“YABANCILARIN ÇALIŞMA İZİNLERİ HAKKINDA KANUNUN UYGULAMA YÖNETMELİĞİ” DEĞİŞİKLİK TASLAĞI ÜZERİNE YAZI…

04.08.2014

“Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği” değişiklik taslağı üzerine görüş isteyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü’ne 4 Ağustos 2014 tarihinde bir yanıt gönderildi.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI

Çalışma Genel Müdürlüğü’ne

 

İlgi                  : 27.06.2014 tarih 47655486/045/11737 sayılı yönetmelik değişikliği hk.

 

İlgi yazınızda, “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği”nde değişiklik taslağı hazırlandığı, anılan yönetmeliğin 15 maddesinde değişiklik yapılacağı ve değişiklik yapılması düşünülen maddeler hakkında Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesi gereğince görüşlerimizin iletilmesi istenmektedir. 

 

Tarafımıza gönderilen yönetmelik taslağının 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 15. maddeleri yabancılar lehine, Türk vatandaşları aleyhine düzenlemeler içermektedir. Bakanlık, bürokrasi bürokrasi diyerek, yurtdışı hizmet ticaretinde hiçbir koşul bırakmamıştır. Bir yabancı “karşılık ilkesi” aranmadan, hiçbir belge sunmadan Türkiye sınırlarından denetimsiz girebilir ve istediği hizmeti sunabilir. Dünyada örneği olmayan kendi vatandaşı aleyhine düzenleme yapan tek ülke olduğumuz her türlü tartışmadan uzaktır.

 

Taslağın 5. maddesi ile Yönetmeliğin 21. maddesinin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmaktadır.  21. maddenin 2’nci fıkrası “Mesleki hizmetler kapsamında çalışacaklar için, yabancıların ulusal ve uluslararası mesleki örgütlerden, meslekten men cezası almadıklarını, üye olduklarını, mesleklerini icra ettiklerini ve mesleki yeterliliklerini gösterir son altı ay içerisinde almış oldukları belgeleri, başvuruları sırasında, başvuru formlarına eklemeleri gerekmektedir. Meslekten men cezası almış olan ve akademik yeterliliği olmayan yabancıların başvuruda bulunmaları mümkün değildir.” biçiminde olup, bu fıkranın yürürlükten kalkmasının Türk mühendis, mimar ve şehir plancıları aleyhine sonuç doğuracağı açıktır. Kendi ülkesinde meslek ifası yönünde engel olup olmadığını bilmeden yabancı meslek mensuplarının ülkemizde çalışmasının önü açılmaktadır. Türk vatandaşı meslek mensuplarının meslek icrası yönünde engeli olanlar meslek ifa edemezken, yabancı meslek mensupları meslek icra edebileceklerdir. Hem mesleki etik kurallar çiğnenecek hem de eşitlik ilkesi ihlal edilecektir.

 

Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun’da yapılan değişiklik ile uzun süredir mühendis ve mimar olduğunu bilmediğimiz yabancılar birer yıllık periyotlarla ülkemizde mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı hizmeti sunabilmektedirler. Önce akademik şimdi de mesleki yeterlilik koşullarından muaf hale gelmektedirler. Bu denetimsiz ve sınırsız hizmet sunma halidir. Bu hal, 3. Dünya ülkelerinde dahi itibar görmemektedir. GATS’a direnen ülkeler 3. Dünya ülkeleri olmuştur ve bu süreci tıkamışlardır. G-7’ler ise bu tıkanma halini serbest ticaret antlaşmaları (STA) ile bizim gibi ülkelere dayatmaktadırlar. Çünkü, bizim ülkemizde hiçbir koruyucu hüküm kalmamıştır.

 

Yönetmeliğin 20. maddesi ise hiçbir şekilde uygulanmamaktadır. Kendi mühendis ve mimarının %30’u açık işsiz iken, mühendis ve mimar olduğu dahi bilinmeyen hizmet sunuculara hiçbir koşul ve sınırlama olmaksızın sınırların sonuna kadar açılmasını biz izah etmekte zorlanmaktayız. Hangi nesnel koşullar, Bakanlığın yukarıda sayılan maddelerdeki koşulları kaldırması için yeterlidir?

 

Sonuç olarak, yabancıları denetimsiz, kontrolsüz, koşulsuz hizmet sunmaya davet eden yönetmelik maddelerine olumlu görüş vermemiz olanaksızdır. Umarız, Bakanlık ülkemizin bir sınırı olduğunu hatırlar ve kendi vatandaşı aleyhine düzenlemelere bir son verir.

 

 

H. Can Doğan
Genel Sekreter Vekili