
TMMOB MALATYA'DA "KÜRECİK'TE FÜZE KALKANI İSTEMİYORUZ" MİTİNGİNE KATILDI
Malatya’da “Kürecik’te Füze Kalkanı İstemiyoruz Platformu” tarafından 19 Kasım 2011 tarihinde gerçekleştirilen mitinge TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı katılarak bir konuşma yaptı. Mitingde, Tertip Komitesi adına Malatya Eğitim Sen Şube Başkanı Ali Ekber Baytemur, Kürecik halkı adına Hüseyin Hazar, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, BDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken, TKP Genel Başkanı Erkan Baş, ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ birer konuşma yaptılar.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın konuşması:
"Kürecik‘te füze kalkanına hayır!" diyen sevgili dostlar,
Hepinizi bu ülkenin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları adına,
Örgütüm TMMOB adına,
Sevgiyle, saygıyla, dostlukla selamlıyorum.
Bugün burada dostların arasındayız. Bugün burada güneşin sofrasındayız.
Bugün omuz başlarımız arasında boşluk bırakmamak için buradayız.
Bugün "itirazımız var" demek için buradayız.
Bugün tereddüt etmeden Kahrolsun ABD Emperyalizmi demek için buradayız.
İtirazımız var yaşananlara, itiraz ediyoruz!
Çünkü bu ülkede 6.Filoyu denize dökenlerin ayak izlerinden yürüyenler var. AKP‘yi bu alandan hep birlikte uyarıyoruz: "Bu ülke bu halk sahipsiz değildir ve asla emperyalizme kalkan olmayacaktır"
Küresel katil ABD emperyalizminin ve onun bölgedeki taşeronluk görevini üstlenenlerinin Ortadoğu‘yu kan gölüne çeviren politikalarına bizim Kürecik‘ten güçlü bir itiraz yükseldi. Çünkü ayağımızı bastığımız bu topraklarda emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesinde simgelemiş olan 68 kuşağının yiğit önderlerinin ayak izleri var. Onların, yani bu ülkenin en güzel çocuklarının ayak izlerini bu topraklardan silip atamadılar. Çünkü bu topraklarda güçlü bir anti-emperyalist damar var. Bu damarı 12 Eylül faşist darbesiyle kesmeye, yok etmeye çalıştılar. Ama başaramadılar, çünkü bu ülkenin onurlu insanları emperyalizme ve faşizme karşı direndiler.
Amerika‘dan Avrupa‘ya ve tüm dünyaya yayılan kapitalizmin krizine baktığımızda görüyoruz ki kurdukları sömürü ve zorbalık düzeni çatırdıyor. Kapitalistlerin düzeni çatırdadıkça dünyayı da kan gölüne çeviriyorlar. Ortadoğu‘yu, Kuzey Afrika ülkelerini nasıl kan gölüne çevirdiklerini gördük. "Demokratik İslamcı model" ve "yeni Osmanlı" söylemleriyle ülkemizi de bu kanlı planlarında daha işlevsel bir taşeron yapmak için kollarını sıvadılar. Ama unutuyorlar. Bu ülkede 6. Filo‘yu denize döküp atanların geleneğini unutuyorlar. Onlar 15-16 Haziran‘a, 1 Mayıs‘lara ve Tekel işçilerinin direnişine baksınlar, 8 Ekim‘de Ankara‘da kurulan Sokağın Meclisine baksınlar. Kürecik‘ten Malatya‘dan yükselen sesi duysunlar. Görecekler, emperyalizme ve faşizme karşı büyük bedeller ödenerek yaratılmış mücadele geleneğinin, ülkemizin emperyalizmin kalkanı olmasına asla izin vermeyeceğini görecekler.
Evet, arkadaşlar, ya onlar bu coğrafyayı cehenneme çevirecek, ya da biz bu topraklara baharı getireceğiz. Başka yolu yok. Ya ABD emperyalizmine teslim olacağız ya da direneceğiz.
Şimdi haykırma zamanıdır:
Emperyalizme kalkan olmayacağız, kahrolsun ABD emperyalizmi!
Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz.