İLİÇ ALTIN MADENİ SİYANÜR KAÇAĞI ÜZERİNE KMO AÇIKLAMASI

04.07.2022

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası İliç Altın Madeni Siyanür kaçağı üzerine 30 Haziran 2022 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.

Kazanın kamuoyunu tarafından duyulması ve ardından gelişen olaylar, madencilik firmasının kamuyu zamanında uyarma ve bilgilendirme görevini yapamadığını göstermiştir. İlgili bakanlık ve merkezi yönetimin yerel temsilcileri de konuyu en üst düzeyden ceza ile açıklamayla yetinmiş, konunun kök nedenleri ve risk değerlendirmeleri üzerinde bir açıklamaya gerek duymamışlardır. Kazanın oluşumu, süresi, kirlenmenin boyutu ve çevreye hemen verdiği zararların düzeyi, toprak ve su kirliliği, hatta Fırat nehrinin kirlenmesi gibi haberler karşısında kamuoyunun tedirginliği daha da artmıştır.

Kimya Mühendisleri Odası ilgili tesisteki üretim konularını ve yaşanan kazayı dikkate alarak Oksitli Cevher İşleme, Sülfürlü Cevher İşleme, Atık Havuzu (Atık Depolama Tesisi) ve Süreç Güvenliği Yönetimi Sistemi başlıkları altında firmaya altmış civarında teknik soru sormuştur, yanıtlarını beklemektedir. Ayrıca, dökülmenin olduğu çevrede geniş alanda toprak ve su analizleri yapılmasını zorunlu görüyoruz. Firmadan sorularımıza doyurucu yanıtlar alabildiğimiz takdirde kimyasal analizlerin sonuçlarını da dikkate alarak kazanın çevreye ne türden ve ne boyutta zarar verdiğini daha isabetli değerlendirme imkanı bulacağız.

İliç altın madeni geçtiğimiz aylarda da atık havuzundaki püskürtme sistemi ile sosyal medyanın gündeminde olmuştur. Şirket, sosyal medyada yer alan bu kaygı verici uygulamaların neden yapıldığı, çevreye etkileri konularında da kamuoyunu aydınlatıcı bir açıklama yapmamıştır. Ardından yaşanan bu kaza, bu nedenle de kamuoyundaki çok daha büyük tepkiye haklılık kazandırmıştır.

Ülkemizde özellikle de altın, gümüş, bakır ve nikel madenciliği alanlarındaki uygulamalar öncelikle tarım, ormancılık ve hayvancılık ile geçimini sağlayan yöre halkı tarafından kaygı ve tepki ile karşılanmaktadır. Bir üretim alanında zenginlik ya da değer yaratırken, bir başka alandaki üretim faaliyetini tehdit hatta yok edici bir yaklaşım kabul edilemez. Üretim faaliyetlerindeki her türden değişiklik ve yenilik kararı, bütüncül toplumsal ve ekolojik bir yaklaşımla ele alınmalıdır. Yöre insanlarını yurtlarından eden, toprağı, havayı ve suyu kirleten üretim faaliyetlerin, sürdürülebilirliği mümkün değildir.

İliç`teki madenle ilgili önemli bir endişe kaynağı da olası bir deprem durumunda geniş bir çevrede yaşanabilecek büyük boyutlu kirlenme riskidir. Madenin bulunduğu bölge Kuzey Anadolu Fay hattına kuş uçuşu 40-50 km uzaklıkta, Ovacık fay zonunun 3-4 km kuzeyinde yer almaktadır. Bu bölge 7 ve üzerinde şiddette deprem üretme kapasitesi olan fayların çok yakınındadır. Bölgenin çok yakınındaki Hekimhan`da yakın geçmişte tedirgin edici şiddetlerde depremler yaşanmıştır. 

Son yaşanan kaza, kimyasal işlem uygulanan sanayi kuruluşlarının, proje aşamasından başlayarak süreç güvenliği sistemlerinin, üçüncü bir yetkin organ tarafından onayının, denetiminin ve izlenmesinin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Bunlara ek olarak, üretimleri boyunca, süreç güvenliği sistemlerinin izlenmesi yanında işletmelerin yaşamı boyunca gerek duyulacak her türden teknik değişiklik kararının uygulanmasından önce de uygunluk onayı aranmalıdır. Bu hizmetler için Kimya Mühendisleri Odası, yetkin ve deneyimli uzman havuzu ile Kimyasal Süreç Güvenliği onayı ve denetimi hizmetlerini büyük bir sorumlulukla ve titizlikle yerine getirebilecek donanıma sahiptir.

TMMOB ilgili meslek odaları ile birlikte, ülkemizin zenginliklerinin ortaya çıkartılması ve işletilmesi sırasında, ekolojik dengenin korunması için yöre halkı ile birlikte hak arama mücadelesinde yerini almaktadır. TMMOB ülkemizdeki yatırım ve üretim etkinliklerine karşı önyargılı bir tutum benimsemek yerine, toplumsal yarara bütüncül bakan bir bilinçli itiraz ve hak arama tavrı sergilemektedir. Bu kaza TMMOB yaklaşımını bir kez daha haklı çıkarmıştır. TMMOB`un görüşleri ve eleştirileri görmezlikten ve duymazlıktan gelinmemeli, bunların teknik alandaki toplumsal aklımızın bütüncül ve önemli bir sesi olduğu bilinmelidir.

Dr. Engin Çörüşlü 

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası

Yönetim Kurulu Başkanı