
DÜNYA GIDA GÜNÜNDE "GIDA GÜVENCESİNİN YAPI TAŞLARI TARIMSAL KOOPERATİFLER" TARTIŞILDI
16 Ekim Dünya Gıda Günü kapsamında her yıl Gıda, Kimya ve Ziraat Mühendisleri Odalarınca düzenlenen sempozyumda bu yıl “Gıda Güvencesinin Yapı Taşları Tarımsal Kooperatifler” konusu ele alındı.
Çağdaş Sanatlar Merkezi‘nde 13 Ekim Cumartesi günü düzenlenen sempozyumun açılışında düzenleyici üç oda adına Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Turhan Tuncer, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı ve FAO Türkiye Temsilcisi Mustapha Sinaceur birer konuşma yaptılar.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın açılışta yaptığı konuşma şöyle:
Değerli Konuklar,
Sevgili Arkadaşlar,
Hepinizi TMMOB Yönetim Kurulu adına sevgiyle, saygıyla, dostlukla selamlıyorum.
Değerli Konuklar
Birliğimiz mesleki, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda ülkemizdeki mühendisleri, mimarları ve şehir plancılarını temsil etmektedir. Onların hak ve çıkarlarını halkımızın çıkarları temelinde korumak ve geliştirmek, mesleki, sosyal ve kültürel gelişmelerini sağlamak ve mesleki birikimlerini toplum yararına kullanmalarının zeminini yaratmakla görevlidir. Bu amaçla mesleki alanlarıyla ilgili gelişmelerin ve politikaların sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel boyutlarını derinlemesine kavramak, yorumlamak ve toplumu bilgilendirmek; bu politikaların toplum yararına düzenlenmesi için öneriler geliştirmek ve bunların yaşama geçirilmesi için mücadele etmek zorundadır. Bu gün üç odamızca ortaklaşa yapılan bu etkinlik bu anlayışlarımızın yaşama geçirilmesinin de bir örneği olarak algılanmalıdır.
Sevgili Arkadaşlar,
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)‘nün kuruluş yıldönümü nedeniyle her yıl 16 Ekim Dünya Gıda Günü olarak kutlanmaktadır. Bugünün gerçek anlamda bayram olarak kutlanması ancak herkesin güvenilir ve yeterli gıdaya ulaşabilmesiyle sağlanabilecektir.
Her yılın 16 Ekim günü, TMMOB ve bağlı odalarının sadece basın açıklamalarıyla yetindiği bir gün değildir. TMMOB ve odaları her zaman olduğu gibi bugün de uyarı ve bilgilendirme görevini yerine getirmekte, düzenlenen etkinliklerle bilgi birikimini kamuoyuyla paylaşmaktadır. Gıda, Kimya ve Ziraat Mühendisleri Odamızın birlikte düzenledikleri Dünya Gıda Günü etkinlikleri çerçevesinde bu yıl ‘‘Gıda Güvencesinin Yapı Taşları Tarımsal Kooperatifler‘‘ konusu ele alınacak. Öncelikle bu sempozyumun gerçekleşmesinde emeği geçen üç odamızın yöneticilerine, çalışanlarına teşekkür etmek isterim.
Sevgili Arkadaşlar,
Ülkemizde uygulanan yanlış politikalar; tarımsal üretim artışının nüfus artış hızının altında kalmasına neden olmuş ve Türkiye giderek tarım ithalatçısı bir ülke durumuna gelmiştir. Tarımla birlikte gıda sanayi de her geçen yıl daha fazla dışa bağımlı hale gelmekte, üretim azalmakta ve ekonomik kaygılar çevrenin daha fazla kirlenmesine yol açmaktadır.
Hep söylüyoruz: Güvenli, yeterli ve sürdürülebilir gıda arzı bir insanlık hakkıdır. Bu amaca ulaşılması için; tarımsal üretimde ithalata bağımlı olmayan bir sistemin oluşturulması temel hedef olmalıdır.
Sevgili Arkadaşlar,
Ülkemizin ekonomik sisteminin yarattığı günümüz koşullarında kent yoksulları giderek temel geçim araçlarından uzaklaşırken, kır emekçileri de tarımın yeniden kapitalistleştirilmesi sürecinde, pazarın acımasız rekabet koşullarında ürünlerini değerlendirememekte, geçim sıkıntısı çekmekte, kendi ekonomilerini döndürmek için büyük sermayenin rekabet, büyüme, sanayileşme politikaları altında ezilmektedir. Bütün bu süreç kır ve kentte yoğun bir emek ve doğa sömürüsüyle perçinlendiğinde, yaşama ve dayanışma olanakları giderek daralmaktadır. Tam bu noktadan hareketle, kentlerde ve kırda bu yıkıcılık karşısında dirençli durmaya çalışan toplumsal hareketlerin birbirlerinin sorunlarından haberdar olması, kırsaldaki üreticinin ürününü aracısız alıcısına ulaştırmasının sağlanması, geleneksel tarımda ısrar ederek geçimini sağlayan bu yapıların, şirketlerin emeği artıklaştırma, doğayı atık haline getirme süreçlerine direnebilmesi için, ekonomik açıdan şirketler karşısında güçlü bir konum elde edebilmeleri için kooperatifler ayrı bir önem kazanmaktadır.
Bugün içinde bulunduğumuz koşullarda insanları en temel yaşam gereçlerine, gıdaya, suya, barınmaya, sağlığa doğrudan ulaştırabilecek birliktelikler geliştirmek için 21. yüzyılda kooperatifçiliği bir kez daha düşünmek gerekmektedir.
Sevgili Arkadaşlar,
Bilimsel araştırmalar insan ve hayvan sağlığı açısından GDO‘lu tohumlardan, bunlarla üretilmiş tarım ürünlerinden ve gıdalardan, GDO‘lu yemle beslenmiş hayvansal ürünlerden uzak durulması gerektiğini göstermektedir. Biyoçeşitliliği korumak açısından da GDO‘lu ürünlerden uzak durulmalıdır. GDO‘lu tohumlar aracılığı ile çokuluslu şirketlere yeni bir bağımlılık alanı yaratılmaktadır.
"Bunu engellemenin yolu da çiftçilerin kolektif olarak tarımsal ve pazarlama kooperatifleri halinde örgütlenmeleri ve tarımsal ürünlerin üretim, işleme ve pazarlamasını kooperatifler yoluyla yapmalarından geçmektedir" sözü de yanlış olmayacaktır.
Emek ve doğa sömürüsünün keskinleştirildiği bu koşullarda, doğayı ve emeği birlikte geliştirecek üretim tarzlarına ihtiyacımız var. Bu ihtiyaç aynı zamanda kendi geçim araçlarımızı üretme, geleceğimiz üzerinde söz sahibi olma, en temelde de kendi kendimizi yönetme olanaklarını yaratma gerekliliği ile birlikte düşünülmelidir. Kentsel mücadelenin parçalı ve sınıfsal açıdan katmanlaşmış yapısı ile kırsalın yeniden kapitalistleştirilmesi sürecine karşı duracak bir kooperatifleşme, siyasal açıdan çoğulcu ve dayanışmayı esas alan birlikteliklerin de önünü açabilecektir.
Sevgili Arkadaşlar,
Bu sempozyumda sağlıklı ve güvenli gıda üretimi için kooperatifçiliğin önemi tüm yönleriyle uzmanları tarafından irdelenecek.
Bu etkinliği düzenleyen Gıda, Kimya ve Ziraat Mühendisleri Odamıza ve emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum.