DİSK, KESK, TMMOB, TTB ANKARA BİLEŞENLERİ: KRİZE KARŞI EMEĞİN HAKLARINI SAVUNMAK İÇİN OMUZ OMUZA!

04.12.2018

TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Ankara Tabip Odası, DİSK, KESK Ankara Bileşenleri ile Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, 4 Aralık 2018 tarihinde Ulus Meydanı'nda ortak bir basın açıklaması yaparak "Krize Karşı Emeğin Haklarını Savunmak İçin Omuz Omuza!" dediler.

TMMOB Yönetim Kurulu II. Başkanı Selçuk Uluata’nın yanı sıra TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül, TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Özgür Topçu ile çok sayıda üye ve yöneticinin katıldığı ortak açıklamayı DİSK Dev Maden Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün okudu. Açıklamanın ardından Ulus ve çevresinde krize ilişkin başlatılan kampanya kapsamında hazırlanmış broşürler dağıtıldı.

Ortak açıklama şöyle:

KRİZE KARŞI EMEĞİN HAKLARINI SAVUNMAK İÇİN OMUZ OMUZA!

Enflasyondan işsizliğe, yoksullaşmadan ekonomik durgunluğa kadar hayatlarımızı her alanda kâbusa çeviren kapsamlı bir ekonomik krizle karşı karşıyayız. En yetkili ağızlar “kriz” sözcüğünü kullanmaktan özenle kaçınsalar da, bizler için krizin anlamı birbiri ardına kapanan dükkanlardır, marketlerde sürekli yapılan zamlardır, kabaran elektrik-su-doğalgaz faturalarıdır, ödenemeyen borçlardır, evlere gelen hacizlerdir, işsizliktir, iş cinayetleridir. Krizin anlamı, yaşamımızın giderek sürdürülemez hale gelmesidir.

Aslında bugün temel mesele, bu büyük krizin faturasının kime ödetileceğidir. Üçte ikisi özel sektöre ve bankalara ait 467 milyar dolar dış borç ve bu devasa borcun ağır sonuçları 81 milyona ödetilmek istenmektedir.

Sendikal örgütlenmenin engellendiği, on binlerce kamu emekçisinin ihraç edildiği, grevlerin yasaklandığı, hak aramanın bastırıldığı bir ortamda elde edilen yüksek kar oranlarını paylaşmayanlar bugün zararlarını ve borçlarını halkın sırtına yıkmaktadır. “Nimete” kimseyi ortak etmeyen patronlar, külfeti nüfusun yüzde 99’unun üzerine yıkmaya çalışmaktadır. Oysa fatura bu düzen sayesinde küplerini dolduran patronlara kesilmelidir.

Faturayı ödemesi gereken sadece patronlar değil, aynı zamanda siyasi iktidardır. Ülkemizi büyük bir yıkımın eşiğine getiren politikaları yıllardır kimler hayata geçirdiyse, emeğin en temel haklarını kim gasp ettiyse, özelleştirmeler ve yerli tarımı bitiren politikalarla ülkeyi kim ithalata mahkum hale getirdiyse, ülkenin kaynaklarını kim betona gömdüyse krizin sorumlusu da onlardır.

Her ekonomik kriz bir karar aşamasıdır ve bugün verilecek kararın temel sorusu şudur: Kriz karşısında işçiler, kamu emekçileri, işsizler, gençler, kadınlar, emekliler, köylüler, yoksullar mı korunacak, şirketler, bankalar, patronlar ve ülkeyi yönetenler mi korunacak? Krizin bedelini emeğiyle bu ülkenin değerlerini yaratan yüzde 99 mu ödeyecek, krizi yaratan yüzde 1 mi ödeyecek?

Bankaların ve büyük patronların değil, bu ülkenin çoğunluğunun krizden korunması için omuz omuza verenler seni de aşağıdaki taleplerimiz için mücadeleye çağırıyor:

1- TÜM ÜCRETLER DERHAL ARTIRILSIN

Zamlar karşısında eriyen ücretlerimiz yıl sonu gelmeden derhal artırılmalıdır. Asgari ücret, taşeron işçilerin, kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaşları başta olmak üzere tüm ücretlerdeki enflasyon kaybı derhal telafi edilmelidir.

2- TOPLU İŞTEN ÇIKARMALAR YASAKLANSIN, İŞSİZLİK FONU İŞSİZLER İÇİN KULLANILSIN

Şirketlerin krizi fırsata çevirerek işçi çıkarmaları yasaklanmalıdır. İşsizlik fonunun amaç dışı şekilde patronlara peşkeş çekilmesine son verilmelidir. İşsizlerin bu fondan faydalanmasının koşulları kolaylaştırılmalı, işsizlik ödeneğinin süresi ve miktarı artırılmalıdır. Kamu istihdamı artırılmalı, KHK ile ihraç edilen kamu emekçileri tüm haklarıyla birlikte işlerine dönmelidir.

3- KAMUSAL MAL VE HİZMETLERE YAPILAN ZAMLAR GERİ ALINSIN

Elektriğe, doğalgaza, suya, ulaşıma yapılan zamlar derhal geri alınmalıdır. Krize karşı yüzde 99’u korumak için kamusal mal ve hizmetler, asgari tüketim oranında parasız olarak sağlanmalıdır.

4- VERGİ ADALETİ SAĞLANSIN

Elektrik, su, doğalgaz, ulaşım ve iletişim başta olmak üzere halkın yoğun olarak tükettiği mal ve hizmetlerdeki vergiler kaldırılmalıdır. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan, asıl olarak karın, faizin ve servetin vergilendirilmesine dayalı bir sistem kurulmalı, asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır.

5- KREDİ BORÇ FAİZLERİ SİLİNSİN

Ücretiyle geçinip ödeme güçlüğü içine girenlerin kredi kartı ve tüketici kredisi borçlarının faizleri silinmeli, anapara ödemeleri yeniden yapılandırılmalıdır.

6- KIDEM TAZMİNATIMA DOKUNMA

Kıdem tazminatı fonu ile işçilerin bu temel hakkı, bankaları kurtarmak için kullanılmak işstenmektedir. Kıdem tazminatı fonu planları ile durumunda kıdem tazminatı ödeme sorumluluğu işverende olmadı için iş güvencesi sağlayan yönü ortadan kalkacaktır. Kıdem tazminatının fona devrine HAYIR!