"TÜRKİYE VE YUNANİSTAN'DA YAPI ÜRETİMİ" SEMİNERİ İSTANBUL'DA BAŞLADI
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi ile Yunan Teknik Odası'nın birlikte düzenlediği "Türkiye ve Yunanistan'da Yapı Üretimi" konulu seminer, 21 Eylül 2006 tarihinde İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi Ayazağa Yerleşkesi'nde başladı.
Seminere TMMOB adına Yönetim Kurulu II. Başkanı Hüseyin Yeşil katıldı. Açılışta sırası ile İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Serdar Harp, TMMOB Yönetim Kurulu II. Başkanı Hüseyin Yeşil ve Yunan Teknik Odası Genel Sekreteri Prof. Theodossios Tassios konuşma yaptılar.
TMMOB Yönetim Kurulu II. Başkanı Hüseyin Yeşil, TMMOB ve bağlı odalarının son yıllarda giderek artan uluslararası ilişkilerine, İnşaat Mühendisleri Odası ile Yunan Teknik Odası‘nın ortaklaşa düzenledikleri seminerin ayrı bir boyut kattığını söyledi.
Hüseyin Yeşil‘in konuşması şöyle:
"TMMOB, çok sayıda uluslararası kuruluş ve platformların üyesi veya katılımcısıdır. (WFEO, SEFİ, FEANİ, COPİSEE, DSF, ASF v.b) TMMOB, Dünya Mühendislik Örgütleri Federasyonu‘nun (WFEO) her dönem genel kurullarına katılır.
Avrupa Ulusal Mühendis Örgütleri Federasyonu (FEANİ) ile İstanbul ve Ankara‘da çeşitli toplantı ve görüşmeler yapıldı. Mühendislik Eğitimleri İçin Avrupa Topluluğu‘nun (SEFİ) son toplantısı geçen yıl Ankara‘da yapıldı. 1980 öncesinde üyesi olduğumuz Güneydoğu Avrupa Ülkeleri Mühendislik Birlikler Federasyonu‘nun (COPİSSE) uzun yıllar ara verilen çalışmalarına Yunan Teknik Odası‘nın girişimleri ile yeniden başlandı ve bu doğrultuda bu yılın başında Atina ve İstanbul‘da iki toplantı yapıldı. TMMOB, Atina‘da 4-7 Mayıs 2006 tarihlerinde yapılan 4. Avrupa Sosyal Forumu‘nun aktif bir bileşeni idi. Orada kendi uzmanlık alanları ile ilgili 6 seminer örgütledi ve sundu. (Enerji, Tarım, Sanayileşme, İklim Değişikliği, GDO, Kentleşme)
Ayrıca odalarımızın da kendi alanlarında uluslararası meslek örgütleri ile ilişkileri giderek artmakta ve gelişmektedir.
Bu seminerde, iki komşu ülkenin bilim insanları ve meslek odalarının uzman ve ilgilileri ülkemizi yakından ilgilendiren yapı üretimi, denetimi, mühendislik eğitimi gibi konularda görüş alışverişinde bulunacaklardır.
1999 depremi de ortaya çıkarmıştır ki, Türkiye‘de bu alanda önemli sorunlar yaşanmaktadır. Bu konuda TMMOB ve bağlı odalarının görüşlerini ve uyarılarını gözönüne almadan çıkarılan "Yapı Denetimi Yasası" ve konu ile ilgili çıkarılan diğer yasalar sorunu çözmek yerine daha da karmaşık hale getirmiştir.
Yine mühendislik eğitimi konusunda da benzer durumlarla karşı karşıyayız. Altyapısı olmadan üniversiteler kurulmakta ve bu üniversitelerde mezun olan mühendis ve mimarlar yapı üretiminde görev almaktadırlar.
Bu konuda TMMOB‘nin 1998 yılında başlattığı çalışma, 2003‘de yapılan II. Mühendislik Mimarlık Kurultayı‘nda alınan bir dizi karar ile önemli adımlar atılmıştır. Bunların en önemlisi "Meslek İçi Eğitim ve Belgelendirme Yönetmeliği"dir. 2004‘de TMMOB Genel Kurulu‘nda söz konusu yönetmelik kabul edilmiş ve yürürlüğe girmiştir. Odalarımız bu çerçeve yönetmeliğe uygun olarak yönetmeliklerini hazırlayıp Resmi Gazete‘de yayınlanması için TMMOB onayına sunmaktadırlar. Şimdiye kadar çok sayıda odamızın "SMM Büro Tescil Yönetmeliği" ile "Meslek İçi Eğitim ve Belgelendirme Yönetmeliği" TMMOB onayından geçti ve Resmi Gazete‘de yayınlandı. Bunlardan en sonuncusu İnşaat Mühendisleri Odamızın kısa adı "Yetkin Mühendislik" olan yönetmeliğidir. Bu yönetmelikle yapı üretim ve denetiminde yetkin mühendislerin görev almasının olanağını yaratmış olduk. Sorunun bir boyutuna çözüm getirmeye çalıştık.
TMMOB kendi alanında bu düzenlemeleri yaparak sorunun çözümüne katkıda bulunmaya çalışırken siyasal iktidarlar tersine, TMMOB‘nin varolan yetkilerini ortadan kaldırmak için her gün yeni bir yasayı TBMM‘ye sunmaktadırlar. "Mesleki Yeterlilik Kanunu Tasarısı" bunun somut bir örneğidir. Bu tasarı mesleki yeterlilik ile ilgili düzenleme yetkisini TMMOB‘den alıp hükümetlerin denetiminde ve ilgisiz kuruluşlara vermektedir.
Sonuç olarak bu alanda büyük sorunlarla karşı karşıyayız. Bu seminerin sorunların çözümü için önemli katkılar sağlayacağına olan inancımla seminere emek veren, bildiri sunan ve katkı koyan herkese teşekkür eder, saygılar sunarım."