ODALARDAN "LİBYA`YA BM MÜDAHALESİ" ÜZERİNE BASIN AÇIKLAMALARI

21.03.2011

Çevre Mühendisleri Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası ve Metalurji Mühendisleri Odası, Libya’da yaşanan gelişmelerle ilgili olarak birer basın açıklaması yaptı.

ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI
AKP HÜKÜMETİ EMPERYALİST SALDIRININ PARÇASI OLMAKTAN VAZGEÇMELİDİR!

Dünyanın dört bir yanında yaşanan zulümlere neden olan; Irak‘ta, Vietnam‘da, Kore‘de, Afrika‘da milyonlarca insanı öldüren, sakat bırakan emperyalistlerin Libya‘ya düzenlediği kanlı operasyonu kınıyoruz.

Dünya‘da yaşanan çevre felaketlerine, su sorununa, nükleer facialara, beslenme sorununa çözüm üretmek yerine, sömürgeci hedeflerini yerine getirmek için tüm dünyayı kana bulayan emperyalistlere AKP hükümetinin çanak tutmasını kınıyoruz.

Hiçbir şey, emperyalist saldırıları meşru kılamaz! Ve hiçbir halkın, ABD‘den ve AB‘den özgürlük(!) ithalatına ihtiyacı yoktur!

Halkımız artık bölgemizde ve dünyada yaşanan oyunların farkındadır. AKP hükümeti derhal bu kirli oyundan ülkemizi çekmeli, eli kanlı NATO‘dan ayrılmalı ve adaletten ve barıştan yana tüm dünya hakları ile dayanışma sağlanmalıdır.

Saygılarımızla,

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
20 Mart 2011

 

 


HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI
LİBYA‘YA YAPILAN SALDIRIYI KINIYORUZ!

19 Mart 2011 tarihinde Libya halkı füze ve bomba sesleriyle uyandı.

Anımsanacağı gibi 2010 yılının son aylarında Arap ülkelerinde halk hareketleri olmuş, Tunus ve Mısır‘da, ABD müttefiki, yılların diktatörleri yıkılmış, Bahreyn, Ürdün, Yemen ve hatta komşumuz Suriye‘de halk hareketleri demokratik bir öz taşıyarak artmıştı. Çok geçmeden benzer gelişmeler Libya‘da da yaşandı.

Ancak Libya‘daki ayaklanma, diğer komşu arap ülkelerinden farklı bir seyir izledi. Kaddafi iktidardan düşmedi. Halkın eğitim seviyesinin düşük olması, büyük ölçüde politikadan uzak muhalefetin örgütsüzlüğü, yasakların yarattığı kaos, ülkeyi ciddi bir bölünmeye taşıdı. Daha öncede, Mısır ve Tunus‘tan sonraki hedefin Libya olduğu belliydi.  BM Güvenlik Konseyi de Tunus ve Bahreyn‘deki sessizliğinin aksine, ani bir karar aldı. Bu karara dayanarak Amerika‘nın koordinatörlüğünde Fransa, İngiltere ve Kanada, Libya‘ya havadan "Operasyon!"a başladı. Avrupa ve Kuzey Amerika eksenli ülkelerin oluşturduğu "Koalisyon!", Birleşmiş Milletler‘den aldıkları dar kapsamlı hukuki gerekçelerin dışına çıkarak Libyalılara füze ve bombalarla ölüm yağdırdı. Şu anda ise "Operasyon"a kimin liderliğinde ve nasıl devam edileceği tartışılıyor. Yani Emperyalist devletlerin, kendi aralarındaki bu rekabetine tanık oluyoruz. ABD, askeri komuta yetkisini NATO‘ya devretmek isterken; siyasi komutanın Arap ülkeleri de kapsayacak şekilde, ABD, Fransa ve İngiltere liderliğinde olması bekleniyor. Arap Birliği askeri harekâta karşı duruyor fakat Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri uçakları ile operasyona destek veriyor. Libya‘ya silahlı müdahaleye sözde çekimser duran Almanya ve Rusya gibi ülkeler ise, ABD tarafından saldırıya ikna edilmeye çalışılıyor.

