SANAYİNİN SORUNLARI VE ANALİZLERİ (49): "SANAYİ DİPTE, İŞSİZLİK ZİRVEDE" YAYIMLANDI

17.05.2019

TMMOB Makina Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan, Sanayinin Sorunları ve Analizleri (49): "Sanayi dipte, işsizlik zirvede" 17 Mayıs 2019 tarihinde yayımlandı.

Sanayi dipte, işsizlik zirvede

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO), her ay iktisatçı-yazar Mustafa Sönmez’in katkısıyla hazırladığı sanayinin sorunları bülteninin 49’uncusunu, yerel seçim iptali sonrası yaşanan ekonomik türbülansa ve tırmanan işsizlik konusuna ayırdı.

İlerleyen krizin sanayi odaklı olmaya devam ettiğine dikkat çekilen araştırmada, inşaata girdi veren sektörlerle iç talebi hızla daralan dayanıklı tüketim malı üreten sektörlerin krizden en olumsuz etkilenen alt dallar olmaya devam ettiğine yer verildi. Ağustos 2018-Şubat 2019 döneminde, 6 ayda sanayide işini kaybedenlerin sayısı ise 342 bine çıktı. Sanayide, artan döviz fiyatlarıyla birlikte maliyet artışlarının fiyatlara yansıtıldığı ve sanayici fiyatlarındaki artışın ortalama yüzde 30 yıllık büyüklüğe ulaştığı vurgulanıyor.

MMO analizinde şu noktalara vurgu yapıldı:

 

Sanayicinin ürettiği ürünlerde yaptığı fiyat artışları, yani Yurt İçi Üretici Fiyatları,Yİ-ÜFE, döviz artışlarıyla yeniden tırmanma sinyalleri veriyor. Nisan ayında sanayici fiyatları yıllık olarak yüzde 30,1 arttı. Alt sektörlerde en yüksek fiyat artışları, petrol ürünleri, kimya,otomotiv gibi ithalata bağımlı alt sektörlerde görüldü ve yüzde 35-40 dolayında yıllık fiyat artışları gözlendi.

  • 31 Mart yerel seçimleri sonrasında CHP adayının kazandığı seçimlere rejimin itirazları, 35 günlük bir“bekle-gör” süresine mâl oldu. YSK’nın 6 Mayıs’ta uluslararası hukuk garabeti olarak nitelenen gerekçe ile seçimleri iptal etmesi ve seçimin 23 Haziran’da yenilenmesini karara bağlaması ise topyekûn bir türbülansa kapı aralandı, en şiddetli sarsıntı ise ekonomide, sanayide yaşandı.

  • İçeride siyaseti ve ekonomiyi yönetmekte güçlük çeken AKP rejiminin dış iklimden de oldukça olumsuz etkilenmesi, göstergeleri daha da iç karartıcı hale getiriyor. Öncü göstergeler, 31 Mayıs’ta TÜİK tarafından açıklanacak olan 2019 Birinci Çeyrek GSYH’nin yine negatif gelmesi ve 2018 birinci çeyreğine göre yüzde 4 küçülme ihtimalini güçlendirdi.

  • Sanayinin üretim cephesinde pek düzelme görülmüyor. Türkiye İstatistik Kurumu, Ocak-Şubat-Mart aylarını kapsayan ilk çeyrekte, sanayi üretim endeksinin 2018 ilk çeyreğine göre yüzde 6’ya yakın gerilediğini ortaya koydu.

  • 2019 ilk çeyreğinde imalat sanayisindeki düşüş yüzde 6’yı buldu. Bu düşüş alt sektörlere göre analiz edildiğinde, bir önceki çeyrekte görüldüğü gibi, inşaata girdi üreten çimento, seramik, cam gibi sanayi dallarında daralma öne çıkıyor.

  • İmalat sanayisinin alt dallarından otomotiv (motorlu kara taşıtı sektörü) de döviz fiyatlarındaki sert artışın girdi ithalatını, dolayısıyla üretici ve tüketici fiyatlarını yükseltmesinden etkilendi. Daralan iç talep, üretimi yüzde 11’in üstünde geriletti. Aynı gerileme beyaz eşyayı içeren metal sektöründe (fabrikasyon metal) yüzde 9’u buldu.

  • Sanayide üretim cephesinde kararan tablo, istihdam-işsizlikte de gözleniyor ve işsizlik hızla tırmanarak zirveye ilerliyor. TÜİK, Şubat ayı İşgücü İstatistiklerine göre standart-dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 14,7 olarak belirlendi. Dar tanımlı işsiz sayısı son bir yılda 1 milyon 376 bin artarak 4 milyon 730 bine çıktı. Resmi olan 4 milyon 730 bin işsize, sayılmayan 2,9 milyon işsiz katılsaydı, gerçek işsiz sayısı 7,7 milyona yaklaşacak, gerçek işsizlik oranı da yüzde 14,7 değil, yüzde 22 olacaktı.

  • Mevsimsel etkilerden arındırıldığında Ağustos 2018-Şubat 2019 arasında istihdam kaybı 740 bini bulurken bunun 342 bini sanayiden kaynaklandı. Sanayide 6 ayda 342 bin kişi işini kaybetti.

  • Sanayicinin ürettiği ürünlerde yaptığı fiyat artışları, yani Yurt İçi Üretici Fiyatları,Yİ-ÜFE, döviz artışlarıyla yeniden tırmanma sinyalleri veriyor. Nisan ayında sanayici fiyatları yıllık olarak yüzde 30,1 arttı. Alt sektörlerde en yüksek fiyat artışları, petrol ürünleri, kimya,otomotiv gibi ithalata bağımlı alt sektörlerde görüldü ve yüzde 35-40 dolayında yıllık fiyat artışları gözlendi.