TMMOB 39. DÖNEM'DE AÇILAN DAVALAR
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, ülkemizde meslek alanlarını içeren konularda yapılan yanlışlıkları gidermek, hukuka aykırı durumların düzeltilmesini sağlamak amacıyla hukuk alanında verdiği mücadelesini 39. Dönem'de de sürdürdü. Haziran 2006'dan bu yana Danıştay ve idari mahkemelerde 13 dava açan TMMOB, bir kuruluş hakkında da suç duyurusunda bulundu.
1)
Mahkeme : Danıştay 10. Daire
Dosya No : 2006/36
Davacı : TMMOB
Davalı : Başbakanlık
Konu : 25866 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan 2005/8944 sayılı Bakanlar Kurulu‘nun Cargill Tarım A.Ş lehine serbest bölge kurulmasına dair kararının iptali istemi.
Açıklamalar
Bursa İli Orhangazi İlçesi Gemiç Köyü Karapınar mevkiinde 1634, 36, 1311, 1312, 1313 ve 1317 sayılı parsellerde yer alan Cargill Tarım Sanayi ve Tic. A.Ş‘ye ait mısır işletme tesislerinin bulunduğu alan, İznik Gölü ve çevresi koruma havzası olarak koruma altına alınmış, ayrıca tarımsal niteliği korunacak alan, sulama alanı ve uzun mesafeli koruma alanı olarak belirtilmiştir. Koruma altında olan toplam 212.240 m² büyüklüğündeki bu arazinin özel endüstri bölgesi olarak ilan edilmesine ilişkin 05.07.2005 tarih ve 25866 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan 2005/8944 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali için TMMOB dava açmıştır.
Sonuç
Davada yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir.
2)
Mahkeme : Ankara 15. İdare Mahkemesi
Dosya No : E: 2006/407
Davacı : TMMOB
Davalı : 1-Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
2- Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü
Konu : MTA tarafından 11.10.2006 tarihli Resmi Gazete‘de yayımlanan jeotermal sahaların/kuyuların kullanım haklarının devredilmesine ilişin ihalenin iptali, dava Sonuçlanana kadar yürütmenin durdurulması istemidir.
Açıklamalar
MTA‘nın bulucusu olduğu 11 adet saha ve 3 kuyunun kullanım haklarının 27.11.2006 tarihinde yapılacak olan ihaleyle devredileceğini belirtilmiş ve 22.11.2006 tarihinde Resmi Gazete‘de yayımlanan bu ihalenin düzeltilmesine ilişkin zeyilname ile ihalenin 25.12.2006 tarih saat 14.00‘e ertelendiği bildirilmişti.
Söz konusu dava dilekçesinde; Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü‘nün ihale yoluyla kullanım haklarını 30 yıllığına devretmeyi düşündüğü alanların, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan stratejik öneme sahip jeotermal alanlar olduğu kaydedilerek, "MTA‘nın bulucusu olduğu saha ve kuyuların kullanım hakkını devir yetkisi olmadığı" ifade edildi. Anayasa‘da da açıkça vurguladığı üzere, tabii servet ve kaynaklarımızdan olan jeotermal kaynaklar devletin hüküm ve tasarrufu altında olup bu kaynakların devri, aranması, işletilmesi kanunun açık iznine bağlıdır. Anayasa‘nın 168. maddesinde; yeraltı kaynaklarının hangi esas ve usuller çerçevesinde işletilebileceğinin kanunla belirlenmesi gerektiği öngörülmüş olmasına karşın jeotermal kaynaklar ve mineralli sular konusunda bugüne kadar bu maddede belirtilen esaslara uygun bir yasal düzenleme yapılmamıştır. Ayrı bir yasal düzenleme getirilemediği için jeotermal kaynaklar Haziran 2004‘de yürürlüğe giren 5177 sayılı Maden Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun‘un bazı maddelerine yapılan eklemelerle, yeni bir yasal düzenleme yapılıncaya kadar boşluk doldurulmaya çalışılmıştır. Söz konusu sahalar, MTA tarafından jeotermal kaynaklar yönünden yasal düzenleme yapılmadan, sürecin ne şekilde işleyeceği belirlenmeden ihale edilmek istenmektedir. MTA‘nın bulucusu olduğu saha ve kuyuların kullanım hakkını devir yetkisi yoktur" denildi. Jeotermal kaynaklarla ilgili düzenleme çalışmaları TBMM‘de halen sürmekte ve hazırlanmış olan kanun teklifi Genel Kurul‘da görüşülmeyi beklemektedir. Çeşitli kanunlarla düzenlenmiş olan jeotermal kaynaklarla ilgili yukarıda da belirtildiği gibi MTA‘nın bulucusu olduğu sahaların kullanım hakkının devrine ilişkin, MTA‘ya tanınmış bir yetki bulunmamaktadır. MTA‘nın görev ve yetkilerini düzenleyen 2804 sayılı MTA Kanununda da bu alanda bir düzenleme mevcut değildir. Bu nedenle düzenlenecek olan ihale yetki yönünden sakattır.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
3)
Mahkeme : Danıştay 8. Daire
Dosya No : 2006/4630.
Davacı : TMMOB
Davalı : 1- Başbakanlık
2- Milli Eğitim Bakanlığı
3- Yükseköğretim Kurumu Başkanlığı
Konu : Adnan Menderes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi açılmasına dair Bakanlar Kurulu Kararı‘nın iptali istemi.
Açıklamalar
Bakanlar Kurulu tarafından Adnan Menderes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi kurulmasına karar verilmiştir. İlgili karara karşı ülke ihtiyaçları göz önüne alınmadan subjektif nedenlerle fakülte açılmasının kamu yararına aykırı olduğu iddiasıyla iptal ve yürütmenin durdurulması istemi ile TMMOB tarafından dava açılmıştır. Bilindiği gibi, "eğitim" terimi meslek eğitimini veya kültürel ya da sosyo-kültürel bir hareket olarak kabul edilen öğrenme etkinliklerinin niteliğini belirtir. Dolayısıyla üniversitelerde verilecek eğitimin belirli bir amaca hizmet etmesi ve hem kişinin kendisine hem de topluma yararlı olması beklenir. Anayasa ve yasalarda yükseköğrenime dair öngörülen amaç da budur. Bu çerçevede; kaliteli eğitim verilmesini sağlayacak, ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda yükseköğrenimin planlanması gereklidir. Ülkemizdeki duruma bakılacak olursa, üniversite diplomasına sahip kişilerin birçoğunun ya iş bulamadığını ya da eğitimini aldığı dalda çalışmadığını görüyoruz. Toplumun ihtiyaç ve beklentileri ile üniversitelerimizde verilen eğitim uyumlu değildir. Ülkemizdeki yükseköğrenim sistemi incelenecek olursa gerek kurum gerek disiplin sayısına bakıldığında bir planlamanın ve bilimsel ölçütlerin göz önüne alınmadığı görülecektir. Halen ülkemizde 77 üniversitenin 71‘inde mühendislik fakültesi bulunmaktadır. Bu fakültelerin bünyesindeki 351 bölümde mühendislik eğitimi yapılmaktadır. Mühendislik eğitimi gören öğrenci sayısı 155.547‘dir. TMMOB tarafından 2005-2006 yılında mühendislik fakültelerine başlayacak öğrenci sayısı açısından yapılan araştırma sonucunda; toplam 35.000 öğrencinin, 30.857‘sinin devlet üniversitelerinde, 4.956‘sının ise vakıf üniversitelerinde mühendislik eğitimine başlamış olduğu belirlenmiştir. Müvekkil birliğe kayıtlı üye sayısı da ülkede var olan mühendis sayısı hakkında bir fikir verecektir. 31.12.1994 yılında TMMOB toplam üye sayısı 186.343 iken, 31.12.2005 tarihinde bu rakam 280.000 olmuştur. Bu sayılara kamuda çalışan mühendislerin tamamı dâhil değildir. Bilimsel gereklere ve ülke gerçeklerine göre değil sadece subjektif nedenlerle fakültelerin açılması, sonuçları itibariyle kolay çözülemeyecek sorunlar ve tahribatlar yaratmaktadır. Mühendislik mesleği insan odaklı bir meslektir. Mesleğin öznesi insandır. Meslek toplumun güvenliği ve sağlığı ile yakından ilgilidir. Bu nedenlerle mühendislik- mimarlık mesleği özel bir eğitim ve özel beceriler gerektirmektedir. Mühendislik- mimarlık eğitimi veren üniversitelerin, donanım, kalite ve alt yapı yetersizliği, eğitim sonucunda mesleğin uygulanması aşamasında yanlış, kusurlu, yetersiz ürün kullanımı ve uygulamaları sonucunu doğurmaktadır. Mesleğin niteliği ve uygulama alanları itibari ile bu durum doğal ve kültürel çevrenin tahribi, birey ve toplumun sağlığını risk altına sokma ve hatta yaşama hakkını ortadan kaldırma gibi çok ciddi sonuçlara neden olmaktadır. Bu nedenle, mühendislik fakültesi kurulurken eğitimin kaliteli ve fakültenin alt yapı donanımının tam olması dikkate alınmak durumundadır.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
4)
Mahkeme : Danıştay 10. Daire
Dosya No : 2006/5588 E
Davacı : TMMOB
Davalı : Başbakanlık
Konu : 25.07.2006 gün ve 26239 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan Kalkınma Ajanslarının Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik‘in Anayasa‘ya aykırılığı nedeni ile iptali ve yürütmenin durdurulması istemi.
Açıklamalar
Kalkınma ajansları ile Anayasa‘nın çizmiş olduğu yönetsel yapı tablosuna uygun olmayan bir yapı ortaya konmakta, Anayasa‘dan kaynağını almayan yeni bir yürütme organı oluşturulmaktadır. Kalkınma ulusal düzeyden bölgesel düzeye indirilmekte ulusal düzeydeki kalkınma ile bağlantısı kurulmadan bölgesel gelişim ifade edilmektedir. Bu durum ise Anayasa‘nın 166. maddesine aykırıdır. İdareye verilen yetkiler çok subjektif ve yasama yetkisinin devri niteliğindedir. Diğer yandan yasada herhangi bir ölçüt getirilmeden ve faaliyet alanı belirtilmeden idareye özel kesim ve sivil toplum kuruluşlarından üye seçmek yetkisi tanınması, idarenin keyfiliğe ve kötüye kullanılmaya açık bir yetki ile donatılması anlamına gelmektedir. Böyle bir yetkilendirmeyi de yine Anayasa‘nın 2. maddesinde ifade edilen hukuk devleti ilkesi ile bağdaştırmak mümkün değildir.
Sonuç
Dava devam etmekte olup, idarenin savunması alındıktan sonra yürütmeyi durdurma talebimiz görüşülecektir.
5)
Mahkeme : Danıştay 10. Daire
Dosya No : 2006/6770
Davacı : TMMOB
Davalı : Başbakanlık
Konu : Bakanlar Kurulu‘nun 2006/10550 sayılı ve 06.07.2006 gün 26220 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan "Bazı Düzey 2. Bölgelerinde Kalkınma Ajanslarının Kurulmasına Dair Kararı"nın Anayasa‘ya aykırılığı nedeni ile iptali ve yürütmenin durdurulması istemi.
Açıklamalar
Anılan karar ile Bakanlar Kurulu Adana İli merkez olmak üzere Adana-Mersin ve İzmir ili merkez olmak üzere kalkınma ajanslarının kurulmasına karar vermiştir. Kalkınma ajansları ile Anayasa‘nın çizmiş olduğu yönetsel yapı tablosuna uygun olmayan bir yapı ortaya konmakta, Anayasa‘dan kaynağını almayan yeni bir yürütme organı oluşturulmaktadır. Kalkınma ulusal düzeyden bölgesel düzeye indirilmekte, ulusal düzeydeki kalkınma ile bağlantısı kurulmadan bölgesel gelişim ifade edilmektedir ki bu durum Anayasa‘nın birçok maddesine aykırıdır. İdareye verilen yetkiler çok subjektif ve yasama yetkisinin devri niteliğindedir. Diğer yandan yasada herhangi bir ölçüt getirilmeden ve faaliyet alanı belirtilmeden idareye özel kesim ve sivil toplum kuruluşlarından üye seçmek yetkisi tanınması, idarenin keyfiliğe ve kötüye kullanılmaya açık bir yetki ile donatılması anlamına da gelir ve böyle bir yetkilendirmeyi de yine Anayasa‘nın 2. maddesinde ifade edilen hukuk devleti ilkesi ile bağdaştırmak mümkün değildir.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
6)
Mahkeme : Danıştay 8. Daire
Dosya No : 2006/5258E.
Davacı : TMMOB
Davalı : 1- Milli Eğitim Bakanlığı
2- Türkiye Petrolleri A.O. Genel Müdürlüğü
Konu : Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğretim Genel Müdürlüğü‘nün "Yurt Dışında Yüksek Lisans Öğrenimi İçin Gönderilecek Adayları Seçme ve Yerleştirme Kılavuzu"nun iptali istemi ve yürütmenin durdurulması istemi.
Açıklamalar
Bu kılavuz kapsamında, lisansüstü öğrenim görmek üzere yurtdışına 1000 mühendis gönderilecektir. Ancak başvuru değerlendirmeleri objektif kriterler taşımamaktadır.
Sonuç
Aynı konuda Yükseköğrenim Kurumu‘nun açmış olduğu davada yürütmeyi durdurma kararı verildiği için TMMOB tarafından açılan davada tekrar karar verilmesine gerek görülmemiştir.
7)
Mahkeme : Danıştay 13. Daire
Dosya No : 2006/4398E.
Davacı : TMMOB
Davalı : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
Konu : 26.07.2006 tarih ve 26240 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan "Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasası Lisans Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in iptali ve yürütmenin durdurulması istemi
Açıklamalar
İlgili düzenlemede "Kanun gereği güvenlik ve lisans gereklerine uygunluğu TSE tarafından verilecek belge ile belirlenecek olup da süresi içinde Kuruma lisans başvurusu yapmış olan oto gaz istasyonlarından, bulundukları mahalde imar planlarının henüz yapılamamış olması, ya da devam etmekte olan imar çalışmalarının henüz bitirilememiş olmasından dolayı işyeri açma ve çalışma ruhsatlandırma işlemleri sonuçlandırılamayan oto gaz istasyonlarından, imar planlarının tamamlanması ile işyeri açma ve çalışma ruhsatı alabilecekleri hususu yetkili makamdan alacakları yazıyla tespit edilenlere 31.12.2007 tarihine kadar geçici faaliyet lisansı verilir. Diğerleri faaliyetten men edilir." hükmü getirilmiştir. Yapılan düzenleme bir nevi af niteliği taşımakta ve devlet eliyle kaçak olarak çalıştırılan istasyonların kaçak çalışması 31.12.2007 yılına kadar tekrar uzatılmaktadır. Bu durum hiçbir hukuk devletinde kamu ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır.
Sonuç
Yargılama devam etmekte olup, yürütmeyi durdurma istemimiz idarenin savunması alındıktan sonra değerlendirilecektir.
8)
Mahkeme : Danıştay 5. Daire
Dosya No : 2006/2542 E.
Davacı : TMMOB
Davalı : 1-Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
2- Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü
Konu : Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği‘nin bazı maddelerinin ve usulsüz yapılan atamaların iptali istemi.
Açıklamalar
28.04.2006 tarih ve 26094 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren ilgili yönetmeliğin 5. maddesinin II fıkrası, 8. maddesinin I. Fıkrası, 9. maddesinin 3. alt bendinin ve mimarlar yönünden görevde yükselme düzenlenmediğinden 8. maddenin ve 16. maddenin I. fıkrasının 2. bendi ile yönetmeliğe dayalı olarak yapılan "başuzman" atamalarının iptali ve yürütmenin durdurulması istemi.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
9)
Mahkeme : Ankara 9. İdare Mahkemesi
Dosya No : 2006/1426 E.
Davacı : TMMOB
Davalı : Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Konu : Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliği‘nin 6. maddesinin iptali istemi.
Açıklamalar
Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi 30.03.2006 tarihli toplantısında Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliği‘nin 10. maddesinde ilave değişiklik ve iptal kararı vererek oy çokluğu ile aynı yönetmeliğin "sicil durum belgesi istenmesi" başlıklı 99. maddesini iptal etmiştir. 20.04.2006 tarihinde yayımlanan yönetmeliğin 6. maddesinin iptali ve yürütmenin durdurulması istemi.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
10)
Mahkeme : Danıştay 2. Daire
Dosya No : 2006/2891 E.
Davacı : TMMOB
Davalı : 1-Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı-ANKARA
2-Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü-ANKARA
Konu : 25 Temmuz 2006 gün ve 26239 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren, Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği‘nin 5. maddesinin ve 8. maddesinin 1. fıkrasının b bendinin iptali ile yürütmenin durdurulması istemidir.
