
I. KÜRESEL DENİZ TEKNOLOJİLERİNDE İNOVASYON VE DENİZ ULAŞTIRMASININ GELECEĞİ KONFERANSI DÜZENLENDİ
Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası’nın İTÜ Denizcilik Fakültesi ile birlikte düzenlediği I. Küresel Deniz Teknolojilerinde İnovasyon ve Deniz Ulaştırmasının Geleceği Konferansı 24-26 Kasım 2010 tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak kampüsünde gerçekleştirildi.
Denizcilik sektöründeki kamu ve özel kurum temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği konferansın açılışında sırasıyla; İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, İTÜ Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nil Güler, Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Feramuz Aşkın, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı ve Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka konuştu.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı konuşmasında şunları söyledi:
Değerli Katılımcılar,
Ne zaman denizcilikle ve denizle ilgili bir konuşma olsa hemen alışılagelen bir söylem olarak "üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz" ile başlayan cümleleri duyarız. Evet, coğrafi olarak doğrudur da içeriğine hak ettiği önemi veriyor muyuz? Gerekeni yapıyor muyuz? Sorularına evet demek oldukça zordur.
Dünyada değişen ekonomik şartlar, siyasi olaylar ve teknolojik gelişmelere paralel olarak deniz taşımacılığı uygulama ve hız bakımından konteyner ve ro-ro taşımacılığına doğru kaymıştır. Ancak coğrafî konumu uygun olmasına rağmen Türkiye‘nin bu taşıma alanında gereken payı alamadığını söylemek yanlış olmayacaktır.
Türkiye‘nin denizcilik sektöründe hak ettiği yere gelebilmesi için dünya standartlarına ve teknolojik gelişmelere uygun limanlara sahip olması liman hizmetlerini makro düzeyde geliştirerek taşımacılık ve liman teknolojilerine ayak uydurması, ulusal ve uluslararası denizcilik politikalarını oluşturarak diğer devletlerle rekabet potansiyelini sürekli yükseltmesi, dış ticaret taşımalarında daha fazla pay alabilecek politikaları geliştirmesi, deniz turizmi ile yatçılığa ve balıkçılığa önem vermesi, Liman ve Bayrak Devleti kontrol mekanizmasını daha bilgili ve donatılı olarak sağlaması ve geliştirmesi gerekmektedir.
Son yıllarda dünyada kapıdan kapıya taşımacılık önem kazanmış, demiryolu, havayolu, karayolu ve denizyolunu bütünleşmesi ile oluşan olan çoklu taşımacılık sistemi "kombine" taşımacılık gelişmeye başlamıştır. Önümüzdeki dönemde kombine taşımacılığın ağırlığını artırması beklenmektedir. Denizyoluyla transit taşımalarımızın arttırılması için limanlarımızın kara ve demiryolu bağlantıları ile güçlendirilerek kombine taşımacılığa uygun hale getirilmesi gerekmektedir.
Liman işletmeciliğinin gelişen teknoloji ve taşıma şekillerine ayak uyduramaması ve rasyonel işletmecilik esasları içerisinde etkin ve verimli olarak çalıştırılamaması nedeniyle liman hizmetleri verimli olarak sunulamamaktadır. Limanların daha verimli olarak çalışmasını ve aynı zamanda denizciliğin gelişmesini sağlayacak çözümün salt özelleştirmede olacağını düşünmenin ileride ülkemizin bu alandaki gelişimine ne kadar engel olacağını hep birlikte göreceğiz.
Değerli Konuklar
İşte inovasyonun önemi burada ortaya çıkmaktadır. En basit tanımıyla inovasyon; farklı, değişik, yeni fikirler geliştirmek ve bunları uygulamaktır. Bu fikirler, daha önce çözülmemiş sorunları çözmek veya daha önce karşılanmayan ihtiyaçlara cevap vermek amacıyla geliştirilebilir. Ya da zaten var olan pek çok ürün ve hizmeti daha güzel, daha kullanışlı, daha çok insanın işine yarayacak hale getirmeyi amaçlayabilir.
Her alanda olduğu gibi deniz teknolojilerinde de inovasyon uygulamaları hızla gelişmiş ve deniz ulaştırmasının hizmetine sunulmuştur. Kuşkusuz yeni araştırmalar ve üretilen bilimsel çalışmalar sektördeki inovasyon grafiğinin yükselerek devam etmesini sağlayacaktır. Gemi makinelerinin yüksek verimliliği, gemi ve liman ekipmanlarının son teknolojiye uygun olarak donatılması, otomasyon uygulamaları, işletmelerin yeniden organizasyonu ve sektör kurumları arasındaki iletişimin hızlı teknolojik ekipmanlarla yapılması gibi yeni uygulamalar enerji ile iş tasarrufunu beraberinde getirecektir. Bu uygulamaların emeğe yansıması da inovasyonun gereği olarak düşünülmeli ve göz ardı edilmemelidir.
Deniz ulaşım sektörünün deniz teknolojilerinde oluşacak inovasyonla eş güdümlü olarak bütünleştirilmesi kaçınılmaz olarak düşünülmeli ve böylece ulaşımın hızlı, güvenli ve verimli olması sağlanmalıdır.
Kuşku yok ki her sektörde olduğu gibi deniz teknolojilerinde de yeni fikirlerin üretilmesi bu alandaki mühendislik disiplinlerinin daha etkin kılınması ile doğru orantılıdır. Mühendislik ve bilimin üstünlüğünün sağlandığı inovasyon uygulamaları ülkemiz ve halkımızın büyük yararına olacaktır. Bu da ancak eğitim de dahil olmak üzere bu konu ile ilgili çalışmaların ülke politikası haline getirilmesi ile mümkündür.
Denizcilik eğitiminde TMMOB‘ye bağlı ilgili odalarımız mutlaka müdahil olmalı, bunun mekanizmaları yaratılmalıdır. Ticari amaçlarla ilgili ilgisiz kurumların bu alana müdahaleleri önlenmelidir. Bizim açımızdan en önemli sorun denizcilik eğitimidir ve öncelik mutlaka bu alana verilmeli, var olan tüm kaynaklar eğitime ayrılmalıdır.