İMO: KONUT SORUNU YAŞAMSAL BİR SORUNDUR

27.06.2025

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, 27 Haziran 2025 tarihinde "Konut Sorunu Yaşamsal Bir Sorundur" başlıklı bir basın açıklaması yaptı.

6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler, 11 ilimizi etkilemiş ve ülkemizin tarihindeki en büyük felaketlerden biri olarak hafızalara kazınmıştır. Resmi verilere göre 50 bini aşkın yurttaşımızın hayatını kaybettiği, yaklaşık bir milyon bağımsız bölümün acil-ağır-yıkık-orta hasarlı olduğu, 2 milyon kişinin barınma sorunu yaşadığı, bölgeden sadece resmi makamlara bildirilerek göç eden kişi sayısının iki milyona yakın olduğu, binlerce insanın geçim olanaklarını kaybettiği bir gerçektir.

Yaşanan felaket, sadece fiziki yıkımı değil, aynı zamanda derin bir toplumsal travmayı da beraberinde getirmiştir. Bu nedenle öncelikle kalıcı konutların bir an önce yapılarak teslim edilmesi, hayatın deprem bölgelerinde normale dönebilmesi için elzemdir. Ancak ne yazık ki depremin ardından geçen sürede bu sorun çözülemediği gibi daha da derinleşmiştir.

Özellikle yerinde dönüşüm süreçlerinde getirilen 30 Haziran 2025'e kadar yapı ruhsatı alma zorunluluğu, gelinen aşamada bu süreci imkânsız hale getirmiştir. Öncelikle bu sürenin uzatılarak zaten deprem nedeni ile mağdur olmuş vatandaşlarımıza yeni mağduriyetler yaratılmaması gerekmektedir.

Kaldı ki konunun en temel insan haklarında birisi olan ve Anayasamız ile güvence altına alınmış bulunan konut ve barınma hakkı çerçevesinde değerlendirilmesi zorunludur. Bu hak aynı zamanda devlete de yurttaşlarına barınma olanağı sağlamak görevi yüklemektedir. Özellikle içinde yaşadığımız zorlu ekonomik, sosyal koşullarda yoksul ve dar gelirli kesimlerin konut ve barınma haklarının gerçekten var olabilmesi için, devletin yalnız üst düzenleyici olarak davranması yeterli değildir.  

Depremden etkilenen illerimizdeki yenileme ve güçlendirme süreçlerinde devletin bu aşamada sorumluluğunu yerine getirerek yoksul ve dar gelirli vatandaşlarımız için yerinde dönüşüm sürecini kolaylaştıracak ve sosyal adaletsizliği engelleyecek ekonomik destek ve tedbirler alması ve bu sürece doğrudan müdahil olması zorunludur.

Ayrıca bilinmelidir ki mülkiyet hakkı, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle korunan temel bir haktır. Kentsel dönüşüm uygulamalarının bu hakkı zedelememesi ve halkın desteklenmesi gerekmektedir.

İMO olarak çağrımızdır;

  1. Yerinde dönüşüm ve süreci için 30 Haziran 2025’e kadar verilen yapı ruhsatı süresi en az 1 yıl daha uzatılmalıdır.
  2. Kredi ve hibe destekleri, güncel inşaat maliyetlerine göre yeniden düzenlenmeli, dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın konut hakkına ulaşabilmesi sağlanmalıdır.
  3. Aynı zamanda şehirlerin yeniden inşası süreçleri olan bu süreçlerde tarihi, kültürel ve sosyal dokunun korunması sağlanmalı, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği içinde şeffaf, katılımcı bir planlama süreci yürütülmelidir.
  4. Mülkiyet hakkı ve yaşama hakkı arasında adil bir denge kurularak, dönüşüm süreci hak ihlallerine neden olmayacak şekilde sürdürülmelidir.
  5. TOKİ projeleri tüm yeniden inşa faaliyetleri denetimli, kaliteli ve insanca yaşam koşullarına uygun biçimde gerçekleştirilmelidir.

Yaşadığımız bu büyük felaketi, ülkemiz için bir farkındalık ve dönüşüm olarak değerlendirmek elimizdedir. Bilimin ve toplumsal ihtiyaçların gözetilmediği hiçbir yapılaşma süreci ile bir gelecek inşa edilemeyeceğinin bilinci ile İnşaat Mühendisleri Odası olarak bu sürecin takipçisi olacağımızı ve halkımızın yanında duracağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu