
TEOMAN ÖZTÜRK ÖLÜMÜNÜN 17. YILINDA ANILDI
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin 1973-1980 yılları arasında başkanlığını yapan TMMOB’nin bugünkü toplumcu çizgisine sahip olmasında önemli payı bulunan Teoman Öztürk ölümünün 17. yılında anıldı.
Teoman Öztürk için ilk anma etkinliği Karşıyaka‘daki anıt mezarı başında yapıldı. Teoman Öztürk‘ün ailesi, mücadele arkadaşları TMMOB ve Oda yöneticileri ile çok sayıda TMMOB üyesinin katıldığı etkinlikte Öztürk ve yaşamını yitiren meslektaşları, arkadaşları için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, anıt mezar başında Teoman Öztürk‘ün TMMOB Genel Kurullarındaki konuşmalarından alıntılar yaparak, TMMOB‘ye yönelik artan saldırılara karşı dik duruşta Teoman Öztürk zamanından gelen mücadele geleneğinin önemini vurguladı.
Anıt mezar başında Öztürk‘ün arkadaşları Ali Açan, Arif Şentek, Ahmet Demirtaş ve Hüseyin Yeşil ile kızı Elif Öztürk de kısa birer konuşma yaptılar.
Öztürk için ikinci anma İMO Teoman Öztürk Salonu‘nda gerçekleştirildi. Yaşamını yitirenler için 1 dakikalık saygı duruşu ve Teoman Öztürk hakkında kısa film gösterimi sonrası TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı tarafından bir konuşma yapıldı. Soğancı, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kurulan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve bu bakanlık bünyesinde oluşturulan Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü ile TMMOB‘ye yönelik yapılmak istenen değişiklikler hakkında TMMOB görüşlerini dile getirdi.
Türkiye‘nin yeniden şekillendirildiğini, yaratılan kavram kargaşası ve kuru gürültü içinde tüm insanları ve zamanları kapsayan evrensel hak ve taleplerin, yerini çoğunluğun hak ve taleplerine bıraktığını söyleyen Soğancı, "Bu çoğunlukçu anlayış, ülkeyi, çoğunluğun desteğini arkasına alanın, bunu bir kez sağladıktan sonra hak ve taleplerin sınırını da kendisinin çizmeye başladığı baskıcı bir rejime doğru sürüklüyor. İleri demokrasi bir yana, olağan demokrasilerde yeri olmayan tersi bir süreç işlemektedir" dedi.
AKP İktidarının, torba yasaların içine yerleştirilen korsan maddelerle, halkın haberdar edilmesi bir yana, ilgili kurum ve kuruluşların dikkatlerinden kaçırarak, toplum ve ülkenin kaderine etkide bulunabilecek önemli kararları yasalaştırdığını anlatan Soğancı şöyle devam etti:
"Bütün bunlar bazen, yasama meclisi üyelerinin dahi bilgisi dışında olup bitmektedir. Kapalı ortamlarda, son derece sınırlı, dar gruplarca biçimlendirilen ve gözlerden kaçırılarak yasalaştırılan bu önemli kararlardan ilgili kurumlar ancak uygulama esnasında haberdar olmakta, ardından itirazlar, sonucu bitmek tükenmek bilmeyen dava süreçleri başlamaktadır. Hak kayıplarını giderme mücadelesi, kurum ve kuruluşların mesaisini, enerjisini büyük ölçüde yutmaktadır. Nitekim TBMM‘den en son geçen ‘Kamu Hizmetlerinin Düzenli, Etkin ve Verimli Bir Şekilde Yürütülmesini Sağlamak Üzere Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Teşkilat, Görev ve Yetkileri ile Kamu Görevlilerine İlişkin Konularda Yetki Kanunu‘ tam da bu kötü niyetle kotarılmıştır. Hükümet, seçimlerden önce bu yetki kanununa dayanarak 11 Kanun Hükmünde Kararname yayımlamış, seçimlerden sonra ise birini yürürlükten kaldırıp iki Kanun Hükmünde Kararname daha yayımlamıştır. Yani 13 adet kanunun içeriğinden ne TBMM ne de toplum haberdardır. Bu 13 KHK çerçevesinde bakanlıkların görev ve yetkilerinde değişikliklerle merkezi yönetimde esaslı değişiklikler yapılmıştır. 3 Haziran 2011 tarihinde Çevre, Orman ve Şehircilik Bakanlığı kurulmuş, 4 Temmuz 2011 tarihinde ise bu bakanlık yeniden parçalamış ve mühendislik ve mimarlık mesleği ile yakından ilgili olan iki bakanlık ihdas edilmiştir."
Tüm bu bakanlıklarla kamu yönetiminin yeniden şekillendirildiği belirten Soğancı, siyasi partilerin, üniversitelerin, aydınların konuya ilişkin suskun kalmasından üzüntü duyduğunu dile getirdi.
Soğancı‘nın konuşmasından sonra "Genel Seçim Sonuçları, Kanun Hükmünde Kararnameler, Görevlerimiz" konulu forum düzenlendi. Forum kapsamında sırasıyla Mehmet Besleme (KMO), Levent Darı (İMO), Ali Ekber Çakar (MMO), Murat Taşdemir (ÇMO), Mehmet Torun (MADENMO), Hakkı Atıl (JMO), İyigün Pulat (OMO), Erdal Apaçık (EMO), Nilgün Ercan (KMO), Necmi Ergin (MADENMO), Ahmet Demirtaş (OMO), Haydar İlker (JMO), Emin Koramaz (MMO) söz aldılar.
Etkinlik Ahu Sağlam konseriyle sona erdi.