İMO: "ANAYASA VE TOPLUMSAL YAŞAM DİNİ KURALLARA GÖRE DÜZENLENEMEZ"
İnşaat Mühendisleri Odası, üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasını sağlayacak Anayasa değişikliği ile ilgili olarak 1 Şubat 2008 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.
AKP ve MHP, üniversitelerde türban takılmasını serbest bırakacak Anayasa değişikliği konusunda anlaşmış, ilgili değişiklik TBMM‘ye getirilmiştir. Dolayısıyla nasıl devam edeceği ve sonlanacağı belli olmayan bir süreç başlamış, toplumsal yaşamın dini kurallar çerçevesinde düzenlenmesinin yolu açılmıştır.
Türbanın başlı başına kadın özgürlüğünü ortadan kaldıran bir simge olmasının ötesinde, Anayasaya dinsel bir hükmün dahil edilmesi, zaten ülkemiz açısından her zaman sorunlu bir noktaya işaret eden laiklik kavramında derin ve kapanması mümkün olmayan bir yara açacaktır.
Türban sorunun nasıl bu noktaya taşındığına, ülkemizde dini gericiliğin kat ettiği aşamaya, ABD emperyalizmi tarafından vakti zamanında uygulamaya alınan "Yeşil Kuşak" projesinin Türkiye‘nin de dahil olduğu bölge ülkelerini hangi düzeyde etkilediğine, "Ilımlı İslam" modeline neden ihtiyaç duyulduğuna dair değerlendirmeler yapılabilir. Bugüne dönerek; AKP iktidarının gerçek ekonomik sorunları örtbas etmek amacıyla türbanı gündeme getirmiş olduğu da ileri sürülebilir. Ancak bunların hiçbiri yaşanan gelişmenin görmezden gelinmesine gerekçe olmamalı, üniversitede açılan gediğin, geleceğimizi karartacak oranda büyüme tehlikesi taşıdığı görülmelidir.
Türkiye‘nin çözüm bekleyen sorunları vardır. Üniversitelerin de devasa sorunları olduğu bir gerçektir. Türkiye yeni liberal ekonomi politikalarını kararlılıkla uygulayan, emperyalist-kapitalist sisteme tam entegre olma sürecini koşar adım tamamlamaya çalışan, ABD?nin Ortadoğu siyasetinin özünü oluşturan Büyük Ortadoğu Projesine dahil olmayı asli amaç edinen, bu anlamda da derin bir işsizlik, yoksulluk ve savaş tehdidi altında bulunan bir ülkedir. Türkiye‘de hâlâ düşüncelerinden dolayı insanların yargılanmakta, temel hak ve özgürlükleri kullanmada sıkıntı yaşanmakta, yasakçı, yasaklayıcı, cezalandırıcı hükümler uygulanmakta, 301. madde ayıbı varlığını devam ettirmekte, üniversiteler başta olmak üzere tüm eğitim kademeleri ve tüm kamusal hizmetler paralı hale getirilmek istenmektedir.
Üniversiteler 1982 Anayasasının ürünü olan YÖK‘ün vesayeti altındadır; bilimsel, idari ve mali özerklik talebi karşılıksız kalmaktadır. Üniversiteye giriş sisteminden, üniversite mezunu işsizler ordusuna kadar çözülmesi gereken çok sayıda sorun üniversiteleri derinden etkilemektedir.
Hal böyleyken, AKP iktidarının, MHP‘yi yedeğine alarak, türban konusunu hem de Anayasal güvenceye kavuşturarak çözmeye çalışması anlamlıdır. Türbanın üniversiteye girmesi, sadece toplumsal yaşamımızda köklü değişiklik anlamına gelmeyecek, toplumsal gerginliklerin ve çatışmaların da doğmasına yol açacaktır.
Türkiye‘nin, üniversitelerimizin sorunu türban değildir. Türban AKP‘nin sorunudur ve ne yazık ki demokrasi ve insan hakları konusu bile türbana kadar indirgenmiş ve sınırlandırılmıştır. Türbanın serbest bırakılması doğrultusunda sağlanan ırkçı, gerici, liberal ittifak, tarihsel hesaplaşmasını türban üzerinden gerçekleştirmek istemektedir ki, Türkiye‘nin "türban ittifakından" alacağı önemli dersin de ne olduğu kendiliğinden açığa çıkmaktadır.