HKMO: 2011 BÜTÇESİ HALKTAN VE TOPLUMDAN YANA DEĞİL!

2011 BÜTÇESİ HALKTAN VE TOPLUMDAN YANA DEĞİL!

2011 yılı bütçesi TBMM‘de iki haftalık görüşmeler sonucunda kabul edildi. Önceki dönemlerde toplumun çeşitli kesimleri tarafından yakından takip edilen bütçe görüşmeleri nedense son yıllarda artık önemsenmiyor.

2011 yılı merkezi yönetim bütçesinde, bütçe gelirleri 279 milyar lira, bütçe giderleri 312,5 milyar lira, bütçe açığı 33,5 milyar lira, faiz dışı fazla da 14 milyar lira olarak öngörülmüştür.

Kabul edilen bütçe mantığına göre 2011 yılı boyunca her bütçede olduğu gibi yine tüm halk kesimleri cezalıdır. Öyle ki toplam vergi gelirleri içinde kazançtan alınan gerçek vergilerin payı yüzde 32.1 düzeyinde tutulmuştur. Diğer taraftan dolaylı vergilerin (kazanandan da kazanmayandan da ÖTV, KDV gibi dilimlerle alınan) payı ise yüzde 67.8 gibi yüksek bir orandadır. Bu planlamalarla, yıllardır dile getirilen Vergi Reformun‘dan bahsetmek, yine sözde kalmıştır.

Planlama doğrultusunda -ya da plansız!- üretim yapmak gibi bir anlayıştan uzaklaşılmıştır. Vahşi piyasanın kontrolündeki Türkiye‘nin ekonomik olarak da çıkmaz bir sokakta olduğu görülmektedir. Öyle ki 2011 bütçesinde yatırım kalemi neredeyse yoktur! Faiz giderinin karşısında ise "47.5 milyar lira!" yazmaktadır.

Sanayileşme, yani üretim ekonomisinden sapmadan, sanayileşme bilincini kaybetmeden, imalat sanayisinin güçlü kılınması ve ileri teknolojiye sahip üretim sürecinin yaratılması, bütçe içerisinde yine yer bulmamıştır. Dışarıdan gelecek sıcak para uygulamasına bağımlılık anlayışı bu bütçede de devam etmektedir. Özelleştirmeler durmayacaktır. Bugüne dek satışı yapılan yaklaşık 5.000 adet tesis ve ülke varlığına başta limanlar, otoyollar, şeker fabrikaları, olmak üzere yenileri eklenecektir. Özelleştirme kapsamında satılan Telekom, Tüpraş ve Petkim‘in 2010 yılında 500 kuruluş arasında ilk üç kuruluş olması bu ülkenin neler kaybettiğini göstermektedir aslında. Her geçen gün mali yönden dışa bağımlılığın artmasının beraberinde giderek derinleşen siyasi bağımlılığı getirmekte olduğu gözden kaçırılmamalıdır.

2011 yılı bütçesinde asgari ücretin yanı sıra memura, işçiye, emeklilere kısaca tüm emekçilere yoksulluk ücreti uygulaması devam edecektir. Yeni istihdam alanları yaratılmadığı gibi işsizlik oranının yükselmesini engelleyici girişimler bulunmamaktadır.

Eğitimde, sağlıkta, tarımda, hayvancılıkta, enerjide, sanayide kısaca yaşamın her alanında ülkenin iç dinamiklerine göre üretim sürecinin geliştirilmesine ilişkin umut verici ışık 2011 yılı bütçesinde hakim kılınmamıştır. Toplumun olumsuz yönde etkileneceği bu süreçten biz mühendis ve mimarların da etkilenmesi kaçınılmazdır.

Bu nedenlerle, 2011 yılı bütçesi; ekonomik ve sosyal kalkınmaya odaklanmış, toplumsal refahı gözeten bir bütçe değildir. Geniş halk kesimlerinden yana olmayan, yalnızca seçim ekonomisine odaklanmış, böylece ciddi olmaktan uzak bir bütçe görünümündedir.

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası olarak 2011 yılı bütçesinin; ülke kalkınmasına, ekonomik ve demokratik gelişmesine katkı sağlamayacak, emekten, halktan ve toplumdan yana olmayan ve üretim ekonomisi planlamasından uzak bir bütçe olduğunu ifade ediyoruz.

TMMOB
HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI
ARALIK 2010