ELECO'2008 ELEKTRİK-ELEKTRONİK- BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ SEMPOZYUMU BAŞLADI

Sempozyumun açılışında sırasıyla TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Aktuğ, ELECO Düzenleme Kurulu Başkanı İTÜ Elektrik, Elektronik Mühendisliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Kuntman, Uludağ Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Dilaveroğlu, EMO Yönetim Kurulu Başkanı Musa Çeçen ve TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı konuştu.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı konuşmasında şunları söyledi:

Değerli Konuklar,
Sevgili Meslektaşlarım,

Hepinizi TMMOB Yönetim Kurulu adına saygıyla selamlıyorum.

Hepimiz biliyor ki; mühendislik, bilim ve teknolojiyi insanla buluşturan bir meslek. Bizim örgütümüz TMMOB; odağında, öznesinde insanın olduğu bir mesleğin uygulayıcılarının örgütü. İnsan odaklı olmasından dolayı, bizim mesleğimiz onurlu bir meslek ama bir o kadar da sorumlulukları olan bir meslek.

Biz, bir yandan insana ve insanlığa karşı işlenmiş suçlara karşı çıkıyoruz, öte yandan da insana ve insanlığa olan sorumluluklarımızı biliyoruz ve sorumluluklarımızın gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Bir yandan da üyelerimizi haklarının elde edilmesine, taleplerinin gerçekleşmesine yönelik çabalarda bulunuyoruz.

Öte yandan, sorunlarımızın, toplumun ve halkın sorunlarından ayrı tutulamayacağını da biliyoruz. Sıkıntılı, sancılı, sorunlu bir ülkede yaşıyor olmanın tüm sonuçları mühendis kimliğimizle birlikte, yurttaş kimliklerimiz dolayısıyla yine bizi buluyor.

İşte kapitalist küreselleşmenin yaşamakta olduğumuz küresel krizi!

Neo-liberal değişim süreci dünyada ve Türkiye‘de her geçen gün etkisini daha fazla hissettiriyor. Yoksulların daha fazla yoksullaştığı, siyasal yapıda pek çok değişimin gerçekleştiği süreç, kapitalist küreselleşmenin küresel kriziyle karanlık yüzünü bir kez daha gösterdi. Neo-liberalizmin kurallarının değişmez olduğu öngörüsü sarsılırken krizden kurtulmak için sistemin taleplerine cevap vermenin de doğru olmadığı ortaya çıktı. Piyasanın inisiyatifine bırakılmış bir ekonomi sürekli kriz üretmekte, faturası da emekçiye, ücretliye, halka kesilmektedir.

Küresel ekonomiyle yakın bağları olan hiçbir ülke bu krizden zarar görmeden kendisini kurtaramayacak. Özellikle Türkiye gibi kendi kaynaklarını kullanamayan, emperyalizme bağımlı ülkeler bu krizden daha da fazla etkilenecektir. Çünkü bu ülkenin tüm kaynakları bugün iflasın eşiğinde krizin göbeğinde duran uluslararası sermayeye teslim edilmiş durumdadır.

Görülen o ki bugüne kadar Türkiye‘yi yönetenler büyük bir bunalım, çözümsüzlük ve alacakaranlık dışında hiçbir şey yaratamamıştır. Daha çok yoksulluk, IMF‘ye ve emperyalizme daha çok bağımlılık, baskı, şiddet, çeteler ve yolsuzluklar, bu düzenin ve ülkeyi yöneten siyasi iktidarların marifetleridir. Bunları biliyoruz.

Kapitalizmin iflasının ilan edildiği böylesine bir dönemde, tüm dünyadaki emekten ve halktan yana güçlerle birlikte "daha demokratik, daha barışçı, gelirini adaletli paylaşan" bir dünya için mücadele etmeye kararlı birliğimize ve bağlı odalarımıza büyük görevler düşüyor. "Başka bir Türkiye‘nin, başka bir dünyanın mümkün" olduğunu daha sık söylememiz gerekiyor. Bizim sorumluluğumuz çok büyük. TMMOB sorumluluğunun bilincindedir ve bu sorumluluğun gereklerini yerine getirmek zorundadır. Ve bunun için çalışmalarımızı arttırmak durumundayız.

