayatından daha mı değerlidir?

Özellikle Karadeniz bölgesinde derelerin üzerine kurulan yüzlerce HES`in bu felakete yol açan zincirin önemli halkalarından biri olduğu görülmediği gibi, doğayı ve yeşili talan edecek olan uygulamalara, doğa katliamlarına inatla devam edilmektedir.Yeşil Yol projesi, bu yanlışlardan biridir ve daha fazla talana, doğa katliamına yol açmadan durdurulmalıdır.

Her türlü bilimsel ve teknik uyarılara karşın asli görevlerini yerine getirmeyen siyasi iktidar, mesnetsiz ve tutarsız söylemlerle gerçekleri örtbas etmeye çalışmaktadır.Soma`da, Ermenek`te, iş cinayetlerinde olduğu gibi yine ölümler halka reva görülmekte; siyasi iktidar ise şovunu sürdürmektedir.

Buradan TMMOB olarak bir kez daha söylüyoruz:

Bu felaket,bir doğal afet değildir, Rantın,talanın,ihmallerin sonucu oluşan bir felakettir. Siyasi iktidar ve yerel yönetimlerin planlama hatalarının acı bir sonucudur.

Takdiri ilahi değil, takdiri idaridir. İdarenin takdiri ile yapılan icraatlar sonucu oluşan bir felakettir.

Yapılması gereken, bu olaydan ders çıkararak gelecekte benzer faciaların yaşanmaması için bilim ve tekniğin ışığında, rant politikalarından uzak, halkın yararına planlamalar yapmak ve uygulamaktır.

Yapılması gereken, bu olayda sorumluluğu ve ihmali bulunan yetkililerin hesap vermesidir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

TMMOB Artvin İKK