1. POLİMERİK KOMPOZİTLER SEMPOZYUMU VE SERGİSİ SONUÇ BİLDİRGESİ

19.11.2006

Türkiye‘de ilk kez gerçekleştirilen 1.Polimerik Kompozitler Sempozyumu ve Sergisi 17-19 Kasım 2006 tarihleri arasında TMMOB MMO Tepekule Kongre ve Sergi Merkezinde başarı ile yapıldı.

Düzenlemesini TMMOB Kimya Mühendisleri Odasının yaptığı sempozyuma, TÜBİTAK, İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nin ve başta Herkim Polimer Kimya Sanayi ve Tic. A.Ş. olmak üzere Cam Elyaf Sanayii A.Ş, Dyo Boya Fabrikaları San. ve Tic. A.Ş., Polkar Polyester Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti., AKG Yalıtım ve İnşaat Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş. (ÇİMSTONE), Alpin Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş., Enercon Aero Rüzgar Endüstrisi A.Ş., Ece Boya-Kimya San. ve Tic. Ltd.Şti. (ERCO), Numarine Denizcilik San. Tic. A.Ş., Sami Tongün A.Ş., Sazcılar Otomotiv Sanayi ve Tic. A.Ş. ve TMMOB Makina Mühendisleri Odası İzmir Şubesi destek verdi. Sempozyumda Türkiyenin bu alandaki sayılı bilimcilerinin ve teknologlarının katılımları ile iyi bir bilimsel ve teknolojik düzey sağlanmış, özellikle yeni teknolojilere ilişkin çalışmaların, yurt dışında olduğu gibi ülkemizde de yapılması konusunda sektörün ileriki yıllar için hedef belirlemesine yardımcı olmuştur. Sempozyumda 8‘i yabancı olmak üzere 61 sözlü, 8 poster bildiri sunulmuştur. Sergi alanında da 30 kuruluş ürünlerini çarpıcı ve güzel biçimde sunarak sektördeki gelişme heyacanını yansıtmışlardır.

Onbir oturumda, Genel konulara değinildiği gibi "Kompozit Yapı Malzemeleri", "Üretim Teknolojileri", "Kalite Kontrol", "Ölçme Değerlendirme", "Çevresel Etki ve Mevzuat", "Kullanım ve Etkinleştirilme", "İş Sağlığı ve Güvenliği", "Eğitim" üzerinde durulmuş, iki çalıştay ve özellikle panelde tartışılan konular bir forum atmosferi biçiminde canlı soru ve yanıtlarla sempozyum dinamik biçimde gerçekleşmiştir.

Katılım umulanın üzerinde 400 düzeyinde olmuş, sergi alanı da 400‘ün üzerinde izleyici tarafından ziyaret edilmiştir.

Bu etkinlikten çıkarılan sonuçlardan önemli görülenler, ilgililere ve yetkili kurumlara da iletilmek üzere aşağıda özetlenmiştir;

1. Ülkenin polimerik kompozitler alanındaki konumu ve gelişmesi diğer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça iyi konumdadır. Ancak ülkemizde ki tüketim gelişmiş ülkelere göre daha az durumdadır. Bu değerler in gelişmişlik ölçüsünü gösterdiği belirtlmektedir (Örneğin CTP tüketimi; ABD 7100 gr/kişi; Fransa 5400 gr/kişi; İngiltere 3720 gr/kişi; Almanya 3600 gr/kişi; Yunanistan 3250 gr/kişi; Türkiye 850 gr/kişi)

2. Sektörün sağlıklı ve doğru gelişmesi için ortak bir platformun yaratılması ve bu tür etkinliklerin düzenlenmesinin gerekli ve yararlı olacağı ortaya çıkmıştır.

3. Bu alandaki en önemli adımlar; eğitim, iş sağlığı-iş hukuku, atık yönetimi, kalitede etkin olan mevzuat ve standartların olduğu anlaşılmıştır.

4. Eğitimde gerek üst düzey (master, doktora, üniversite lisans düzeyi) yönetici ve araştırıcılar için (Ders programlar verilebilir.1) gerekse kaliteli işçi sağlamada meslek liseleri ve çıraklık eğitim merkezlerinin oluşturulması gerekmektedir. Ayrıca bu alanda mühendislik tasarımı ve standartların önemi vurgulanmış, kitap ve dökümantasyon konularındaki eksikliğinin hızla giderilmesi gereği vurgulanmıştır.

5. Sektörde kavramların ve adlandırmaların ortak bir dilde ve Türkçe olmalarına özen gösterilmesi önerilmiştir. Bu yolla yeniliklerin daha hızla anlaşılarak yeni buluşların üretilmesine katkı sağlayacaktır.

6. Bu sektöre ilk temel girdi sağlayan en önemli kaynaklar Petkim ve Cam Elyaf olduğu bunu hakkı ile bugüne kadar gerçekleştirdiği ancak özellikle Petkim‘in sektörün ihtiyacını karşılayamadığı, bunun aşılması için ilgili kuruluşların desteklenmesi gerekliliği vurgulanmıştır.

7. Polimerik Kompozitlerin kullanım alanlarının malzemenin iyi özellikleri nedeniyle giderek artması daha hızlı üretimi gerektirmiş, bu nedenle kayıt dışı bazı üreticilerin kaliteden ödün vererek haksız rekabet ortamını yaratmakta oldukları ve bunun önlenmesi için doğru planlama ve denetim zorunluluğu ortaya çıkmıştır.