NATO sözcüsünün yaptığı açıklamada ise Türkiye‘nin, BM kararı doğrultusunda Libya‘ya uygulanacak silah ambargosunu denetleme görevi dâhilinde, NATO deniz gücüne 4 firkateyn 1 denizaltı ve 1 yardımcı gemi ile katılmasının talep edildiği belirtildi. Bu talep doğrultusunda hazırlanacak tezkere, TBMM‘de görüşülecek.

Fakat biliyoruz ki, bu "Operasyon"u kendi "ulusal çıkarları" için gerçekleştirdiklerini açıkça söyleyen bu ülkeler, daha önce de benzer bir "koalisyon!" kurarak, Irak‘a, Afganistan‘a saldırmış ve yüz binlerce sivilin ölmesine neden olmuştu. Bu saldırılarda "Uluslararası meşruiyet" diye bir durumun söz konusu olamayacağının en sıcak örneği Irak‘ta bir türlü bulunamayan "Kitle imha silahları!" yalanında yaşanmıştı. Şimdi ise bu tiyatronun aynısını, çölün ortasında "Tonlarca hardal gazı" deposunu "Uydudan" saptadıkları yalanını yayarak oynuyorlar! Kaddafi‘nin halkını bombaladığını söyleyerek, insan haklarından dem vuran, sahte gözyaşlarıyla günlerce yazanlar, çizenler ise emperyalist saldırının daha birinci gününde 100‘e yakın Libyalının ölmesine sessiz kalıyorlar. Hiç kimse, bu saldırının son bulmasını isteyen, ciddi bir zulüm ile baş başa kalacak olan Libya halkının sesini duymuyor, duyurmuyor.

Bu güçlerin denetimindeki basın yayın organlarına da anımsatmak istiyoruz ki "Operasyon!" diye adlandırılan bu "saldırı", dünya jandarmalığına soyunmuş Amerika‘nın ve Batı‘nın güçlü devletlerinin emperyalist ve sömürücü planlarının uzantısıdır. Açıkça görmekteyiz ki; ABD liderliğindeki bu emperyalist güç, üçüncü dünya ülkelerinin meşruiyetini tanımamakta, güçsüz devletlerin zayıf ve savunmasız halklarına tarihin büyük acılarını yaşatmaktadır. Hiçbir diktatörlüğün ve zalimliğin savunulamayacağı gibi, emperyalist ve sömürgeci müdahaleye ve bu müdahalenin sebep olduğu insanlık dramına da sessiz kalınamaz. Hiçbir hukuk kuralı tanımayan bu "Örgütlü" emperyalist güçler, devletlerin sınırlarını kendi çıkarları doğrultusunda yeniden çizmeye çalışmaktadır. Bu emperyalist "Proje!"nin başladığı yeri biliyoruz ancak nerede duracağını bilemiyoruz. Günün birinde sıranın İran‘a, Suriye‘ye ve Türkiye‘ye gelmeyeceğini artık kimse söyleyemez!

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası olarak, ABD‘nin başını çektiği, emperyalist yayılmacılığa, işgallere hayır diyoruz. Bu insanlık dışı saldırıya sessiz kalmadığımızı duyuruyor ve Libya‘ya yönelik bu emperyalist saldırganlığı kınıyoruz.

TMMOB 
HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI


İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI
EMPERYALİST SALDIRI BİR AN ÖNCE DURDURULMALIDIR!

Emperyalistler bu kez Libya‘ya özgürlük götürüyor!

Başta ABD olmak üzere, İngiltere, Fransa, İtalya ve Kanada‘dan oluşan "koalisyon güçlerinin" hedefinde bu kez Libya var. Koalisyon güçlerine ait uçaklar birkaç gündür Libya‘da önceden belirlenmiş hedeflere ve kentlere bomba yağdırıyor. Libya Sağlık Bakanlığı‘ndan yapılan açıklamaya göre bombardıman sivillere de yönelmiş durumda. Bombardımanda 100‘e yakın sivilin öldüğü belirtiliyor. Uçaklar Libya semalarından halka ölüm taşıyor.

