KESK DİYOR Kİ: HÜKÜMETİ SORUMLULUĞA DAVET EDİYORUZ!

24.02.2006

KESK, 23 Şubat 2006 da gerçekleştirdiği kitlesel basın açıklamasında hükümeti sorumluluğa davet etti.

Kızılay‘dan Başbakanlık önüne kadar gerçekleşen yürüyüşten sonra basın açıklamasını KESK Genel Başkanı İ. Hakkı Tombul yaptı. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı da basın açıklamasına katılarak KESK‘e destek verdi.

İsmail hakkı Tombul şunları söyledi:

AKP hükümeti, her konuda olduğu gibi kamu emekçilerinin ücretleri ve hakları konusunda, tek yanlı ve keyfi tutumunu sürdürmektedir. 2006 yılına ilişkin toplu görüşme mutabakat metinlerinde yer alan, Konfederasyonumuzun yeterli görmediği ve şerh koyarak hukuki süreci işlettiği mali haklarla ilgili Ocak ayından itibaren 40 YTL ve Temmuz ayından itibaren de 40 YTL daha ilave edilerek toplam 80 YTL‘lik ek ödeme, 1 Ocaktan itibaren ödenecekti. Ancak Hükümet bugüne kadar bu konudaki somut önerilerimizi de yok sayarak, kendi sorumlulukları ile ilgili yasal düzenlemeyi henüz yapmamıştır.
Hükümet bu konuyu zamana yayarak, belirsizliğe bırakarak, yeni tartışmalara ve farklı yorumlara neden olmaktadır. Yine Hükümet, bu konuda kamu çalışanları arasında objektif kurallara dayanmayan ciddi bir ayrımcılık yapmaktadır.2006 yılı toplu görüşmelerinde belirlenen ilk 6 ay için %2,5 artış ve 40YTL,ikinci 6 ay içinde %2,5 ve40YTL artıştan yararlandıkları halde Kamuda: din hizmetleri, emniyet hizmetleri Milli Savunma Bakanlığı‘nda çalışan sivil memurlara ve hakim ve savcılar sınıfında çalışmakta olan yaklaşık üçyüzbin kişinin Özel Hizmet Tazminatı artışı olarak %25 civarında ilave ücret öngördüğünü kamuoyuna açıklamıştır. Bu oranlar aylık 100 YTL‘ye varan ek bir artış demektir ve emekliliklerine de yansıtılacaktır.

Bu durumda Hükümet; TBMM‘ne sunduğu tasarıyla ilave ödemesi olamayan diğer kurumlarda çalışan bir milyon kişiye toplam 40 milyon YTL ödenek ayırırken,yukarıda belirtilen kesimlere özel hizmet tazminatı artışıyla bir ay için toplam 41 milyon YTL ödenek ayırdığı görülmektedir. Yani 1 milyon kamu çalışanına ayrılan ek ödenek kadar ödenek ayırarak ayrımcılık yapmaktadır. Bu ödenek; toplu görüşme mutabakat metninde yer almayan bir ödenektir. Hükümetin keyfi ve siyasal tercihlerinden kaynaklı öznel yaklaşımı üzerinden şekillenmektedir.

KESK olarak 2006 yılı toplu görüşmelerinde kamu emekçileri için bütçeden daha fazla kaynağın bulunduğunu söylemiştik. Ancak Hükümet ve diğer Konfederasyonlar bu gerçeği görmezden gelmişlerdi. Bugün, Hükümetçe

bazı kesimler için toplu pazarlıkta belirlenen oranların dışında yeni artışların gündeme getiriliyor olması bizi bir kez daha haklı çıkarmıştır.
Toplu görüşme mutabakat metnine imza koyanlar, kamu emekçilerinin bütünü için ayrılabilecek bir paranın keyfi kullanma yetkisini Hükümete bırakmışlardır. Hükümette bu parayı istediği gibi kullanmaktadır.

Bu durumda, kamu emekçileri:
Temsil ettikleri kesimlerin taleplerini savunmayıp, hükümetin önerilerine EVET diyen konfederasyonları bir kez daha değerlendirmelidirler.
KESK olarak, tüm çalışanların insanca yaşayabileceği ücret almasından yanayız. Bunun için örgütlendik, bunun için mücadele ediyoruz. Ancak, AKP Hükümeti çalışanlar arasında ayrım yaparak "Benden Yana Olduklarını Düşündüklerime Koltuk Çıkıyorum" mesajı vermektedir. Bu mesajla direnenleri "azarlayacağım", "Azarımdan anlamazsanız zorla susturma politikasını sürdüreceğim" demektedir.

KESK olarak, ilave bir ödeneğin, tüm kamu emekçilerine verilmesini ve emekliliğe yansıtılmasını istiyoruz.

KESK dışındaki Konfederasyonlar; söz konusu mutabakat metnine tartışmasız bir biçimde imza koyarak, Hükümete keyfi davranmanın yolunu açmışlardır. Bu Konfederasyonlar Hükümetin vebal ve sorumluluklarının ortağı olmuşlardır. KESK‘in, mutabakat metnine şerh koymasının ne kadar anlamlı olduğu bugün bir kez daha görülmüştür.

Çalışanlar arasında bölünmeyi ve rekabeti kışkırtan, hiçbir somut ve objektif kritere dayanmayan ayrımcı yaklaşımları doğru bulmuyoruz. Hükümeti; içerisine girdiği bu tuhaf ve ayrımcı politikadan vazgeçmeye davet ediyoruz. Bütün kamu emekçileri için ücret değerlendirilmesinin objektif kurallara göre yapılmasını talep ediyoruz. Hükümeti; sorumluluklarını bir an önce yerine getirmeye çağırıyoruz.