8. Kalitenin saptanmasında gerekli olan testler, standartlar, laboratuvarların kurulması, akredite olması gerekmektedir. Bunun için çare olarak bu sektörün gereksinim duyduğu analizleri gerçekleştirecek merkezi bir laboratuvar kurulmalıdır. Bu, var olan aygıtların merkezi biçimde koordine edilerek kullanılması yada sanayiciler ve Devletin (TÜBİTAK, Üniversite vb) birlikte ortak bölgesel merkezi bir laboratuvar kurulması ihracat açısından da gereklidir. Gereğinde aidatlara bağlı olarak desteklenecek laboratuvarlarda analizlerin hızlı biçimde gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır. Bunun için personel eğitimi ve labratuvar kalibrasyonu mutlaka gereklidir.

9. Bu alanda iş sağlığı ve güvenliği, iş hukuku eğitimlerinin de sektörün gelişmesindeki önemi vurgulanmış, üniversite lisans ve lisans üstü eğitimlerde ders açılması gerekli görülmüştür. Kobilerde 50‘nin altında işçi çalıştıranlarda da iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin verilmesi ve uzmanların çalıştırılması gereği vurgulanmıştır. İş sağlığı, güvenliği ve hukuku açısından sık sık işyerlerinde ve ortak platformlarda eğitim düzenleyerek bilgilendirmelerin yapılması ve eğitim sertifikası verilmesi gerekli ortaya çıkmıştır. Eğitimler yurtiçi veya dışı uzmanlar tarafından yürütülmelidir. Üniversite Lisans ve Lisans üstü eğitimler de ders açılması; KOBİ‘lerde 50‘nin altında eleman çalıştıranlarda da iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin verilmesi ve uzmanlarının çalıştırılması gereği vurgulanmıştır. SEVESO-2 (kimyasalların yönetimi) yönergesinin Çevre ve Orman Bakanlığınca ivedilikle yaşama geçirilmesi gerekliliği belirtilmiştir.

10. Kompozit sektöründeki atıkların yönetimi, özellikle katı atıkların yok edilmesi ve geri kazanılması, enerjide kullanlması yönleriyle tartışılmış, bunun için toplama sistemine ilişkin üretici, devlet, meslek odaları, yerel yönetimlerin katılımlarıyla bir koordinasyon oluşturulması (dernek biçiminde de olabilir) ve bölgesel bir atık bankası kurulması önerilmiştir .

11. Kompozit pazarının etkin hale getirilmesinde ülkemizde bu tür etkinliklere, sergilere ve fuarlara katılımın artırılması ve bunun için uygun koşulların sağlanması gerekmektedir. Bu yolla bilinçlenme sağlanarak kompozit malzemelerin üstün özellikleri nedeniyle kullanılması artacak, buna bağlı olarak toplumsal katma değer yaratılacaktır.

12. Polimerik kompozit alanındaki uygulamalar çok değişik yönlerde (inşaat, otomotiv, gıda, iletişim, ulaşım, sağlık, uzay araçları, enerji sektörleri ve kent mobilyaları vb.) olduğundan ayrı bir sektör oluşturulması gereği yani kompozit sektörünün oluşturulması zorunlu hale gelmiştir. Bu yolla sektörün gelişimi daha hızlı olacak , daha bilinçli gelişecek, yukarıda sözü edilen ortak sorunlara çözüm getirilmesi daha akılcı biçimde olacaktır. Bütüncül bakılırsa sektörün bir ihtisas organize sanayi biçiminde yapılanması en doğru çözümü getirecektir. Ayrıca bu alana yönelik sorunların çözümü örgütlülüğü gerektirmektedir. Gerek sanayi, ticaret ve meslek odalarında ki kompozit meslek komitelerinde gerekse dernekler biçiminde güçlenme sağlanmalıdır. Ne mutludur ki Şişecam Camelyaf Sanayi A.Ş. önderliğinde 18 Mayıs 2005 tarihinde sanayiciler ve iki üniversite bir araya gelerek ilk Camelyaf Takviyeli Polyester Sanayicileri Derneği kurulmuştur. Amaç bu birlikteliğin daha geniş alanlara taşınması ve tüm kompozit sektörünü kapsayacak biçime gelmesidir. Bu şekilde bu alana ilgi duyanların bir araya gelerek doğru çözüm üretmeleri sağlanmış olacaktır.

13. Bu etkinlikteki katılımcıların %47‘si üretim alanında, %33 ü kalite kontrol, satış pazarlama ve ARGE, %19 ise üniversitelerdendir. Katılımcılar Yönetici ve mühendis, uzman danışmanlar, öğretim üyesi, sektörde çalışanlar ve öğrenciler olmuştur. En önemli sonuç Üniversite sanayi işbirliğinin gereğinin tekrar ortaya çıkmasıdır. Bu yolla bu grupların birbirlerine ivme kazandırarak bilimsel görüş altında çalışma yapması ve yönlendirmesi sağlanmış olacaktır. Genel de sempozyum başarılı geçmiş tekrarının gereği büyük bir çoğunlukla vurgulanmış, tekrarın iki yılda bir olması ağırlık kazanmıştır. %67 katılımcı oranı ile Kasım ayının uygun olduğu belirlenmiştir. Önümüzdeki yıllarda serginin fuar biçimine dönüştürlmesi heyecanla önerilmiştir.

14. Üyemiz Kimya Yüksek Mühendisi Sayın Hasan ÖMER‘in önerisini değerlendirerek Kimya Mühendisleri Odasının başlattığı ve bütün katılımcıların desteği ile başarılan bu etkinliğe katkı verenlere teşekkürlerimizi sunarız.

TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI