TMMOB ANKARA İKK: BİZİM PUSULAMIZ GEZİ’DİR, ADİL VE İNSANCA BİR YAŞAM İÇİN MÜCADELEMİZ SÜRECEK

01.06.2023

TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu 31 Mayıs 2023 tarihinde Gezi’nin 10. Yıldönümü dolayısıyla Mimarlar Odası önünde bir basın toplantısı yaptı.

Toplantıda Gezi Direnişinde hayatını kaybeden vatandaşlar anılırken, Gezi Davası’nda verilen hukuksuz kararlar ile tutuklanan TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı, Şehir Plancıları Odası Onur Kurulu Üyesi Tayfun Kahraman ve Avukat Can Atalay için devam eden Adalet Nöbeti’nin 400 günü de değerlendirildi.

Basın açıklaması TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyit Ali Korkmaz tarafından okundu. Korkmaz; “Gezi’de kapısını araladığımız o coşkulu, heyecanlı, bir arada, umutlu, paylaşımcı, dirençli “bir başka dünya” için mücadele etmeye devam ediyoruz.  Bilsinler ki bizim pusulamız Gezi’dir. İnsanca, özgür, adil, refah içinde, demokratik bir yaşam talebimiz ve hak arayışımız hep sürecek.  Onuncu yaşında da, Gezi’yi hep genç kılan, bizi hep ayakta tutan, tüm hayallerimiz gerçek olana kadar dilimizden düşmeyecek olan sloganıyla anıyoruz Gezi Direnişini ve bu sloganla karşılıyoruz önümüzdeki dönemi: Bu daha başlangıç, mücadeleye devam! Bu gurur hepimizin! Karanlık gider, Gezi kalır” diye konuştu.

Korkmaz, şunları söyledi:

 “Gezi’nin onuncu yılında,  şehir şehir dalga dalga yayılan, yasaklara, hukuksuz cezalara, baskıya, ranta, talana, yalana, tüm ayrıştırma politikalarına karşı yan yana durduğumuz, sesimizi çığa dönüştürdüğümüz o şanlı direnişten hala ilk günkü gibi gurur duyuyoruz! ‘Gezi’de ben de vardım’ diyenlerle… “Gezi bizim demokrasi çığlığımızdı O çığlık bu ülkenin semalarında dolaşmaya devam ediyor ve edecek” diyenlerle… Gezi’yi ömrünün en renkli, en coşkulu, en heyecanlı ve en güzel günleri arasında anımsayanlarla… Ülkeyi karanlığa boğan rantçı, piyasacı, kadın düşmanı siyasetin karşısında Gezi  Parkı’nın; eşitlikçi, paylaşımcı, doğayı ve emeği koruyan ve kadınların önde saf tuttuğu başka bir dünya mümkün diyenlerin yanında duranlarla… Bunca ötekileştirme, düşmanlaştırma çabalarına rağmen Gezi’nin o bir aradayız ruhundan da güç alarak birlikte yaşama iradesini, taleplerinden ve haklarından en ufak bir geri adım atmadan sürdürme kararlılığını gösterenlerle…. Tek bir kız kardeşlerini bile yalnız bırakmayan kadınlarla, yok sayılmaktan öte siyasi iktidar sahipleri tarafından nefret objesi haline getirilmelerine rağmen buradayız ve burada var olmaya devam edeceğiz kararlılığını gösteren LGBTİ bireylerle… Gündüz işte gece direnişteyiz diyen beyaz yakalılarla, şehrin bütün parklarını Gezi parkına dönüştüren işçilerle, işsizlerle, emeklilerle… Coşkusu, enerjisi ve kararlılığıyla bu ülkede haksızlıklara hukuksuzluklara adaletsizliklere her zaman karşı çıkanlar olacağını gösteren gençler ve ruhu hep genç kalanlarla… Gurur duyuyoruz!”

“Bu memleket aydınlığa kavuşsun diye gencecik yaşlarında hayatlarını kaybeden, bizden ayırdıkları Berkinimizin, Ali İsmailimizin, Abdocanımızın,  Mehmetimizin, Ethemimizin, Ahmetimizin, Medenimizin ve Hasan Feritimizin anılarıyla gurur duyuyoruz. Gezi direnişinde gözünü kaybedenlerin, yaralananların, yargılananların, işsizliğe, sürgüne mahkum edilenlerin, ödetilen her bedele karşın Gezi’nin anısına toz kondurmayan tavırlarıyla gurur duyuyoruz!” diyen Korkmaz, sözlerine şöyle devam etti:

“6 Şubat Depremlerinde bir kez daha haklılıkları ispatlandığı üzere, sağlıklı ve dayanıklı kentlerde yaşama hakkını hukukla ve meslek ilkeleriyle savunarak Gezi’yi bir afet toplanma alanı olarak koruyan, bu ülkenin demokrasi güçleri ve demokrasiye omuz veren yurttaşlarıyla gurur duyuyoruz!  Gezi’nin bizlere öğrettiği dayanışmacı anlayışla, yaşanan kamu zaafiyetlerine ve engellemelerine rağmen acıları dindirmek ve yaraları sarmak için depremin ilk saatlerinden itibaren ülke bütününde seferber olan, geleceğimize umut olmaya devam eden birliktelik ile gurur duyuyoruz! Tüm ülkeyi şehir şehir “Her yer Taksim her yer direniş” sloganıyla inleten, haklarına, kentine, doğasına, memleketine sahip çıkan milyonlar adına, bütünüyle haksız, hukuksuz, delilsiz, mantıksız ve vicdansız tutum ve kararlarla Gezi’nin onurlu bakiyesini bizler adına taşıyan, tutuklulukları 400. Gününde Mimar  Mücella Yapıcı,  Şehir Plancısı Tayfun Kahraman, Avukat Can Atalay  ve Mine Özerden’le gurur duyuyoruz!”

Ülkemizin adaletsiz, hukuksuz, farklı görüşlere tahammül edilmeyen, demokratik talep, tepki ve eylemlerin doğrudan doğruya suç kapsamına alınan bir anlayışla yönetilmesine karşı olduklarını vurgulayan Korkmaz, “Yargının bağımsızlığının ortadan kaldırılmasına, dosyaları okumayan, delillere bakmayan, direktifle kararlar veren mahkemelere, hak arayanı biber gazına boğulmasına, polis şiddetine maruz bırakılmasına,  ülkenin gençlerinin, eğitimli, kültürlü kesiminin, muhaliflerin, emeği sömürülen işçilerin; baskı, ekonomik kriz, geleceksizlik, liyakatsizlik yüzünden bir nefes, bir huzur arayışı ya da hayatta kalabilme çabasıyla kalbini memleketinde bırakıp bu ülkeden göç etmek zorunda bırakılmasına karşıyız. Karşı olmak pasif bir tutum değil bizler için aktif bir tavırdır. Devletin tüm imkânlarının iktidar adına kullanıldığı, dünya tarihinin gördüğü en adaletsiz seçimlerinden birinden çıkan sonuç bizi umutsuzluğa sürüklemeyecek. Aksine, eşitlik özgürlük ve adalet için tüm farklılıklarımızla Gezi’de olduğu gibi birbirimizin elinden tutmakta inat ediyoruz” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Gezi gururumuz, Gezi bizim için gericiliğe direnmek, kardeşlik ve dayanışma demektir

Toplantıda TMMOB Yürütme Kurulu Üyesi Hülya Küçükaras da söz alarak, “Gezi bizim gururumuz Gezi bizim pusulamızdır. Bu yalnızca bu ülke için değil Gezi dünya tarihinde de bir direniş simgesidir. Bunu yaratmış olmaktan, bunun öncülüğünü yapmaktan, bunun bugün hala sorumluluğunu taşıyarak bu kararlığı göstermekten hepimiz övünç duyuyoruz. Gezi bizim için gericiliğe direnmek, kardeşlik ve dayanışma demektir. Gezi bizim içimizde hala aynı coşkuyla ve aynı ruhla capcanlı ve dipdiri yaşamaktadır. Gezi bugün hala aynı korkuyla da birilerinin yüreğinde yaşamaktadır. O korku bugün Gezi tutsakları olarak aramızda olmayan dostlarımızda kendini gösteriyor. Tüm Türkiye’deki adalet nöbetlerine ve Gezi tutsaklarına en içten sevgilerimizi gönderiyoruz ve onlara kavuşma umudumuzu ilk günkü gibi diri tutuyoruz. Bu adalet nöbetlerine Türkiye’nin her yerinde ev sahipliği yapan ve bu nöbetleri kararlılıkla sürdüren başta Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odası olmak üzere TMMOB örgütlülüğündeki bütün meslek odalarımıza, illerdeki il koordinasyon kurullarına ve üyelerimize adalet nöbetlerinde de bizi yalnız bırakmayan tüm demokratik kitle örgütlerine teşekkür ediyoruz. Geziyi yaşatmayı, Geziyi bütün yurtseverlerin kılmayı hep çok önemsedik” diye konuştu.