ÇMO: 3. HAVALİMANI ÇED OLUMLU KARARINI DURDURDUK!
Çevre Mühendisleri Odası, İstanbul`da yapılacak üçüncü havalimanına ilişkin ÇED raporunun yürütmesinin durdurulması üzerine 11 Şubat 2014 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.
İSTANBUL BOĞAZINI DOLDURACAK KADAR, 2 MİLYAR 500 MİLYON METREKÜP DOLGU YAPILACAK!!! 3. HAVALİMANI ÇED OLUMLU KARARINI DURDURDUK!
ÇED RAPORUNDA TÜYLER ÜRPERTİCİ İFADELER "Proje kapsamında yapılması planlanan ünitelerin (pist, apron, üst yapılar vb.), yapılacağı alanda hafriyat çalışmaları ile doğal ekosistem (orman alanları, 70 adet canlı yaşamı barındıran büyüklü küçüklü su birikintileri, akar ve kuru dereler, tarım alanları, mera alanları) ortadan kaldırılacaktır. Böylece ünitelerin inşa edilmesiyle birlikte bu alanların doğal bitki örtüsü ve doğal özelliği ortadan kalkmış olacaktır." "Havalimanı proje alanı içinde kalan Kulakçayırı hem tarihi değeri hem de Ekolojik değeri bakımından bölge için önemli bir konumdadır. Kulakçayırı balık çeşitliliği bakımından da oldukça zengindir. Ancak proje inşaat aşamasında bu yapay su birikintilerinin suları, kullanma ve sulama suyu olarak kullanılacaktır. Daha sonra hafriyat ve dolgu malzemesi ile doldurulacaktır. Dolayısıyla sulak alan vasfını yitirecektir. Bu alanlar ve yakınlarındaki sucul yaşam ve canlı yaşam yok olacaktır. " NELER OLMUŞTU? Bilindiği üzere, Çevre Kanunu‘nun 10. Maddesi ve ÇED Yönetmeliğinin 6. Maddesi‘nde ÇED Raporu için olumlu kararı verilmeden ihale yapılamayacağı açıkça belirtilmektedir. 3. Havalimanı projesinin ÇED raporu 22 Nisan 2013 tarihinde halkın görüşüne açılmış ve ÇED yönetmeliğinin 14. Maddesine göre 10 iş günü boyunca görüşlere açık tutulmamış, 10 iş günü süresi dolmadan ve ÇED olumlu kararı dahi verilmeden 3 Mayıs 2013 tarihinde ihalesi "alelacele", "yangından mal kaçırırcasına" gerçekleştirilmiştir. Söz konusu projenin Çevre Etki Değerlendirme Raporu "olumlu" kararı 21 Mayıs 2013 tarihinde yayımlanmıştır. İhale yapılmadan önce ilgili kurumlar uyarılmış ve çevre mevzuatının yok sayılmaması açıkça vurgulanmıştır. Tüm bu uyarılara ve itirazlara rağmen, eski Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım, "çukur verdik, 90 milyar aldık" demiş ve 2,5 milyon ağacın, 70‘i aşkın sulak alanın olduğu bir bölgeyi yani İstanbul‘a, ülkemize hayat veren bir bölgeyi "para" ile tanımlamıştı. Çevresel etki değerlendirilmesi MADDE 10 -(Değişik madde: 5491 s. K. m.4 - RG: 13 Mayıs 2006 - Sayı : 26167) Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. Petrol, jeotermal kaynaklar ve maden arama faaliyetleri, Çevresel Etki Değerlendirmesi kapsamı dışındadır. Çevresel Etki Değerlendirmesine tâbi projeler ve Stratejik Çevresel Değerlendirmeye tâbi plân ve programlar ve konuya ilişkin usûl ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenir.