Ne ilginç ki tıpkı Afganistan ve Irak işgallerinde olduğu gibi saldırı yine "özgürlük" vaadiyle meşrulaştırılıyor. Emperyalistler bir ülkeye daha özgürlük lütfediyor! Antidemokratik ülke rejimleri ise açıkça ifade etek gerekirse, emperyalistlerin işini kolaylaştırıyor.

Asıl nedenin ise antidemokratik rejim karşısında halkı özgürleştirmek olmadığı biliniyor. Kuzey Afrika ülkelerinin zengin petrol yatakları, Libya‘nın eşi benzeri olmayan petrol rezervleri bu saldırıların ana gerekçesidir. Emperyalistler bir yandan bu doğal zenginlikte söz sahibi olmayı hedefliyor, diğer yandan da kendisi için sorun teşkil eden yönetimleri ortadan kaldırıyor.

Emperyalistler için gerekçe bulmak zor olmuyor. 11 Eylül saldırısı Afganistan‘ın, terör örgütlerini himaye, antidemokratik ve katliamcı Saddam yönetimi ise Irak işgaline yol açmıştı.

Kuzey Afrika ülkelerinde son dönemde patlak veren olaylar, Tunus ve Mısır‘da yönetim değişikliklerine yol açmış, Batılı ülkelerin planı Libya‘da Kaddafi‘nin direnmesiyle bozulma riski taşımaya başlamıştı ki, NOTA odaklı saldırı tam da bu noktada devreye girdi. NATO zincirin Libya‘da kopmasına izin vermedi. Dünya kamuoyu, Mısır‘da benzer gelişmeler yaşansa ve Mübarek yönetimi iç karışıklıkta avantajlı duruma geçse, ilk hedefin Mısır olacağı konusunda hemfikirdir.  

ABD başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyayı yeniden dizayn etmek istiyor. Afganistan ve Irak‘tan sonra sıranın Libya‘ya geleceği tahmin ediliyordu. Şimdi sormak gerekiyor sıra hangi ülkede? Suriye‘de mi, İran‘da mı? Asıl soru ise ABD‘nin yayılmacılığı ve savaş politikasının sınırının ne olacağı, saldırganlığın ne zaman duracağıdır.

Libya saldırısıyla ilgili olarak Türkiye‘nin tavrı ise bir başka tuhaflığa işaret etmektedir. Türkiye ikili oyuna son vermeli, kendi halkıyla birlikte Ortadoğu ve kuzey Afrika‘nın mazlum halklarını kandırmaktan vazgeçmelidir. AKP iktidarı emperyalist senaryoda kendisine biçilen görevini açıklamalıdır. Emperyalistler tarafından, AKP iktidarındaki Türkiye, bölge için "model" ülke ilan edilmiştir. Bunun anlamı açıktır. AKP gibi emperyalizme eklemlenmezseniz, üstüne binlerce bomba yağacaktır.‘

İnşaat Mühendisleri Odası olarak, ABD‘nin başını çektiği emperyalist yayılmacılığa, kanlı savaşlara, işgallere hayır diyoruz. Antidemokratik rejimlerin ancak iç dinamiklerle alaşağı edilmesi gerektiğine inanıyor ve hiçbir nedenin bir başka ülkenin işgal edilmesine gerekçe gösterilmeyeceğini savunuyoruz.

Dünya kamuoyuna, dünya liderlerine ve insanlığın yarattığı ortak vicdana sesleniyoruz: Libya‘nın mazlum halkının yanında olun. Ölüm kusan savaş uçaklarını durdurun.

TMMOB
İnşaat Mühendisleri Odası


MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI
EMPERYALİST OYUNLAR DEVAM EDİYOR

BM Güvenlik Konseyi‘nin, Libya‘yı "uçuşa yasak bölge ilan etmesi" ve "sivillerin korunması" için, "gereken önlemlerin alınması" yönündeki kararı, Fransa önderliğindeki batılı emperyalist ülkelerin Libya‘ya askeri bir müdahale yapmasının önünü açmış, Kaddafi‘nin tek taraflı ateşkes ilanı ve "sivilleri koruyacağını" açıklaması da askeri müdahaleyi  durdurmamıştır. Tıpkı Bush yönetiminin Irak‘ta, Saddam Hüseyin yönetiminin tüm açıklamalarını "inandırıcı bulmadık" gibi bir bahaneyle yok sayıp Irak‘ı işgali gibi Fransa, ABD ve İngiltere bloğu da Libya‘ya müdahale etmiştir.

