KOCAELİ: İNSANCA YAŞAM İÇİN VERGİDE ADALET VE HALKÇI BÜTÇE: ZAMLAR GERİ ÇEKİLSİN

07.10.2019

TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu ile DİSK, KESK, TTB ve DİSK Emekli- Sen Kocaeli örgütleri 4 Ekim 2019 tarihinde saat 18.00'de İnsan Hakları Parkında "İNSANCA YAŞAM İÇİN VERGİDE ADALET VE HALKÇI BÜTÇE:ZAMLAR GERİ ÇEKİLSİN" talebini içeren ortak basın açıklaması gerçekleştirdi.

İNSANCA YAŞAM İÇİN VERGİDE ADALET VE HALKÇI BÜTÇE:ZAMLAR GERİ ÇEKİLSİN

OHAL, emek hareketleri üzerindeki baskılar, grev yasakları, ekonomik kriz, artan enflasyon ve dahası kur şoku toplumun büyük çoğunluğunu vururken en zengin kesimi pek de olumsuz etkilememiş. Sermaye ve rantiye kesimlerinin, en üst düzey müdür ve yöneticilerin gelirleri artarken emekçi kesimlerin gelirleri dört yılda ya çok az artmış, ya da düşmüş. 

Dolayısı ile Bir ülkenin gelirlerinin kimlerden nasıl toplanacağı, toplanan gelirden hangi kesimlere ne kadar pay ayrılacağının önceden belirlendiği bütçeler, siyasi iktidarın hangi sınıfın çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini gösteren, en somut ekonomik ve siyasal metinler olarak bilinir.

2019 bütçesine genel olarak bakıldığında, AKP hükümetleri tarafından hazırlanan bütçelerin ana karakterinin değişmediği görülüyor.

2019 bütçesi, yüksek maliyetli borçlanmaların, yerli ve yabancı sermayeye daha fazla kaynak transferlerinin, askeri ve güvenlik harcamalarının merkezinde olduğu bir bütçe olarak dikkat çekiyor. 2019’da temel tüketim maddelerine yapılacak zamların otomatiğe bağlanması ve halkın ödediği dolaylı vergilerin belirgin bir şekilde artması da  kaçınılmaz görünüyor  Dolayısı ile

Geçtiğimiz ay açıklanan veriler halkın yaşadığı gerçek enflasyonun TÜİK vasıtası ile perdelendiğini bir kez daha kanıtlamıştır. Nitekim son bir iki ay içinde çaydan şekere, doğalgazdan elektriğe, akaryakıttan toplu taşımaya zam yağmurunun daha da şiddetlendiği koşullarda

TÜİK vasıtası ile açıklanan  rakamların halkın sokakta, çarşıda, mutfakta yaşadığı gerçek enflasyonla uzaktan yakından bir ilgisi olmadığı bilinmektedir.  Son iki ay içinde iğneden ipliğe tüm ürünlere fahiş zamlar yapılmıştır. 

Örneğin son iki ay içinde: Elektriğe, doğalgaza ve çaya toplam %32, Köprü geçiş ücretlerine %47

Sigaraya %40,Akaryakıta %30, Şekere %16, Yurt dışı Çıkış Harcına %333, Yurt dışından getirilen telefonların harcına %300 zam yapılmıştır.

Yine son bir haftada Ankara, İstanbul başta olmak üzere pek çok ilde toplu taşıma ücretlerine %30 ile %50 arasında zam yapılmıştır.

Tüm bunlara rağmen TÜİK vasıtası ile açıklanan veriler halkın yaşadığı gerçek enflasyona değil, hükümet tarafından belirlenen hedeflenen enflasyon rakamlarına kilitlenildiğini, bunun için çarpık hesaplama yöntemleri ile enflasyon rakamlarının mümkün olduğu kadar aşağıya çekildiğini ispatlamaktadır.

Bunun anlamı yaşanan gerçek enflasyon ile TÜİK vasıtası ile açıklanan çarpık hesaplamalara dayalı resmi enflasyon arasındaki farkın bedelinin ücret geliri ile yaşam mücadelesi veren milyonların omzuna yıkılmasıdır.

Nitekim geçtiğimiz haftalarda Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararı ile 5 milyonu aşkın kamu emekçisinin ve emeklinin maaşlarında 2020 yılı için %4+%4, 2021 yılı için %3+%3 artış yapılması ile ülkede yaşanan krizin faturasının emekçilere yıkılması hedefinde önemli bir adım daha atılmıştır.

 Yıllardır izlenen, işçi ve emekçileri sürekli ezen geleneksel vergi rejiminin sürdürülmesi, iktidarın emekçilerin üç kuruşluk kazancına bile göz diktiğini gösteriyor

Öte yandan sadece yaşanan gerçek enflasyon değil kaynakta kesilen adaletsiz gelir vergileri kamu emekçilerinin reel gelirini her geçen ay daha fazla eritmektedir.

Dolayısıyla emeği ile geçinen tüm kesimler için daha zor bir sürecin başlayacağını, yeni zamların ve vergilerin yolda olduğunu görmek için kahin olmaya gerek yoktur.

Emekçiler, Emekliler ve Asgari ücretle geçinen vatandaşlar olarak en başından beri vurguladığımız üzere maaş artışları TÜİK’in çarpık enflasyon rakamlarına, hiçbir zaman tutmayan hedeflenen enflasyon tahminlerine indirgendikçe tüm kamu emekçilerinin ve emeklilerin reel geliri erimeye devam edecektir.

İnsanca yaşamaya yetecek bir maaş için tek çözüm kamuda en düşük maaşın yoksulluk sınırı üzerine çıkarılması, tüm maaşların da bu orana göre artırılmasıdır.

Temel taleplerini, mücadelesini sadece ‘toplu sözleşme’ dönemleri ile sınırlamayan Biz Emekçiler insanca yaşamaya yetecek ücret mücadelesini kesintisiz olarak sürdürmeye devam edeceğiz.

Emekçiler olarak,  başta yıllardır tüm yük adaletsiz vergiler ile omuzlarına bindirilen emekçi sınıflar olmak üzere milyonları,  geleceklerine yön verilen böylesine önemli bir sürece müdahil olmaya, İnsanca yaşayacak koşullara sahip olmanın yegane yolunun örgütlü mücadeleden geçtiğini bilerek Savaş ve Rant bütçesine karşı hep birlikte İnsanca Bir Yaşam İçin Emekten Yana Demokratik-Halkçı Bütçe mücadelesini yükseltemeye çağırıyoruz.

 

KESK-DİSK-TTB-TMMOB-DİSK EMEKLİSEN KOCAELİ ÖRGÜTLERİ