ZONGULDAK İKK'DAN AÇIKLAMA

BASINA VE KAMUOYUNA

Yıllarca Zonguldak‘ta emek ve demokrasi mücadelesinde örgütlü yapılar içerisinde yer alıp, 4688 Sayılı Sendikalar Yasasından sonra 2005-2011 yılları arasında Enerji-Sanayi-Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Genel Başkanı olarak Ankara‘da görev ve sorumluluk üstlenen Kemal BULUT, tüzükte yer alan 2 dönemle sınırlı kural gereği Genel Kurulda görev almayarak Türkiye Taşkömürü Kurumu‘ndaki görevine geri dönmüştür.

4688 Sayılı Yasanın 18. Maddesinde "Aylıksız izinli sayılanlardan herhangi bir nedenle sendika veya konfederasyon organlarındaki görevlerinden ayrılanlar, görevlerinin son bulması tarihinden itibaren otuz gün içinde ayrıldıkları kurum ve kuruluşa yazılı müracaat etmeleri durumunda, kamu işvereni bu kimseleri otuz gün içinde eski görevlerine ya da uygun diğer bir göreve atamak zorundadır" ifadesi yer almaktadır. Kemal Bulut bu maddeye ve böyle bir hakka sahip olmasına rağmen eski görev yeri Kozlu ya da ikametgâhı düşünüldüğünde Zonguldak merkezinde bir birimde işbaşı yaptırılması gerekirken Amasra TİM Müdürlüğüne tayin edilmiştir.

Eşinin ve evinin Zonguldak‘ta olduğu bilindiği halde istem dışı bu görevlendirmenin ciddi bir temeli de yoktur. Bu görevlendirme bir tür sürgündür. Demokrasi ve emek güçleri olarak bizlerin konuyu çözebilme adına TTK Genel Müdürlüğünde randevu talebimiz olmasına rağmen talebimiz 5 gündür çeşitli gerekçeler ileri sürülerek ertelenmektedir.

Tayin işleminin maddi temeli olmadığı gibi bizlerle görüşmeyi sürekli erteleyen TTK Genel Müdürlüğünün bu tutumu da husumete dayalı, maksatlı ve kasti olduğu kanaatimizi güçlendirmiştir. Bu durum, muhalefet edenlere karşı yürütülen siyasi linçin bir göstergesi olarak algılanmaktadır.

Kamu alanının talanına, taşeronlaştırılmasına, özelleştirilmesine karşı koyan, kamu kurumlarına demokratik bir işleyiş kazandırılmasına, çalışanların örgütlü bir yapıyla ekonomik ve özlük haklarının alınmasında ve ülkenin demokratikleştirilmesi mücadelesinde duyarlı olan biz demokrasi ve emek güçlerinin bu duruma sessiz kalması düşünülemez. Bu mücadelemizde 6 yıldır Genel Başkanlık düzeyinde bizlerle birlikte olan bir insana yapılan bu haksızlığı kendimize yapılmış olarak kabul ediyoruz.

Sendikal mücadelenin gereği olarak çalışanların taleplerini dile getirmek, bunun için görüşme yapmak, kamuoyu oluşturmak, bu amaçla basın açıklaması yapmak, TTK ile ilgili yasal olmayan tasarrufları, yönetsel hataları takip etmek, gerekli girişimlerde bulunmak, gerektiğinde dava açmak çalışanların ve toplumun çıkarlarını korumak sorumluluğunu üstlenen bir emek örgütü olan ESM‘nin Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlenen arkadaşımızın yürüttüğü tüm faaliyetlerin yanında ve arkasında olduğumuzu ifade etmek istiyoruz.

Bizler bu sürgünün arkasında ESM‘nin şahsında tüm Zonguldak emek ve demokrasi güçlerine karşı bir husumetin ve kinin yattığı kanaatini taşıyoruz.

ESM‘nin TTK‘daki çoğunluk sendika olmasını hazmedemeyen TTK yönetiminin; birçok atanmış yöneticisi üzerinden sendikal örgütlenmede taraf olduğu, baskı yarattığı çalışanlarca bilinmektedir. Yandaş sendika Enerji Bir-Sen‘in şube başkanının yakın tarihte şube müdürü yapıldığı gibi tüm mesaisini sendikal örgütlenmeye ayırdığı herkesçe bilinmektedir. Ayrıca kurumun tüm yetkilileri ve olanakları Enerji Bir-Sen‘in örgütlenmesi için kullanılmaktadır. Yandaş sendika Enerji Bir-Sen‘in bu denli kayırılmasının bir sonucudur bu sürgün olayı. Bu sürgün olayı ile ESM ve diğer muhalefet örgütlerine gözdağı verilmek istenmektedir. Çalışanların baskı altına alınması hedeflenmektedir.

Bizler bu sürgünü kendimize yapılmış olarak algılıyoruz. Hukuksal, fiili ve meşru tüm süreçleri kullanarak bu sürgün geri alınıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğimizin kamuoyu tarafından bilinmesini istiyoruz. Saygılarımızla...

22. 04. 2011

TMMOB ZONGULDAK İL KOORDİNASYON KURULU