YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ'NİN "ÖĞRETİMDE TEZSİZ İŞ GÜVENLİĞİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI" İÇİN ÜNİVERSİTE VE YÖK'E GÖNDERİLEN YAZI
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU BAŞKANLIĞI
Konu: Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü‘nün "Öğretimde Tezsiz İş Güvenliği Yüksek Lisans Programı" duyurusu hk.
İlgi duyuruda, Birliğimizce Danıştay 10. Daire nezdinde, "İş Güvenliği ile Görevli Mühendis veya Teknik Elemanların Görev, Yetki ve Sorumlulukları ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin" iptali istemiyle açmış olduğumuz davanın kararı gerekçe gösterilerek Enstitü tarafından eğitim ve belgelendirme yapılacağı belirtilmektedir.
Bu duyuru tarafımızca anlaşılamamıştır. Çünkü ilan edilen eğitim "Yüksek Lisans Programı" adını taşımakta olup, içeriğinde ise mühendislere 3 günlük bir eğitim öngörülmektedir. Takdir edersiniz ki meslek içi eğitimin adı "yüksek lisans programı" olamayacağı gibi, meslek içi eğitimin verileceği adres de mühendisin üyesi olduğu meslek Odasıdır. Bu duyuru doğru ise Kurumunuz tarafından ivedi olarak iptali zorunludur. Çünkü;
1.) İş Güvenliği alanında görev alacak mühendislerin eğitimine yönelik Üniversiteler yasal bir yetkiye sahip değillerdir. Kesinleşmemiş bir yargı kararından yola çıkarak Enstitünün ya da üniversitelerin bu alanda görev üstlenmesi hukuk devleti ilkesine aykırıdır. Karar kesinleşmiş olsa dahi, yasal bir düzenlemede yetki verilmedikçe, hiç kimse ve kurum kendiliğinden yetki alamaz.
2.) 2547 Sayılı YÖK Yasa‘nın 3. maddesinin (1) bendinde "Yüksek Lisans: (Bilim uzmanlığı, yüksek mühendislik, yüksek mimarlık, master): Bir lisans öğretimine dayalı, eğitim - öğretim ve araştırmanın sonuçlarını ortaya koymayı amaçlayan bir yükseköğretimdir." biçiminde düzenlenmiştir. Yüksek Lisans eğitim ve öğretimi, süresi ise, "Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde" düzenlenmiştir. Anılan Yönetmeliğin 2. maddesi öğrenci kabulünü düzenlemiş olup, bu programa katılabilmek için LES sınavına katılmayı ve başarılı olmayı koşul olarak düzenlemiştir. Yıldız Teknik Üniversitesinin Yüksek Lisansüstü Yönetmeliğinde de LES‘e katılmak koşul olarak düzenlenmiş olup, Yönetmeliğin 23, 24, 25 ve 26. maddeleri tezsiz yüksek lisans programını düzenlemektedir. Anılan maddelerde LES‘ndan muaf olduklarına dair bir düzenleme bulunmamaktadır.
Yıldız Teknik Üniversitesi‘ne bağlı Enstitünün, YÖK Yasasında ve ilgili yönetmeliklerde yeri olmayan meslek içi eğitimin adına "Yüksek Lisans Programı" vermesi düşündürücü ve Birliğimiz tarafından kaygı vericidir. Çünkü, mesleğin icrasında ve meslek içi eğitimle kazanılan bir birikimin LES‘e tabi tutulması her şeyden önce işin doğasına aykırıdır.
3.) İş güvenliği mühendisliği ayrı bir disiplin alanı olmadığından, lisans eğitimini tamamlamış ve mühendislik ünvanı almış bir meslek mensubunun mesleğin icrasına yönelik üniversitede eğitim alması düşünülemez. İş güvenliği mühendisliği mesleğin icrası olup, meslek içi eğitimi verecek olan ise ilgili meslek odasıdır. İş güvenliğinden sorumlu mühendislerin eğitimine dayanak yapılan Danıştay kararında, iş güvenliğinde görev alacak mühendislerin akademik bir eğitim ve öğretime tabi tutulmasına ilişkin bir ibare dahi olmaksızın bu karardan bir görev çıkarmak yetki çatışmasını beraberinde taşımaktadır. Anılan karardaki bir ibareyi yanlış yorumlayarak, akademik kurumların iş piyasasına çekilmesi anlamını da taşımaktadır. Akademik kurumların görev alanını tartışmaya açacak ve meslek odalarının yetkisine müdahale tartışmasını gündemine alacak bir girişimin ne üniversitelere ne de topluma bir yararı olacaktır.
Kaldı ki, yargı yerinin, iş güvenliği mühendislerinin hak ve yetkilerini düzenleyen yönetmelikte, iş güvenliği mühendislerine "iş güvenliği uzmanı" adı altında getirilen tanımlama üzerinde bir değerlendirme yapılmıştır. Danıştay, "Uzman" kavramının Yasa‘da olmaması nedeniyle yönetmelikte böyle bir tanımlamanın yanlış olduğunu belirtmektedir. İş Yasası‘nda ifade edilen iş güvenliği mühendisi kavramının Yönetmelikte "uzman" olarak anılmasının akademik bir ünvanı çağrıştırması nedeniyle, "uzman" tanımlamasını iptal etmiştir. Bu gerçek gözardı edilerek verilecek eğitimler, Odalarla Üniversiteler arasında gereksiz bir tartışma alanı yaratacaktır.
Sonuç olarak, her zaman kamu yararına karşılıklı bilgi alışverişinde ve dayanışmada bulunacağımız akademik kurumlarla yetki çatışması yaşamak ve bu yetki çatışmasını yargı yoluna giderek çözme taraftarı olmadığımızı bilmenizi isteriz. Birliğimiz, yargı sürecinin tamamlanmasından sonra bu konuyu üniversitelerle birlikte dayanışma halinde programlamayı hedeflerken, Enstitünün bu ilanı talihsiz bir durum yaratmıştır. Bu nedenle, herhangi bir yasal düzenlemeye dayanmadan, Birliğimize bağlı meslek odalarının meslek içi eğitimine müdahale anlamına gelen "tezsiz iş güvenliği yüksek lisans programının" ivedi olarak iptalinin sağlanması için gerekli işlemin yapılmasını dileriz.
Saygılarımızla,
N.Hakan GENÇ
Genel Sekreter Vekili