Değerli konuklar,

TMMOB‘nin sorumluluklarını yerine getirmesinin bir yolu da meslek alanları üzerine gerçekleştirdiği sempozyum ve kongre gibi etkinliklerle bu alandaki sorunları ortaya koymak, bunlara karşı gerçekçi çözüm önerilerini oluşturmaktır.

Biz çalışmalarımızı, kesişme noktaları çok olan iki ana eksende yürütüyoruz: Birincisi: Mesleğimiz ile ilgili alanlarda, enerjiden ormana, ziraattan, kentleşmeye, sanayileşmeden, yer bilimlerine kadar tüm mühendislik alanlarında, ülke gerçeklerini tanımlamaya çalışıyoruz. Sorunları tespit ediyor, bunlara karşı aydınlık bir Türkiye için çözüm yollarını öneriyoruz. İkincisi: Mesleki denetimin vaz geçilmez ön koşulu olarak gördüğümüz bir çalışmayı, üyelerin uzmanlaşması ve belgelenmesine yönelik çalışmaları sürdürüyoruz.

İşte bu sempozyum ve benzerleri bu çabalarımızın gerçekleşmesine yönelik çalışmaların önemli bir kesişme noktasını oluşturuyor. Bu çalışmalarda bilim insanlarının ve uzmanların yoğun emek harcayarak oluşturduğu bilgi erişilebilir ve ulaşabilir hale geliyor. Bilgi bu etkinliklerimizde paylaşılıyor. Öte yandan meslek alanı ve sektör ile ilgili ülke gerçekleri ve sorunlar yapılan panellerde, açık oturumlarda konunun tarafları bir araya getirilerek, ortaya konuluyor.

1984 yılından bu yana ısrarla yapılan ve hepimizi bir araya toplayan bu etkinliğimizin de Elektrik-Elektronik-Bilgisayar Mühendisliği alanında önemli bir işlevi yerine getirdiğine biz inanıyoruz.

Küresel kapitalizmin ve onun yerli yandaşlarının ağır baskısı altında ezilen ve giderek yok olan Bursa‘da kurulu Otomotiv yan sanayi ve Tekstil Sektörünün krizden çıkış yolunun Bilimsel ve ekonomik olarak yerli kaynaklar olduğuna inanıyoruz.Bu sempozyumlarda sunulan bildirilerin ,ülkemizin ekonomik kaynaklarının verimli kullanılması konusunda bilimsel katkısının olduğu yadsınamaz bir gerçektir.

Bu sempozyumun sonuçlarını faydaya dönüştürmek ülkeyi yöneten siyasi iktidarlara düşüyor.1984 yılından bu yana devam eden ELECO lara yeterli desteği vermeyen siyasi iktidarlar, bilim insanlarının çalışmalarından değil , ithal kaynaklardan yararlanmayı terçih ediyorlar ve bu tercihin olumsuz yansımalarıda bizlere çıkıyor.Bursa‘da kurulu bulunan sanayi kesiminin ihtiyacı olan bilimsel ve akademik desteğin kaynağı olabilecek ELECO sempozyumlarına, sanayicinin ve yerel yöneticilerin bu güne kadar vermedikleri yeterli desteği bu günden sonra vereceklerini inanmak istiyoruz.

Bu sempozyumun gerçekleşmesi için şubemizle işbirliği yapan Uludağ Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Elektronik Mühendisliği Bölümü, İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik, Elektronik Mühendisliği Fakültesi ve TUBİTAK yöneticilerine çok teşekkür ediyorum.

Bu etkinliğimizin düzenleyicilerinin, bilgiyi bizimle paylaşacak bilim insanlarının ve uzmanların, panelde görüşlerini bizimle paylaşacak konuşmacıların ellerine, yüreklerine, beyinlerine sağlıklar diliyorum. Şube başkanımız Erdal Aktuğ şahsında Şube Yönetim Kurulu üyelerine ve Şube çalışanı arkadaşlarıma emekleri için çok teşekkür ediyorum. Bilim insanlarının, uzmanların yoğun emekle hazırladıkları bildirilerin, siz katılımcıların katkıları, burada yapılacak konuşmaların düzenleyicilerin amaçlarına ulaşmalarını sağlayacaktır. Buna eminim.

Bu duygu ve düşüncelerle hepinize saygılar sunuyorum.