MO: KADINLARA YÖNELİK ŞİDDETİN VE İSTİSMARIN MEŞRULAŞTIRILMASINA YÖNELİK ÇAĞDIŞI GİRİŞİMLERE SON VERİLMELİDİR

08.03.2018

TMMOB Mimarlar Odası 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir basın açıklaması yaptı.

 KADINLARA YÖNELİK ŞİDDETİN VE İSTİSMARIN MEŞRULAŞTIRILMASINA YÖNELİK ÇAĞDIŞI GİRİŞİMLERE SON VERİLMELİDİR

Tüm dünyada ve ülkemizde hâkim olan kadına yönelik şiddet sorunu; artan çatışma ve şiddet ortamı, küresel ekonomik krizler ve gericileşen iktidarlar nedeniyle; güvencesizlik, yoksulluk, işsizlik, sömürü ve ayrımcılık yoluyla daha da vahimleşerek sürmektedir. Kadın hakları, eşitlik ve adalet için ise cinsel tacize,  şiddete, kadın cinayetlerine ve ayrımcılığa karşı toplumsal muhalefet yükselmektedir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre dünya genelindeki kadınların yüzde 35'i, hayatlarının herhangi bir noktasında fiziksel ya da cinsel şiddet yaşamıştır. Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre dünya çapında, yaklaşık 750 milyon kadın çocuk yaşta evlenmiş; 120 milyon kız çocuğu ise hayatlarının herhangi bir döneminde yakınları olan erkekler tarafından tecavüze uğramıştır. Tüm dünyada cinayet kurbanı olan kadınların yaklaşık yarısı yakınları ya da aile üyeleri tarafından öldürülmüştür.

Türkiye’deki kadınların %38’i; Birleşmiş Milletler verilerine göre yaşamlarının herhangi bir noktasında fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kalmış; %15’i ise çocuk yaşta evlenmiştir.

2016 yılı İnsani Gelişme Raporu’na göre Türkiye cinsiyet eşitsizliğinde 159 ülke arasında 69.sıradadır. Yetişkin kadınlar arasında en az orta öğrenim görmüş olanların oranı %43,5 iken, bu oran erkeklerde %64,8; kadınların işgücü piyasasına katılım oranı %30,4 iken, erkeklerde %71,4 olmuştur. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülkemizde kadınlar eğitim durumları ne olursa olsun yıllık ortalama ücretleri erkeklerden ortalama %15 daha düşük; profesyonel meslek mensubu kadınların yıllık ortalama ücretleri ise erkeklerden %19,4 daha düşüktür.

Temel eğitim olanaklarına erişimin son altı yıldır erkeklere oranla beş kat daha düşük olduğu, çalışma hayatına ve işgücüne katılımın ise erkeklerin yarısı oranında gerçekleştiği ülkemizde; artan kültürel ve sosyal eşitsizlik, düşünce ve inanç alanlarında yapılan gerici baskılar ile yükselen toplumsal ayrışmayı yansıtmaktadır.

Kırk milyonun üzerinde kadının yaşadığı ülkemizde; dil, din, ırk ve cinsiyet rolleriyle şekillenen toplumsal yapı, kadınların temel hak ve özgürlüklerine yapılan muhafazakâr müdahalelerin meşru temeli haline getirilmiştir.

Kentin insan için var olması gerektiği anlayışı ile şekillenen ancak daha sonra tutarsız planlama ve mimarlık uygulamaları ile değişen kentlerimizde; kadınların uğradığı toplumsal baskı ve şiddetin görünürlüğü yapılaşma yoluyla engellenmiştir. Giderek artan kadına yönelik suçlar; ulaşım, kentleşme ve yapılaşma politikalarının, eşitsiz sosyo-mekânsal yapıların toplumsal cinsiyet eşitsizliğindeki rolünü açığa çıkarmıştır.

Dünyanın neresinde olursa olsun kadınlara uygulanan sömürüye ve kadınların hayatın tüm alanlarında karşılaştıkları baskıya karşı yürütülen mücadeleyi simgeleyen Dünya Kadınlar Günü’nde, Mimarlar Odası olarak; kadınların karşı karşıya kaldıkları baskı ve şiddetin önlenmesinde öncelikli hedefin cinsiyet temelli eşitsiz yapıya karşı mücadele olduğunu vurguluyoruz.

Devlet; hiç kimsenin cinsiyet veya benzeri bir sebeple ayırımcılığa uğramamasını, herkesin temel hak ve özgürlüklerden eşit derecede yararlanmasını sağlamakla yükümlüdür. Eşitliğe dayalı, ekonomik, sosyal, kültürel, medeni ve diğer alanlardaki insan hakları ve temel özgürlüklerin tanınmasını, kullanılmasını ve yararlanılmasını engelleyen hiçbir ayrım ve kısıtlamanın yaşanmadığı bir gelecek dileğiyle kadın meslektaşlarımızın ve tüm kadınlarımızın gününü kutluyoruz.

 

TMMOB MİMARLAR ODASI