EMİN KORAMAZ YAZDI: "İKİZDERE DİRENİYOR"

07.05.2021

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, 7 Mayıs 2021 tarihli BirGün Gazetesi'ndeki köşesinde, Rize'nin İkizdere İlçesinde ormanlık alan içerisinde açılmak istenen taş ocağına karşı doğayı savunan yöre halkının direnişi üzerine yazdı.

İKİZDERE DİRENİYOR

Yakın bir geçmişe kadar tarihsel mirasımız ve doğal güzelliklerimiz ülkemizin en büyük kıvanç kaynakları arasındaydı. Aynı coğrafyada iç içe yaşama şansının kıymetini bilerek kıskançlıkla koruyup-kollamaya çalıştığımız bu tarihi ve doğal varlıklar, bir süreden beri siyasi iktidarın sistematik saldırısı altında bulunuyor.

Hasankeyf, Allianoi, Phaselis gibi tarihi mekanlarımız; Uzungöl, Salda Gölü gibi benzersiz su varlıklarımız; Fırtına Vadisi, Kazdağları, Munzur gibi ekosistemlerimiz birer birer yok edilmek isteniyor.

Siyasi iktidarın rant hırsı ve sermaye için yaratılacak gelir kapısı her türden tarihi, doğal ve ekolojik zenginliğimizi tehdit ediyor. Bunun adı kimi zaman baraj oluyor, kimi zaman HES, kimi zaman yol, kimi zaman maden, kimi zaman ise bir tesis… Sermayenin üstün çıkarları her türden toplum ve toplum yararının önüne koyuluyor.

Çok yakın zamanda Salda’da yaşadığımız bu durumun bir örneğini şimdi Rize’nin İkizdere İlçesi’nde yaşıyoruz. İkizdere’ye bağlı Gürdere ve Cevizlik köyü sınırları içinde bulunan İşkencedere Mevkisi’nde bulunan yüzlerce yıllık ağaçların bulunduğu ormanlık alan, sermaye çıkarları için yok edilmek isteniyor.

Rize İyidere’de inşa edilmek istenen Lojistik Merkezi ve Limanı’nın deniz dolgusunda kullanılacak taşlar, daha önce de taş ocağı projesiyle gündeme gelen ama köylülerin başvurusuyla mahkeme tarafından durdurulan İkizdere’deki taş ocağından çıkartılacak.

Saraya yakınlığıyla bilinen ve dünyada en çok kamu ihalesi verilen şirketlerden biri olan Cengiz İnşaat, bu projenin de üstlenicisi durumunda.

Şirketin işini kolaylaştırmak ve kârını artırabilmek için önce proje için “ÇED gerekli değildir” kararı verildi, ardından da kanunda sadece savaş durumlarında, seferberlik hallerinde ya da olağanüstü durumlarda kullanılması öngörülen “Acele Kamulaştırma” usulü ile bölgede pek çok alan kamulaştırıldı.

19 Mart 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile kamulaştırılan bu alanlarda liman için gerekli taşların çıkartılacağı ocaklar açılacak ve taşların taşınması için yollar yapılacak.

Yaklaşık 100 bin ağacın bulunduğu 100 hektar ormanlık alanı kapsayan proje bölgesi içinde çok sayıda su kaynağı ve irili ufaklı çağlayanlar da bulunuyor.

Yemyeşil doğası, yüzlerce yıllık ağaçları, yaban hayatı ile hem doğa hem de bölge halkı için çok değerli bir ormanlık alanın denize dökülecek taş için yok edilmesinin akla sığan ve kamu çıkarıyla bağdaşan hiçbir yanı bulunmamaktadır.

Bu akıldışı ve doğa düşmanı projeyi durdurabilmek için yöre halkı tarafından, “ÇED Gerekli değildir” kararının yürütmesinin durdurulması için Rize Valiliği ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne karşı dava açıldı. 1 Nisan’dan bu yana ise bölgeye çıkan yollar üzerinde nöbetleşe olarak bekleyiş sürüyor.

Projeyi yürüten Cengiz İnşaat ise halkın direnişini ve taleplerini dinlemeksizin, “ÇED gerekli değildir” kararına karşı açılan dava sonucunu beklemeksizin jandarmanın koruması altında, iş makinalarıyla ormanı katletmeye başladı bile.

Kimi zaman ağaç üstlerinde, kimi zaman iş makinalarının önünde, kimi zaman jandarma kalkanıyla burun buruna süren direnişe katılan yöre halkı defalarca şiddete maruz kaldı, gözaltına alındı. Direnen yoksul köylülere “pandemi yasaklarını ihlal” gerekçesiyle binlerce liralık cezalar yazıldı.

İş makinelerinin önünde oturan kadınlar, ağaçların üstüne çıkan köylülerle simgeleşen İkizdere direnişinin yanındayız.

Bu ülkenin tarihi ve doğan güzelliklerinin, halkın ortak zenginliğinin, yaşam alanlarımızın sermayenin çıkarları için yok edilmesine sessiz kalmayacağız.