Açıklamalar
25 Temmuz 2006 gün ve 26239 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin, Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliğine İlişkin Esaslar bölümünde "Görevde yükselme ve unvan değişikliğine tabi görev grupları 5. madde de düzenlenmiştir. İlgili yönetmeliğin 5. maddesinin 2 fıkrasında, görevde yükselmeye tabi kadro/pozisyonlar sayılmış ve 2. fıkranın a bendi yönetim hizmetleri grubunu düzenlemiştir. Yapılan bu düzenlemede şeflik unvanı hukuka aykırı olarak yönetim hizmetleri grubunda sayılmaktadır. İdare, Devlet Memurları Kanunu‘na göre liyakat ve kariyer ilkelerini esas almak ve bu ilkelere uygun objektif düzenlemeler yapmak zorundadır. İki yıllık yüksel okul mezunu şefin müdür yardımcısı vb. görevlere getirilmesi, genel müdürlük görevine kadar yükselmeye tabii tutulması, liyakat ve kariyer ilkelerine aykırıdır. İdarenin 1/8/2001 tarihli ve 24480 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan görevde yükselme yönetmeliğinde görevde yükselmeye tabi kadro/pozisyonlar içerisinde sayılan teknik hizmetler grubu ilgili yönetmelikte hukuka aykırı olarak kaldırılmıştır. Mühendis ve mimarların içerisinde bulunduğu bu grup Yönetmeliğin 5. maddesinde hiç sayılmamaktadır. Yönetmelikte teknik hizmetler grubunun bulunmaması idarenin keyfi uygulama yapmasına imkan tanımaktadır. Dava konusu yönetmelikte teknik hizmetler grubu bulunmadığı için mühendis ve mimarların görevde yükselmeleri- kariyer düzenlemeleri- bulunmamakta ve bu düzenleme ile görevde yükselmeleri olanaksız hale gelmektedir. Yönetmelik eksik düzenleme nedeniyle hukuka aykırıdır.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
11)
Mahkeme : Danıştay Daire
Dosya No :
Davacı : TMMOB
Davalı : Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü
Konu : 19 Aralık 2006 gün ve 26381 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren, Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği‘nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik‘in 1. maddesinin öncelikle yürütmesinin durdurularak iptali istemi
Açıklamalar
Elektik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği‘nin 2005 tarihli halinde tüm personel için genel yönetmeliğe uygun olarak getirilen 2 yıllık süre, dava konusu işlemle değiştirilerek şube müdürleri için iptal edilmiştir. Bu işlemle şube müdürü olmak için, en az iki yıl atanacağı şube müdürlüğü görev alanına giren konularda çalışmış olmak şartı ortadan kaldırılmıştır. Oysaki Devlet Memurlarının Görevde Yükselme Esaslarına Dair Genel Yönetmelik‘in 6 maddesinin ikinci fıkrası ile hüküm altına alınan 2 yıllık süre asgari bir zorunluluktur. Davalı kurumun Yönetmeliği yapılan bu düzenleme ile Genel Yönetmeliğe aykırı hale gelmiştir.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
12)
Mahkeme : Zonguldak Sulh Hukuk Mahkemesi
Dosya No : 2006/
Davacı : TMMOB
Davalı : Salih Demir
Konu : Manevi tazminat talebi
Açıklamalar
7 Temmuz 2006 tarihinde Kastamonu ili Azdavay ilçesi Bakırcı Köyü‘nde meydana gelen maden kazasında işletme sahibi Selim Demir ile maden mühendisi Huriye Güney yaşamlarını kaybetmiştir. Bu elim kaza sonucunda TMMOB, madencilik sektöründe meydana gelen kazaların sebeplerini irdelemiş ve ilgili kurumlara çözüm önerileri sunmuştur. Ancak Zonguldak Ticaret Odası Başkanı Salih Demir yapmış olduğu basın açıklamalarında, TMMOB‘nin toplumdaki saygınlığını sarsmayı amaçlayan, Birliğin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan haksız saldırılarda bulunmuştur.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
13)
Mahkeme : Zonguldak Sulh Hukuk Mahkemesi
Dosya No : 2006/
Davacı : TMMOB
Davalı : 1-Erkan Çakmak
2- Yeni Adım Gazetesi
Konu : Manevi tazminat talebi
Açıklamalar
Davalı Erkan Çakmak Yeni Adım Gazetesi‘nden TMMOB aleyhine "Rödevans düşmanlığı" başlıklı bir yazı yazmış ve bu yazıda gerçeğe aykırı bilgiler vererek, Birliğe ağır ithamlarda bulunmuştur. Yazar, 7 Temmuz 2006 tarihinde Kastamonu ili Azdavay ilçesi Bakırcı Köyünde meydana gelen maden kazası üzerine Birliğimizin madencilik sektöründe meydana gelen kazaların sebeplerini irdelediği basın açıklaması ile kazada yaşamını yitiren işletme sahibi Selim Demir‘in kişiliği arasında bağ kurarak, TMMOB‘nin toplumdaki saygınlığını sarsmayı amaçlayan, Birliğin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan ilgili yazıyı yayımlamıştır.
