TMMOB ANKARA İKK: ANKARA’DA PANDEMİ DÖNEMİNİ FIRSATA ÇEVİREREK GERÇEKLEŞTİRİLEN KAMU YARARINA AYKIRI TÜM UYGULAMALARIN TAKİPÇİSİYİZ

18.04.2020

TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu 18 Nisan 2020 tarihinde kazanılan hukuki mücadelelere ve devam eden dava süreçlerine rağmen Saraçoğlu Mahallesi ve 1. Derece Doğal Sit Alanı olan Güvenpark’ta inşaat çalışmalarına hazırlık olarak yapılan sondaj çalışmaları ile ilgili bir basın açıklaması yayımlandı.

Açıklamada, "İktidar tarafından "Gönüllü Evde Kal" ve "Herkes Kendi OHAL`ini İlan Etsin" kampanyaları yürütülürken, merkezi yönetim kurumları tarafından inşaat ve sondaj uygulamalarının yürütülmesi kente yönelik müdahalelerde hukuki sürecin gerekliliğinin izlenmediğini, kent merkezinde tüm kamuoyunu dışlayan biçimde çalışmalar yürütüldüğünü ve sermayenin önceliklendirildiğini açıkça göstermektedir," denildi.

Açıklamanın tamamı:

ANKARA`DA PANDEMİ DÖNEMİNİ FIRSATA ÇEVİREREK GERÇEKLEŞTİRİLEN KAMU YARARINA AYKIRI TÜM UYGULAMALARIN TAKİPÇİSİYİZ

Ankara`da kamu yararının sağlanmasına yönelik uzun yıllardır kente yönelik sistematik saldırılarla mücadele etmekteyiz. Kentin tarihi, kültürel ve doğal değerlerinin korunması, yaya ve motorsuz ulaşımın geliştirilmesi, tüm kentliyi ilgilendiren plan çalışmalarında ve uygulamalarda katılımcı süreçlerin izlenmesi ve şeffaflığın sağlanması yönünde hukuksal ve toplumsal mücadelemizi sürdürmekteyiz.

İçinde bulunduğumuz pandemi sürecinde ise kentimize yönelik bu sistematik saldırıların devam ettiğini görmekteyiz. Ankara`nın merkezinde yer alan, tüm kent ve kentli için önem arz eden Cumhuriyetin ilk toplu konut alanı olan Saraçoğlu Mahallesi ve 1. Derece Doğal Sit Alanı olan Güvenpark`ta inşaat çalışmalarına hazırlık olarak sondaj çalışmaları yapılmaktadır.

Ankara`nın 1932 tarihli Jansen Planı ile Cumhuriyetin Başkenti tasarlanmış, Atatürk Bulvarı, Kızılay Meydanı, Güvenpark, Saraçoğlu Mahallesi ve Hükümet Kartiyesi özgün kent planının ana bileşenleri olarak ele alınmıştır.

Ankara`nın 1932 Jansen Planı`nda Memur Evleri Yerleşkesi olarak belirlenen alanda yer alan Saraçoğlu (Namık Kemal) Mahallesi`ne ilişkin uzun yıllardır Meslek Odalarımız hukuksal mücadele yürütmektedir. Saraçoğlu Mahallesi 2013 yılında riskli alan ilan edilmiş, konut koruma grubu 1`den 2`ye düşürülmüş, 2014 yılında lojmanların zorla tahliyesine karar verilmiş, lojman statüsü kaldırılarak ekonomiye kazandırılması için Maliye Bakanlığı`na devredilmiş ve yürütülen hukuki müdahalelere rağmen sabah baskınları ile Kültür Varlıklarının kapıları kırılarak mahalleliler zorla tahliye edilmiş, mahalle kasıtlı olarak çöküntü alanına dönüştürülmüştür. 2017 yılında Saraçoğlu Mahallesi ekonomiye kazandırılmak üzere Emlak GYO`ya verilerek mahallede bulunan taşınmazların satışının önü açılmış, 2018 yılında ise alanda turizm-ticaret-konut kullanımı ile yeraltı otoparkı düzenlemeleri öngören Koruma Amaçlı İmar Planları onaylanmıştır. İlgili Meslek Odalarının hukuksal kazanımı ile Koruma Amaçlı İmar Planları iptal edilmiş, ancak mahkemenin iptal gerekçeleri dikkate alınmadan, yine aynı gerekçelerle 2020 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yeraltı otoparkı, konut ticaret kullanımı öneren Koruma Amaçlı İmar Planı ile parselasyon planları hazırlanmış olup Meslek Odalarımız tarafından bu süreçte yargıya taşınmıştır.

Benzer biçimde, 1932 yılında Jansen Planı ile Yenişehir`in odak noktasının temel bileşeni olan Güvenpark, yıllar içerisinde dolmuş durakları, metro girişleri, yer altı geçitleri, büfeler, reklam panoları gibi mekânsal düzenlemeler ile tahrip edilmiş, alan park alanı olma niteliğini kaybetmeye başlamış ve gelip geçilen sıradan bir mekân haline getirilmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan Güvenpark Koruma Amaçlı İmar Planında ise "Ağaç dokusuna zarar vermeden ulaşım ve altyapı tesisleri, umumi tuvalet, büfe, pergole, kameriye, güvenlik kulübesi ve benzeri kullanımlar yer alabilir. Detaylar park alanı için hazırlanacak kentsel tasarım projesi ile belirlenecektir," hükmü yer almıştır. Alanın özgün olarak korunmasını risk altına sokan, yürütülecek çalışmalar hakkında muğlak ve açık olmayan hükümler içeren bu plan notunun iptaline ilişkin Meslek Odalarımız hukuksal mücadele sürecini başlatmıştır. Hazırlanan bilirkişi incelemesi ile bu plan hükmünün yalnızca Ankara için değil ulusal ölçekte öneme sahip Güvenpark`ı işgal eden ve değersizleştiren kullanımların kalıcı hale getirme riskini taşıdığı tespit edilmiştir.

Kazanılan hukuki mücadelelere ve devam eden dava süreçlerine rağmen, Koruma Kurulundan otopark, otel ve restorasyon projelerini onaylanmış ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yetkisiyle Saraçoğlu Mahallesinde sondaj çalışmaları gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Aynı zamanda aynı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının projesi ile Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu ve Ankara 1 No`lu Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından Güvenpark`ta metro çalışmalarına yönelik inşaat yapımı ve sondaj yapımı için koruma sınırı içerisinde yer tahsisi yapılarak çalışmalar başlatılmıştır. Yürütülen sondaj çalışmaları ile birlikte Milli Müdafa Caddesinde ve Güvenpark dolmuş duraklarının olduğu alanlarda yapı blokları tanımlamış, Saraçoğlu Mahallesinde ise Dip Sokak`ta ağaçlar iş makinalarıyla ezilerek tahrip edildiği tespit edilmiştir. Güvenpark`ın YKM Bulvarı ve MEB Binası yakınında geniş bir alan kapatılarak yeraltı inşaatları başlamıştır.

Dava süreçleri sonuçlanmadan, alana bütüncül bir yaklaşım geliştirmeyen, kamuoyu ile şeffaf biçimde paylaşılmayan ve katılımcı süreçlerin yürütülmediği projeler ile Ankara`nın tarihi, kültürel ve doğal değerleri kalıcı olarak hasara uğratılmaktadır.

İktidar tarafından "Gönüllü Evde Kal" ve "Herkes Kendi OHAL`ini İlan Etsin" kampanyaları yürütülürken, merkezi yönetim kurumları tarafından inşaat ve sondaj uygulamalarının yürütülmesi kente yönelik müdahalelerde hukuki sürecin gerekliliğinin izlenmediğini, kent merkezinde tüm kamuoyunu dışlayan biçimde çalışmalar yürütüldüğünü ve sermayenin önceliklendirildiğini açıkça göstermektedir.

Pandemi döneminde Ankara`nın kalbinde gerçekleştirilen bu uygulamaların bir an önce durdurulmasını talep ediyor ve bu yapılan çalışmaların takipçisi olduğumuzu, alınan kararları Meslek Odalarımızla birlikte hukuksal sürece taşıyacağımızı, kamu yararı adına yürüttüğümüz mücadelemizi birlikte çoğaltacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.

TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu