İPEKYOLU VADİSİ SERBEST BÖLGE KARARI ALEYHİNE AÇILAN DAVA, KAMU YARARINA SONUÇLANDI
TMMOB'nin, 15 Aralık 1998 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "İpekyolu Vadisi Serbest Bölgesi'nin Yer ve Sınırlarının Belirlenmesi Kurulup İşletilmesine Dair" Bakanlar Kurulu Kararı'nın iptali istemiyle açmış olduğu dava sonuçlandı.
Yaklaşık 7 yıldan bu yana süren dava hakkında Danıştay 10. Daire ile 6. Daire‘nin 5 Temmuz 2005 tarihli ortak toplantısında 1999/474 Esas, 2005/3949 sayılı kararla Bakanlar Kurulu Kararının iptaline karar verilmiştir.
Danıştay 10. Daire kararının gerekçesinde, hukuka aykırı yönler şöyle belirlendi...
Dava konusu Bakanlar Kurulu Kararı, bir serbest bölgenin yer ve sınırlarının belirlenmesine ve kurulup işletilmesine ilişkin bir karardır.
Devletin milli sınırları içinde gümrük hattı dışına çıkartılan ve bazı kanun hükümlerinin uygulanmadığı, ihtiyaç duyulan özel mülkiyetteki arazinin Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca idarece kamulaştırılarak temin edildiği, ülkenin dış ticaret hacmini genişletmek, ithalatı ihracatı kolaylaştırmak, istihdam hacmini üretim, döviz gelirlerini artırmak, yabancı sermaye ve teknoloji girişini hızlandırmak gibi amaçlarla kurulan, özel bir yönetimin uygulandığı belirli bir bölgeyi ifade eden serbest bölgenin bu nitelikleri dikkate alındığında, serbest bölgenin yer ve sınırlarının belirlenmesi ve kurulması kararının 3218 sayılı Yasada öngörülen amaca, konuyla ilgili tüm yasal düzenlemelere ve kamu yararına uygun olup olmadığının incelenmesi büyük önem taşımaktadır...
Dava konusu İpekyolu Vadisi Serbest Bölgesinin Yer ve Sınırlarının Belirlenmesi ve Kurulup İşletilmesine Dair Karar‘ın ise; serbest bölge kurucu ve işleticisi A.Ş. nin 1.12.1998 tarihli dilekçesi ekinde sunduğu ön fizibilite raporu üzerine, yasalarda öngörülen amaçlar ve serbest bölge kurulması için gerekli koşullara uygunluk yönünden hiçbir inceleme, araştırma , hazırlık ve ilgili kuruluşlarla değerlendirme yapılmadan 9.12.1998 tarihinde alındığı anlaşılmaktadır.
Diğer yandan, Orman Bölge Müdürlüğü, Köy Hizmetleri genel Müdürlüğü, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı‘nca savunmaya esas olmak üzere hazırlanan görüşlerde de, önceden herhangi bir inceleme, araştırma ve hazırlık yapılmaması nedeniyle, kesin bir yargıya varılmaksızın, olası durumlara göre görüş belirtildiği de ortadadır.
Bu durumda serbest bölge yer ve sınırlarının belirlenip kurulması kararı verilmesinden önce yukarıda belirtilen yönlerden yapılması gereken araştırma, inceleme ve değerlendirmeler yapılmadan karar verilmiş olması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.