Sonuç
Dava devam etmektedir.
14)
Mahkeme : İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı
Şikayetçi : TMMOB
Sanıklar : 1- Newport Üniversitesi sorumluları
2- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik
3- İstanbul Valisi Muammer Güler
4-Thomas A. Ries
5-Salih Baycan
6- Adil Baycan
7- Diğer yetkililer
Suç : 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Yasa‘ya, 2547 sayılı YÖK Yasası‘na muhalefet
Açıklamalar
Newport International University adlı bir kuruluşun, http://www.newportuni.com adlı internet adresinde, Türkiye‘de yüz yüze ya da uzaktan üniversite eğitimi sonunda Amerika‘dan diploma verildiğine yönelik duyurular yayımlanmaktadır. Bu kuruluşun verdiğini ileri sürülen eğitim konuları arasında, "Mühendislik ve Teknoloji Bilimleri Fakültesi" başlığı altında, Bilgisayar Mühendisliği Lisans Programı, Makina Mühendisliği Lisans Programı, Elektrik Mühendisliği Lisans Programı, Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Lisans Programı, İnşaat Mühendisliği Lisans Programı da bulunmaktadır. Bu mühendislik alanları, Birliğimizin faaliyet alanını doğrudan ilgilendiren meslek dallarıdır. Anılan kuruluş, kurulduğu ABD‘de Wyoming eyaletinde kurulmuş olup, kendi ülkesinde dahi tanınmamaktadır. Yani üniversite eğitimi vermek için akredite edilmemiş olup, dünya ölçeğinde tanınmamaktadır
Anılan kuruluşun vermiş olduğu eğitimin 3458 sayılı Yasa gereğince YÖK bünyesindeki mühendislik fakültelerine denk bir eğitime tekabül edip etmediği ve bu eğitim faaliyetinin yasal olup olmadığı sorulmuştur. YÖK tarafından verilen yanıtta; bu üniversiteyi tanımadıkları ve denklik belgesi vermedikleri ifade edilmiştir. Oysa hakkında şikayette bulunulan kuruluşta Türkiye‘de beş bin öğrenci paralı eğitim görmektedir. YÖK tarafından tanınmayan ve ABD‘de dahi akredite olmamış bu kuruluş, sanal ya da yüz yüze Türkiye‘de eğitim vermektedir. Yani dünyanın herhangi bir yerinde akademik kuruluşlarca akredite edilmemiş bir kuruluş, ülkemizde binlerce kişiye mühendislik unvanı vereceğini söyleyerek unvan dağıtmaktadır. Bu yanıltıcı ve aldatıcı tutum dolayısıyla öğrencilerden 5-13 bin ABD Doları alınarak hem öğrenciler hem de toplum zarara uğratılmaktadır.
Yargı kararlarına ve yasalara karşın, yetkili idareler olan Milli Eğitim Bakanlığı ve İstanbul Valiliği anılan kuruluşun faaliyetine son vermeyerek görevlerini yapmamışlardır. Bu nedenle, görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen Milli Eğitim Bakanlığı ve İstanbul Valiliği hakkında da şikayette bulunmak zorunlu olmuştur. Hakkında şikayette bulunulan kuruluşun özel kurs adı altında eğitimde bulunabilmesi için dahi MEB‘den izin alması gerektiği yasa gereği olup, izinsiz eğitim faaliyetinde bulunan bu kuruluşu kapatma yetkisi de MEB‘dedir. MEB ve İstanbul Valiliği görevlerini yerine getirmediklerinden dolayı suçun devamlı işlenmesine neden olmuşlardır.
Sonuç
28.12.2006 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 5/20195 kayıt no ile suç duyurusu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı‘na gönderilmiştir.