KESK 8. OLAĞAN GENEL KURULU/ 3 Temmuz 2014/ANKARA
Sayın Divan
Değerli KESK Yöneticileri
Sevgili Delegeler,
Hepinizi TMMOB Yönetim Kurulu adına saygı, sevgi ve dostlukla selamlıyorum. Burada aranızda olmaktan büyük bir onur duyuyorum.
Evet Arkadaşlar,
Çalışma döneminizin sona erdiği bu günlerde son üç yıla baktığımızda; Türkiye’nin her alanda neo-liberalizmin yönlendiriciliğinde dönüşümden geçirildiği, tüm kamusal hizmetlerin sermayeye devredilip, kamunun adeta yok edildiği; ormanların, kıyıların, suyumuzun, toprağımızın birilerine peşkeş çekildiği; kentlerin "dönüşüm" adı altında ranta tahvil edildiği; yolsuzluğun, rüşvetin, her türlü pisliğin ortaya apaçık döküldüğü; baskının, zor kullanımının, zorbalığın tavan yaptığı; torba yasalar, torba davalarla adeta bir toz bulutu ardında ülkemizin yeniden şekillendirildiği bir dönem yaşandı. Soma’da ülke tarihinin en acı iş cinayetini de bu dönemde yaşadık. Genel Kurulunuz faşist bir baskı altında geliştirilen neoliberal sömürü içinde kamuya ait tüm kurumların özelleştirildiği, ticarileştirildiği, çalışma hayatının tamamen taşeron sistemi içerisinde güvensizleştirildiği, AKP havuzuna bağlı şirketlerin daha çok kar etmesi pahasına inşaatların, fabrikaların, madenlerin işçi mezarlığına dönüştürüldüğü günlerde gerçekleştiriliyor.
Geçen üç yıl süresince tüm yaşam alanlarımızın yanı sıra mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı uygulamaları ve Örgütümüz TMMOB de olumsuz yönde etkilendi. AKP iktidarının ülkeyi baştan sona kuşatan baskıcı politikalarından herkes gibi TMMOB de nasibini aldı.
TMMOB’yi işlevsizleştirip etkisizleştirmeye yönelik olarak TMMOB Yasası değişikliği girişimlerinden Meclis’te gece yarısı operasyonuyla 3194 Sayılı İmar Kanunu’na eklenen bir maddeyle mesleki denetimimizi yok etmeye yönelik düzenlemeye; Birliğimiz ve odalarımızın çalışma alanlarını kısıtlayan onlarca ikincil mevzuatta yapılan değişikliklerden odalarımız üzerinde bakanlıkların idari ve mali denetimi kurmaya yönelik düzenlemeye kadar arka arkaya yapılan onlarca saldırının muhatabı olarak yaşadık geçen dönemi. İstanbul birimlerimizde görev alan yönetici arkadaşlarımızın gözaltına alınmaları, TMMOB Başkanı, Genel Sekreteri, İKK sekreterlerimiz ve yöneticilerimize için açılan onlarca dava da bu dönemde yaşadığımız baskının göstergeleri oldu.
Saldırı sadece TMMOB’ye değildi tabii ki. Bu saldırı; kim bu ülkenin havasına, suyuna, taşına, toprağına, deresine, ormanına, en önemlisi insanına sahip çıktıysa; herkese, her örgütlülüğe, şüphesiz KESK’e de yönelik oldu.
Ve GEZİ yaşandı geçen dönem: Bir yanıyla ülkenin tek adam diktası altında karanlığa sürüklendiği öte yanda ise ülkenin dört bir yanından direnişin ve umudun parladığı bir dönemdi Haziran direnişi. Haziran direnişi hepimizin içini ısıttı. Bu direnişte kaybettiğimiz; hepimize direnmenin ve dayanışmanın güzelliğini gösteren ve yaşları anca yirmili olan bizim çocuklarımız; şimdi bize bakıyor. Hepimizin gençlerimize "eşit, özgür, demokratik bir Türkiye" sözü var. İsimleri TMMOB’nin önümüzdeki dönemki çalışmalarının şüphesiz yol göstericisi olacaktır.
KESK’in değerli delegeleri;
Bugün ülkemizde emekçilerin, ezilenlerin birlikte mücadelesine ve dayanışmasına duyulan ihtiyaç ortadadır. Emperyalizme ve sömürüye karşı özgürlük, demokrasi ve bağımsızlık için verilen mücadeleyi ancak bir arada olursak, omuz omuza yürürsek, çabalarımızı ortaklaştırabilirsek büyütebiliriz. "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganı o nedenle bugün hiç bu kadar anlamlı ve gerekli olmamıştı.
Toplumsal muhalefetin içinde yer alan TMMOB, dünyada ve ülkemizde yaşananlara seyirci kalmayarak, karanlığa karşı aydınlığı, savaşa karşı barışı, eşitsizliğe karşı adaleti, şiddete karşı kardeşliği ve bir arada yaşamayı, sömürüye karşı emeği savunmaya devam edecektir. TMMOB meslek alanları ile ilgili her konuda korkmadan, sinmeden, geri adım atmadan, eğilip bükülmeden doğruyu söylemeye devam edecektir.
Şimdi herkes bilmelidir: İşte TMMOB’nin emekten ve halktan yana olan bu yürüyüşünde, KESK ve KESK’in kadroları; TMMOB’nin yol arkadaşıdır. KESK tüm emekçilerin haklar ve özgürlükler mücadelesinde umudun sembollerinden biridir.
İyi ki bu ülkenin KESK’i var. İyi ki sizler varsınız. Yolumuz uzun, yolunuz uzun. Yolumuz açık olsun.
Hepinize saygılar sunuyorum.
Mehmet Soğancı
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı