TRABZON KORUMA SEMPOZYUMU BAŞLADI

07.12.2006

TMMOB Şehir Plancıları Odası ve KTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü işbirliğiyle düzenlenen Trabzon Koruma Sempozyumu 7 Aralık'ta başladı. Ana teması "Doğal ve Özel Nitelikli Kırsal Alanların Koruma Sorunsalları ve Planlama" olarak belirlenen sempozyum üç gün sürecek.

Sempozyumun ilk iki günü oturumlarda; "Planlama ve Doğa, Kırsal Alan İlişkisi", "Yasal, Yönetsel Çerçeve", "Koruma Kalkınma İlişkisinin Ekonomik ve Sosyal Boyutları", "Ulusal ve Yerel Ölçekte Proje ve Uygulama Deneyimler" ele alınacak. Oturumlar sonrası bir panel düzenlenerek konu tüm yönleriyle değerlendirilecek. Sempozyumun son günü olan 9 Aralık‘ta ise Uzungöl‘e inceleme gezisi düzenlenecek.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezi‘nde yapılan sempozyumun açılışında sırasıyla; KTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölüm Başkanı Saliha Aydemir, ŞPO Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Gökçe, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, KTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Şinasi Aydemir, KTÜ Rektörü İbrahim Özen, Trabzon Belediye Başkan Vekili Kemal Kılıç konuştu.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı açılışta yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"2005 de ilki Diyarbakır‘da gerçekleştirilen Koruma Sempozyumlarının ikincisi şimdi burada Trabzon‘da gerçekleştirilmektedir. Arkadaşlarımız sempozyumun ana temasını "Doğal ve Özel Nitelikli Kırsal Alanların Koruma Sorunsalları ve Planlama" olarak belirlemişler.

Koruma konusu, içinde bulunduğumuz bu konjonktürde, kapitalist küreselleşme döneminde, daha önce olduğundan çok daha kritik bir önem ve değer kazandı. Gün geçmiyor ki, geleceğimizi, üzerinde yaşadığımız toprakları, doğal değerleri, kültür varlıkları acımasızca tüketen bir uygulamaya, bir düzenleme arayışına şahit olmayalım. Son yılarda sistematik olarak, halkın bilinçaltına işlenmeye çalışılan bir anlayış kendisini bu düzenlemelerde açıkça gösteriyor. Bu, kente ve korunmaya muhtaç değerlere sorunlu bakış; orman arazilerinin talanından, 2-B arazilerinin satışına, kıyıların beton yığınlarıyla yağmalanmasından, hazine arazilerinin satılıp, imara açılmasına, tarım topraklarının tüketilip, Cargill örneğinde çok net görüldüğü gibi yeri geldiğinde birilerine peşkeş çekilmesine, sit alanı, tescilli yapı demeden yıkıp, pazarlayıp tüm değerleri paraya çevirme arayışına, tüm kentsel alanların imar rantlarının arttırılıp satılmasına, pazarlık-oy konusu edilmesine kadar uzanıyor. Bu anlayış ülkenin tüm korunması gerekli değerlerini paraya çevirerek ekonomik atılım sağlayacağını sanırken, geleceğimizi ipotek altına alıyor.

TMMOB, geleceğimizi borçlu olduğumuz değerlerin korunabilmesi, bu ülkenin, bilimin, kentlerin savunulabilmesi için, tüm Odalarıyla amansız, onurlu bir mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyor. İşte bu bağlamda; koruma konusunu işleyen bir etkinlik çok anlamlı, işte bu bağlamda; doğa koruma temalı bir sempozyum, bilimi, kentleri, planlamayı savunmak anlamında çok değerli. İşte bu anlamda; sahil yoluyla, eşsiz doğal değerleri tüketilen Karadeniz‘de ortaya koyulan bu çaba çok değerli"

Bu sempozyumda ortaya çıkacak görüşler ve sempozyum sonucunda bilim insanlarının ve uzmanların örgütümüzün birikimleri ile birlikte oluşturacağı sonuç bildirisi mutlaka siyasal iktidarca önemsenmelidir. İnsanımızın ve ülkemizin buna ihtiyacı vardır.

TMMOB ve Şehir Plancıları Odamız bu etkinlikte de görüldüğü üzere sözünü söylemeye devam edecek.

Hiç eğilip bükülmeden, karanlığa karşı aydınlığı, sömürüye karşı emeği, eşitsizliğe karşı adaleti, linç kültürüne karşı bir arada yaşamayı, savaşa karşı barışı, baskı ve zora karşı özgürlük ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz. Biz bir meslek örgütüne bu ülkede bu dönem düşen görev budur" diye düşünüyoruz."