ÇMO: YAŞANANLAR "YAPAY AFET"TİR SUÇLU YAĞIŞ DEĞİL, YETERSİZ ALTYAPI VE ÇARPIK, PLANSIZ KENTLEŞMEDİR

13.10.2011

Çevre Mühendisleri Odası, son dönemde yağışa dayalı yaşanan sel felaketleri üzerine 12 Ekim 2011 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.

YAŞANANLAR "YAPAY AFET"TİR
SUÇLU YAĞIŞ DEĞİL, YETERSİZ ALTYAPI ve ÇARPIK, PLANSIZ KENTLEŞMEDİR

Yazılı ve görsel basında yapılan yağış uyarılarına rağmen Antalya sele teslim oldu. Yurttaşlar yaşanan sel felaketinde yaşamını yitirdi. Öte yandan ülkemizin diğer kentlerinde de alt yapı sorunlarından kaynaklı ciddi maddi ve manevi hasarlar oluştu.

Yaşanan sorunlar, düşen yağış miktarından ziyade, yetersiz altyapı ve çarpık kentleşmeden kaynaklanmaktadır.

Türkiye‘de en önemli sorunlardan biri olan altyapı eksiklikleri ne yazık ki bugüne kadar tam olarak giderilememiş, merkezi ve yerel yönetimler tarafından yapılan çalışmalar yetersiz kalmıştır. Plansız ve düzensiz kentleşme, tarım arazileri üzerine yerleşim planlarının uygulanması, orman alanlarının yok edilmesi, dere yataklarımıza ve kıyılarımıza bilinçsizce yapılan müdahaleler sonucunda, ülkemizde yağışlar maalesef can, mal ve toprak kayıplarına neden olan sel felaketlerine dönüşmektedir.

Sorunun çözümü için:

  • Öncelikle, yerel yönetimler ve hükümet kentlerdeki yoksunluğun farkına varmalı, insan yaşamına mal olabilen alt yapı sorunlarını "ciddi"ye almalıdır.
  • Kentsel alanların büyük bölümü asfalt ve betonla kaplandığı için, düşen yağış toprak tarafından emilememekte ve doğrudan akışa geçmektedir. Bu nedenle, yeni bölgeler imara açılırken, yeterli yeşil alanlar bırakılmalıdır.
  • Büyük şehirlerimiz cazibe merkezi olmaktan çıkarılmalı, çılgın projelerden vazgeçilerek büyük şehirlerin daha fazla göç alması engellenmelidir.
  • Çarpık kentleşme sonucu, dere taşkın alanları ve dere yatakları yapılaşmaya açılmıştır. Bu alanlar acilen ıslah edilmeli ve yapılaşmaya kapatılmalıdır.
  • Belirlenen taşkın saha sınırları içinde kalan alanlarda yapılaşma kesinlikle yasaklanmalıdır. Taşkın saha sınırları içinde kalan konutlar bir an önce kamulaştırılmalı ve bu alanlar yeşil kuşak olarak yeniden planlanmalıdır.
  • Belediyelerde yağmur suyu projeleri bir an önce projelendirilmeli ve projelerine uygun olarak inşa edilmelidir.
  • Ağaçlandırma ve erozyon önleme çalışmalarına öncelik verilmelidir.
  • Kentler için afet master planları geliştirilmeli ve kentlerimiz afete güvenli bölgeler halinegetirilmelidir.
  • Hızlı nüfus artışından dolayı kentlerimizin altyapısı yetersiz kalmaktadır. Kentlerin atıksuyunu taşımakta bile zorlanan Kanalizasyon Sistemleri, sağanak yağışlarla birlikte iflas etmektedir. Kanalizasyon sistemleri bir an önce yenilenmelidir.
  • Ülkemizde yaygın olarak kullanılan birleşik kanalizasyon sistemleridir. Kentlerimizde artık, birleşik kanalizasyon sistemleri yerine, gelişmiş ülkelerde yaygın olarak uygulanan ayrık kanalizasyon sistemleri kullanılmalıdır.

Anayasamızın 56. maddesinde belirtildiği gibi "Herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı bulunmaktadır". İnsan ve doğa merkezli/öncelikli politikalar benimsemediği sürece benzer sorunlar yaşanmaya devam edecektir. Başka bir ifadeyle; üretilen politikalarda, bilimsel ve teknik öncelikler ekonomik önceliklerden önde olmalıdır.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası olarak somut önerimiz, bu felaketlerin tekrar yaşanmaması için tüm tarafların katılacağı bir "Kentleşme ve Altyapı Kurultayı"nın toplanması ve günü kurtarma politikaları yerine kısa, orta ve uzun vadeli halk yararına planları içeren çağdaş - bilimsel çözümlerin üretilmesidir.

Saygılarımızla,

 

TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI
YÖNETİM KURULU