ÇED Yönetmeliği 6. Madde (3) Bu Yönetmeliğe tabi projeler için "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı veya "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı alınmadıkça bu projelere hiç bir teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatıverilemez, proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. AÇTIĞIMIZ DAVALARA DAİR GELİŞMELER Söz konusu 3 davaya dair yaşanan süreç ve geciktirme çabaları ise, günümüzdeki tartışmalarla ne yazık ki örtüşür niteliktedir. · İhalenin yürütmesinin durdurulması yönelik olarak Ankara‘da açtığımız dava Ankara 11. İdare Mahkemesi 2013/760 sayılı karar ile kendisinin yetkili olmadığına karar vererek, davayı İstanbul 7. İdare Mahkemesi‘ne göndermiştir. İstanbul 7. İdare Mahkemesi de aylar sonra kendisinin bu davaya bakamayacağına kanaat getirerek davayı 2013/1814 sayılı karar ile Danıştay Başkanlığına göndermiştir. · İhalenin hukuksuz olması nedeniyle iptali için açtığımız dava ise yine Ankara‘daki mahkeme tarafından yetkisizlik kararı verilmiş ve İstanbul‘a gönderilmiştir. İstanbul da bulunan 7. idare mahkeme de yetkisizlik kararı vererek hangi mahkemenin davaya bakacağına karar verilmesi için dosyayı Danıştay‘a göndermiştir. · ÇED Olumlu kararının iptali için açtığımız davada da benzer bir süreç işlemiş ve İstanbul 7. İdare Mahkemesi kendisinin bu davaya bakamayacağını belirterek davayı Ankara‘ya gönderdiğini belirtmiştir. HUKUKİ KARGAŞANIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN AYNI DAVA DİLEKÇESİ YURTTAŞLARA İLETİLEREK DAVA AÇILMASI SAĞLANMIŞTIR! HUKUK SÜRECİNDEKİ ADALETSİZLİKLER, ÇELİŞKİLER TEŞHİR EDİLMİŞTİR! Dün tebliğ edilen dava sonucu Odamızın diğer meslek odaları ile birlikte hazırladığı ÇED Olumlu Kararı‘nın iptali için açtığımız davanın yurttaşlar tarafından açılmış halidir. Yani İstanbul 7. İdare Mahkemesi Odamızın açtığı davaya yetkisizlik kararı verirken, İstanbul 4. İdare Mahkemesi davayı görüşmüş ve ÇED Olumlu Kararı‘nın yürütmesinin durdurulması kararını vermiştir. Yürüttüğümüz hukuki süreç, ülkemizdeki hukuk sistemindeki aksaklıkları da, adaletsizlikleri de ortaya koyar niteliktedir. MAHKEMELERİN BİLİRKİŞİ RAPORUNU BEKLEMEDEN ÇED OLUMLU KARARINI DURDURMALARI, ÇEVRE KATLİAMI İLE İLGİLİ İDDİALARIMIZI DESTEKLEMEKTEDİR! Mahkeme, bilirkişiden gelecek raporlara kadar ÇED Olumlu Kararı‘nın durdurulmasına karar vermiştir. Çevre Kanunu ve ÇED Yönetmeliğine göre verilen karar doğrultusunda 3. Havalimanı projesi kapsamındaki doğal alana "çivi" dahi çakılamaz! PROJE; İSTANBUL‘UN, TRAKYA‘NIN YOK OLMASINA NEDEN OLACAK! %80‘i orman alanı (2 milyon 513 bin ağaç, ÇED raporu sürecinde belirtilmişti, 7650 Hektarlık alanın 6172 hektarı orman alanı), 70‘i aşkın sulak alan, Alibey barajını besleyen 3 dere yok edilecektir. Yeniköy, Tayakadın, Akpınar bölgelerinde bulunan madenlerin tamamı kapatılacak ve devletin parası ile kamulaştırılacaktır. Bölgede ayrıca birçok rüzgar enerji santrali için lisansların verildiği bilinmektedir, bu lisanslarda yine devletin bütçesinden karşılanarak iptal edilecektir. Ağaçlı köyü tahliye edilecek, 120 metreye varan beton dolguların (2 milyar 500 milyon metreküp) bu ormanlık ve sulak alana yapılması sağlanacaktır. Proje kapsamında Karadeniz‘e ayrıca dolgu yapılacaktır. 303 kilometre yüksekliğinde 1 futbol sahasına (8250 metre kare) tekabül edecek karar dolgu yapılacaktır. 6172 hektarı orman olan alan ortalama 7500 adet futbol sahasına tekabül etmektedir. Öte yandan, Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı‘nın Hava Alanı Yapım, İşletim ve Sertifikalandırma Yönetmeliği‘ne aykırıdır. Havalimanlarının 13 km yakınında çöp alanları bulunamaz. 3 km yakınında Oda Yeri İBB atık sahası bulunmaktadır. İstanbul Boğazının uzunluğu 30.000 metre, derinliği ortalama 65-80 metre, eni ortalama 1100 metre olarak hesaplandığında, 3. Havalimanı için yapılacak olan dolgu (2 milyar 500 milyon metreküp) ile İstanbul Boğazının tamamı doldurulabilmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘nın olumlu bulduğu ÇED Raporu‘nda geçen bazı ifadeler açıklamamızın sonunda yer almaktadır. ÜLKEMİZİN KALKINMASI, REFAHI AKILCIL PROJELERLE, DOĞAYI KORUYAN PROJELERLE MÜMKÜNDÜR! Ülkemizin kalkınması, çılgın projelerle değil, kamu yararı gözeten, gelecek nesillere yaşanılabilir alanlar bırakan projelerle sağlanabilir. Odamız, ülkemizde kamu yararına projelerin yapılmasını desteklemektedir. Ancak ne yazık ki, 3. Havalimanı projesi ülkemizi ekolojik dengesinin çökmesine neden olacaktır, bu nedenle yer seçimi ve hukuki işleyişi hatalıdır ve acilen projeden vaz geçilmelidir. Baran BOZOĞLU TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı
|