TMMOB İZMİR İKK: ELEKTRİK FABRİKASI HARAÇ-MEZAT SATILAMAZ

16.03.2018

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu 16 Mart 2018 tarihinde Alsancak Elektrik Fabrikası önünde tarihi elektrik fabrikasının özelleştirilmesi planına ilişkin bir basın açıklaması gerçekleştirerek korunması gereken yapının ticari yapılaşmaya açılmasına karşı mücadele çağrısı yaptı.

Fabrika bahçesinde gerçekleştirilen basın açıklamasına CHP İzmir milletvekilleri de katılarak destek verdi. TMMOB İzmir İKK adına Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Seçkin Uğurlu açıklamayı okudu.

Uğurlu, fabrikanın arazisiyle birlikte satılması için Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından ilana çıkıldığını ve Ankara Doğal Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş.’nin diğer taşınmazları ile birlikte verilen ilanda; taşınmazın ‘satış’ yöntemi uygulanmak suretiyle 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde özelleştirileceğinin duyurulduğunu belirtti.

EMO İzmir Şb. YK Başkanı Uğurlu sözlerine şöyle devam etti:

“Duyuruldu diyoruz ama ilanın metninden, tarihi Elektrik Fabrikası için verildiği anlamak neredeyse imkânsızdı. İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, kentteki hiçbir kurum, kuruluş, Oda, dernek bilgilendirilmeden verilen bu ilanda sıradan bir araziden bahsedercesine yalnızca ‘10.720 m² yüzölçümlü taşınmaz ve üzerindeki yapılar’ ibaresi yer aldı.

 Ankara Doğal Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş.’nin diğer mülkleri içinde bir satır olarak yer verilen ibarenin, tarihi Elektrik Fabrikası’nı kastettiğini ancak dikkatli gözler fark edilebilirdi. İlanın eki olarak sadece İnternet üzerinden erişilebilen tanıtım dokümanı incelendiğinde ‘10.720 m² yüzölçümlü taşınmaz ve üzerindeki yapılar’ ibaresi ile tanıtılan taşınmazın, tarihi Elektrik Fabrikası olduğu ortaya çıktı. Tanıtım dokümanının yapılaşma durumuna ilişkin şu bilgiler yer alıyor:

‘Parsel üzerinde, 1926 yılında inşa edilmiş Türkiye’nin linyit kömürü ile üretim yapan ilk tesisi olan tarihi elektrik santrali (elektrik fabrikası olarak da anılır) bulunmaktadır. 1989 yılına kadar aralıksız çalışan tesis yetersiz ve verimsiz hale gelince kapatılmıştır, o günden buyana metruk ve harap haldedir.’

Hukuki durumuna ilişkin ise ‘parsel ile ilgili devam eden herhangi bir dava mevcut değildir’ ifadeleriyle yetinilmektedir. Oysa arazisi için satılmak istenilen Elektrik Fabrikası, İzmir 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 8 Ocak 1998 tarihli kararıyla ‘Korunması Gerekli Kültür Varlığı’ olarak tescillenmiştir. Tapu kaydına da yansıyan bu tescile ilişkin kurul kararında yapının özellikleri nedeniyle tarihi belge niteliği taşıdığı ve gelecek kuşaklara iletilmesi gerektiği belirtmiştir. Tanıtım dokümanı ekine konun tapuda da yer alan ve yapı ile ilgili sıradan bir detaymış gibi gözden uzak tutulan bu gerçek, ‘metruk ve harap’ olarak nitelendirilen yapının bu şekilde satışına engeldir. İlanda belirtildiği gibi Elektrik Fabrikası, Devlet İhale Kanunu’nun kısıtlamalarına tabi olmadan, arazisi için satılmak istenmektedir. Ayrıca ilanda ‘ADÜAŞ ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediğine yapmakta serbesttir’ ibarelerinin yer alması dikkat çekicidir.

