
EMEK-MESLEK ÖRGÜTLERİNDEN POLİS ŞİDDETİNE KINAMA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Hopa mitingi öncesi ilçede meydana gelen ve emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun ölümüne yol açan olayları Ankara’da protesto edenlere yönelik polis şiddeti ve gözaltılara karşı DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla emek-demokrasi güçlerinin katılımıyla 1 Haziran 2011 tarihinde Sakarya Meydanı’nda bir basın açıklaması düzenlendi.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, KESK Genel Başkanı Döndü Taka Çınar, TTB Merkez Konseyi Başkanı Eriş Bilaloğlu, DİSK Sosyal-İş Genel Başkanı Metin Ebetürk, Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol, ÖDP Ankara İl Başkanı Cevat Özdemir ve TKP Merkez Konsey Üyesi Erkan Yıldız birer açıklama yaparak polis şiddeti ve gözaltıları kınadı.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın yaptığı açıklama şöyle:
AKP, TÜRKİYE‘Yİ ŞİDDET VE KAOSUN İÇERİSİNE ÇEKİYOR
Dün Hopa‘da yaşananlar AKP‘nin yarattığı Türkiye‘nin gerçeğidir. Tayyip Erdoğan miting için Hopa‘yı seçerek, Hopa‘ya çevreden otobüslerle kalabalık taşıyarak bir çatışma zeminini kendisi oluşturmuştur.
Hopa‘da yaşananların sorumlusu, AKP ve emrindeki emniyet güçleridir.
Gerici burjuva medyası manşetlerinde büyük puntolarla ‘Hopa‘da polise saldırı‘ yazıyor. Öyle mi gerçekten? Peki, bizim kardeşimizi Metin Lokumcu‘yu kim öldürdü? Metin Lokumcu hoca dün Hopa‘da polisin acımasız saldırısı sonucunda hayatını kaybetti. Ama bilsinler Metin Hocamız şimdi burada, aramızda, bizimle beraber.
Tayyip Erdoğan Trabzon‘da ‘eşkıyalardan‘ söz ediyordu. İşte o ‘eşkıyalar‘ dün gece Hopa‘ya indi! Onlar eşkıya güruhları dernekleri, kafeleri, evleri basıyor!
Tayyip Erdoğan‘ın Trabzon‘da yaptığı konuşmadaki işareti sonrasında Hopa halkına yönelik halen süren saldırılarla birlikte; Ankara‘da, İstanbul‘da, Bursa‘da ve Giresun‘da polis saldırıları gerçekleştirildi.
Halkın güvenliğinden sorumlu kolluk gücü Ankara‘da taşla, gazla, copla terör estirdi. Gözaltına alınanlar işkence gördü. ÖDP Ankara İl Binası faşist çapulcular eşliğinde basıldı, kapısı kırıldı. Halkevleri MYK üyesi Dilşat Aktaş‘ın kalça kemiğini kırık. Onlarca emek meslek örgütü üyesi, çalışanı arkadaşımız halen gözaltında.
AKP, 12 Eylül referandumunun ardından kendi 12 Eylül`ünü yürürlüğe koyarak faşist yöntemlerle tekelci iktidarını inşa ediyor. Seçim sürecinde de Tayyip Erdoğan şiddet ve baskı ile herkesi susturarak 12 Haziran`da ‘padişahlığını` ilan etmeye hazırlanıyor.
Buradan uyarıyoruz:
Bu vahşi saldırılardan, baskılardan vazgeçin!
Milis güçlerinizi sokaklarda emekçilerin, halkın üzerine saldırtmaktan vazgeçin!
Yoksa bu baskının altına siz kalırsınız.
Sanmayın ki biz bu sokakları, bu alanları eşkıyaya terk edeceğiz!
Sanmayın ki biz bu sokakları, bu alanları faşist çapulculara, militanlığa soyunmuş bordrolu güçlere bırakacağız!
Herkes bilsin:
Bu ülke, bu halk sahipsiz değildir.
Herkes bilsin:
Demokrasi ve özgürlükler için mücadelemiz kararlılıkla sürüyor, kararlılıkla sürecek.