Libya‘da akan kan ve insan hakları ihlalleri Batılı emperyalistlerin umurunda değildir. Onları Libya‘ya müdahaleye yönelten, Arap-İslam dünyasındaki isyanlar, halkların kendi kaderlerine sahip çıkmak için harekete geçmeleridir. Onlar, bu isyanların kendi  lehlerine sonuçlanmasını amaçlamaktadır. Yıllarca Kaddafi rejimini destekleyen ve bölgede yaşanan zulme göz yumanlar, bugün "demokrasi havarisi" kesilerek saldırılarını meşrulaştırmak istemektedir. Bu kirli oyunu, barıştan yana olan herkes  görmelidir.

İki hafta önce, "NATO‘nun Libya‘da ne işi var" diye Libya‘ya dış müdahalelere karşı olan Başbakan Erdoğan ve Hükümet, aynı güçlerin BM şemsiyesi altında   müdahalesine destek vermektedir.

Sonuçta, bedelleri masum halklar ödemektedir. Hangi gerekçeyle olursa olsun Libya‘da batılı emperyalist müdahaleye destek verenler ya da göz yumanlar Arap-İslam dünyasındaki halk başkaldırısının yedeklenip bastırılmasına destek vermiş olmaktadır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.  

TMMOB
MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI
YÖNETİM KURULU


 

METALURJİ MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI

Küresel Katiller Libya‘da Bir Kez Daha Suç İşliyorlar...

Küresel katiller, kapitalizmin bir kalesi olan, emperyalizmin saldırılarına hukuksal zemin hazırlayan Birleşmiş Milletler adı altında, diktatörlüğü devireceğiz diye, Libya Halkına bomba yağdırıyor, yeni silahlarını deniyor.

Türkiye, iktidarıyla, muhalefetiyle Birleşmiş Milletler kararını bahane ederek, sessiz kalmak bir yana, küresel katillere Irak‘ta ve Afganistan‘da olduğu gibi çanak tutuyor. Türkiye, suçlulara karşı derhal tavır almalıdır.

Dünyanın en kaliteli ve kütlesel petrol yataklarının bulunduğu Libya‘da, yıllarca diktatörlük altında ezilen halk şimdi de, havadan bombalanarak küresel katillerce katlediliyor.

Libya‘da yaşanan iç çatışmaları önce organize, sonra da bahane eden gözü doymamış emperyalist küresel katiller, yeni savaş stratejilerini ve silahlarını saat saat aralıklarla Libya halkı üzerinde deniyorlar.

Irak‘ta ve Afganistan‘da gözümüzün önünde yaşanan katliamların, hangi yalanlar üzerine oturtulduğunu aradan on yıl geçmeden, itiraf eden yüzsüzler, bugün bütün kanallardan bilgi kirliliğini sürdürmekte, aynı yalanlarla halkları kandırmaya çalışmaktadır. Artık birkaç yıl sonra katillerin sırıtarak itiraflarını dinlemeye gerek kalmadan, bu katliam saldırısına karşı çıkıyoruz.

Katillerle ortak olanlar, katliam suçunun ortağıdır.

Türkiye dünya halklarına karşı yapılan saldırılara karşı çıkmalıdır. Emperyalizmin stratejik planlarının jandarmalığından vazgeçmeli, karşı tavır almalıdır.

İktidarı ve muhalefetiyle mecliste bulunan bütün kesimleri uyarıyoruz! Seçim vaadi aldatmacasından kafanızı kaldırın, halkların katillerine karşı çıkın.

Küresel katillerin katliamına karşı sessiz kalmayacağız!

Cemalettin KÜÇÜK
TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu Başkanı
21 Mart 2011