Elektrik Fabrikası, bugün yanı başında restore edilerek kültür merkezi olarak kullanılan tarihi Havagazı Fabrikası ile birlikte kentimizin sanayileşme tarihinde önemli yeri olan anıt niteliğindeki yapılardan biridir. Bugün yine müze olarak hizmet vermeye devam eden İstanbul’daki Silahtarağa Santralı ile aynı dönemde faaliyetlerine başlamıştır. Elektrik Fabrikası’nın temeli, Osmanlı döneminde, 1913 yılında imzalanan ‘yabancı ortaklığa imtiyaz veren sözleşmeye dayanılarak’ 1926 yılında Belçikalı Traction-Elektricite şirketi tarafından atılmıştır. Santralın 18 Ekim 1928’de devreye girmesiyle birlikte kentte yaşam değişmeye başlamış, sokak aydınlatmasında hava gazından elektriğe geçilmiş, ilerleyen yıllarda ise atlı tramvaylar yerine troleybüsler devreye girmiştir. Resmi Gazete’de 27 Temmuz 1943 tarihinde yayımlanan ‘İzmir Tramvay ve Elektrik Türk Anonim Şirketi İmtiyazı ile Tesisatının Satın Alınmasına Dair Mukavelenin Tasdiki ve Bu Müessesenin İşletilmesi Hakkında Kanun’ kapsamında satın alınarak, kamulaştırılmıştır.

Kamulaştırılmasının ardından kapasitesi artırılan Elektrik Fabrikası, uzun yıllar İzmir Belediyesi bünyesindeki Elektrik Su Havagazı Otobüs ve Troleybüs Genel Müdürlüğü (ESHOT) tarafından işletildi. Zamanla farklı kamu kuruluşları tarafından işletilen Elektrik Fabrikası, 1989’da üretimin durdurulmasının ardından ‘metruk ve harap yapı’ haline dönüştürüldü. Önce teknoloji tarihi açısından önemli ekipmanlar ve cihazlar hurdaya ayrılarak, yok edildi. İçi boşaltılan tarihi değerimiz ‘yıkıma’ terk edildi. Bugün sıradan bir ilanla arazisi için satılmak istenen Elektrik Fabrikası, tarihi ve kentsel dokuyu yağmalamaya dayalı, betonlaşma temelli büyüme politikalarına karşı dimdik ayakta durarak, direnmektedir.

Ayrıca, elektrik fabrikasının da içinde yer aldığı 550 hektarlık alana ilişkin İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan uluslararası fikir yarışması ile ilk temelleri atılan İzmir Yeni Kent Merkezi İmar Planlarına yönelik oluşturulan yarışma şartnamesinde, Kültür ve Tabiat Varlıkları Yasası kapsamında Erken Cumhuriyet Dönemi sanayi yapıları ve endüstri alanları olan Havagazı Fabrikası, Elektrik Fabrikaları, Sümerbank Fabrikası, Şark Sanayi, DDY Alsancak Garı binası ve eklentileri vb. kültür mirası olarak tescilli yapıların ve alanların korunması, mimari kimliklerine ve özelliklerine uygun olarak yeniden işlevlendirilmeleri de önerilmiştir. Jürinin değerlendirme raporunda da ‘Binalarla değil, kamu mekânları açısından kimlik ve koruma sorunu’ başlıkları tariflenerek 550 hektarlık bu alandaki koruma ve kamu kullanımı konusu vurgulanmıştır. Elektrik fabrikasının kamusal kimliğinin yok edilmesine neden olacak özelleştirme kararıyla, İzmir Yeni Kent Merkezi İmar Planlarının temel ilkeleri tamamen yok edilmektedir.

Ülkenin en zor yıllarından kıt kaynaklarla kamulaştırılmış bu tarihi değerimizin özelleştirme adı altında haraç-mezat satılmasına İzmirliler olarak izin veremeyiz. Mimarlar Odası ve Elektrik Mühendisleri Odası İzmir şubelerimizin konuya ilişkin açıklamaları, uyarılarının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir milletvekilleri de açıklamalar yaparak, Elektrik Fabrikası’nın tapusunun yeniden İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devrilmesine ilişkin çağrılar gerçekleştirdiler. Kentin, İzmirlinin bu ortak sesini, hep birlikte büyütelim; tarihi değerimizin kültürel yaşama katkı sağlayacak şekilde teknoloji müzesi ve eğitim merkezine dönüştürülmesi çağrımızı tekrarlıyoruz. “Korunması Gerekli Kültür Varlığı” niteliğindeki Elektrik Fabrikası’nın ‘özelleştirme’ adı altında zamanla yok edilerek, arazisinin ticari olarak yapılaşmaya açılmasına karşı hep birlikte mücadele edelim.”