TÜRKİYE MUHALEFETİNİ ARIYOR

22.03.2005

Radikal Gazetesi yazarlarından Ertuğrul Mavioğlu ve İsmet Demirdöğen'in hazırladığı "Türkiye Muhalefetini Arıyor" adlı yazı disizindeki sorulara TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı'nın verdiği yanıtlar Radikal Gazetesi'nde 12 Mart 2005 tarihinde yayınlanmıştır.

Radikal Gazetesi yazarlarından Ertuğrul Mavioğlu ve İsmet Demirdöğen‘in hazırladığı "Türkiye Muhalefetini Arıyor" adlı yazı disizindeki sorulara TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı‘nın verdiği yanıtlar Radikal Gazetesi‘nde 12 Mart 2005 tarihinde yayınlanmıştır.

Radikal Gazetesi‘nde özet olarak yayınlanan röportajın tamamı aşağıdadır :

- Türkiye‘de muhalefet boşluğu var mıdır? Ya da muhalefetin cılızlığından/etkisizliğinden söz edilebilir mi? Bunun başlıca sebepleri nelerdir?

-Muhalefet, iktidarı da hedefleyen muhtevasıyla ifade ediliyorsa, sadece hükümete karşı olma noktasının dışında, sisteme ilişkin anlamda soruluyorsa evet, ülkemizde muhalefet etkisizdir. Ülkemizde de dünyada olduğu üzere, "yeni dünya düzeni" karşıtlarının, küresel sermayenin saldırılarına karşı direnenlerin, sistem mağdurlarının, emekçilerin; "düzen"e ilişkin durum tespitlerinin yeni oluşumlara yönelik olarak tanımlayamamaları bunun temelini oluşturmaktadır. Öte yandan toplumsal muhalefetin önderliğinin yaratılamama sorunu vardır. Kurumsal düzeyde toplumsal muhalefetin dik bir duruş gösterdiği, ama aynı ölçüde kitleselleşmede başarılı olamadığını da söylemek gerekir.

- CHP muhalefet görevini yerine getirebiliyor mu? Kurultay içerik ve görüntü bakımından CHP muhalefetini nasıl etkileyecektir? Yeni bir oluşum gerekli midir?

TMMOB, toplumsal muhalefetin bir bileşeni olarak gördüğü tüm partilerden, politik oluşumlardan bağımsız bir konumdadır. TMMOB, "sistem" sorunu olan her oluşum için geçerli olduğu gibi, CHP‘yi de toplumsal muhalefetin içinde görmek ister. Biz CHP‘yi, "kısa alanda dar paslaşmaların dışında", toplumsal muhalefetin etkin bir bileşeni olarak görmek istiyoruz. Parti içi iktidar mücadelesi bizim ilgi alanımız dışındadır. CHP‘nin şu ya da bu biçimde yönetilmesi ya da yerine başka bir oluşumun örgütlenmesi TMMOB‘nin gündeminde değildir.

- AKP‘nin uyguladığı politikaların özellikle iş çevrelerinde başarılı bulunması muhalefeti nasıl etkiliyor? Bunun alternatif iktidar olasılıklarını öteleyen bir etkisi var mıdır? AKP‘nin başarılı ve başarısız olduğu alanlar hangileridir?

AKP; iş çevrelerinin de belki ama, esas olarak küreselleşme mağdurlarından, İMF ve Dünya Bankası talepleri doğrultusunda hükümet edenlerden kurtulmak isteyenlerden oy olarak iktidara geldi. Sistem içinde, -başkaca da hiç bir şansı olmadan- hükümet etme görevini "işverenlerce" başarılı bulunduğu şekli ile sürdürüyor. AKP‘nin başarılı ve başarısız olduğu alanların tanımlanması durulan noktaya göre değişmektedir. Tüm girişimleri ve gerçekleştirdikleri işverenlerce başarılıdır, sistem mağdurları açısından ise başarısızdır. Mevcut sistemin tıkanıklıkların aşılması açısından uyguladığı politikaya sermaye açısından başarılıdır denilse de emek güçleri açısından aynı şey söylenemez. Ancak biliniyor ki, bizim ülkemizde IMF, Dünya Bankası ve dolayısıyla yerli ve yabancı sermaye çevrelerince başarılı görünmek, iktidarın sürgit devam etmesi anlamına gelmiyor.

- Türkiye‘de Avrupa tipi sol partiler olanaklı mıdır?

Her model, o ülkenin özgül şartlarından doğar. Ülke gerçeklerine, tarihsel ve sosyal yapılara uymayan devşirme modellerin başarı şansı yoktur.

- Parlamentodaki muhalefet, başta işçi örgütleri olmak üzere toplumsal örgütlenmelerle ilişki kurabiliyor mu? Toplumsal muhalefete öncülük etmesi mümkün mü?

Parlemontadaki muhalefetin toplumsal muhalefetle sağlıklı bir ilişkisi olduğu söylenemez. TMMOB, parlamenter muhalefetten öncülük değil, katılım ve dayanışma beklemektedir.

- Siyasi yelpazenin farklı kanatları temel sorunlarda alternatif politikalar üretebiliyor mu? Ne yapılmalı?

Toplumsal muhalefet ya da bileşenleri alternatif politikalar üretebilmektedir. Emek platformunun, emeğin proğramı örneklerden biridir. Sorun, bu politikaların ete kemiğe bürünmesidir. Dönemin bütün olumsuzluklarına karşın, TMMOB; özellikle 1970‘lerden bu yana, ülkemizin kalkınmasında, sanayileşmesinde, imarında, mühendislik ve mimarlık alanlarında, bilim ve teknoloji politikalarının önemine vurgu yapan, kamu yararı ve adil paylaşımdan yana, yurtsever, toplumcu bir çizgiyi savunan çalışmalarını ve mücadelesini sürdüre geldi. Bütün bu süreç içerisinde söylediklerinin haklılığı ve doğruluğu defalarca kanıtladı. Bundan hareketle, şimdi; sisteme yönelik eleştirilerin, alternatiflerini ortaya koyma zamanı olduğunu, küresel sermayenin küresel saldırısına karşı, küresel direnişi sağlamanın zamanı olduğunu söylüyoruz. Toplumsal muhalefetin tüm bileşenlerinin somut konularda bir araya gelmeleri, ortak bir duruş ve tavır geliştirmeleri önemlidir. Toplumsal muhalefetin yönetilmeye değil, kitlesel yan yan duruşlara ihtiyacı vardır. Şimdi zaman farklı duruş noktalarında bulunanların, yanyana durarak bir karşı duruşu gerçekleştirmeleri zamanıdır.