TMMOB BURSA İKK: HAKLARINA, DOĞANA, ÇEVRENE SAHİP ÇIK!

Çevre günü, doğayla uyumlu, kamu yararını esas alan, planlı ve sürdürülebilir sanayi, enerji ve ulaşım politikalarına geçiş için bir uyarı ve sorumluluk çağrısı olmalıdır. 

Birleşmiş Milletler’in 1972 yılında gerçekleştirilen Çevre Konferansı’nda 5 Haziran tarihini Dünya Çevre Günü olarak ilan etmesinden bu yana yarım asırdan fazla bir zaman geçmiş bulunmaktadır. Gezegenimizin her yıl belirlenen bir tema ile korunmasına yönelik pek çok çalışma yapılmasına rağmen, atılan adımların devlet politikaları haline gelmemiş olması sebebiyle çevre sorunları ne yazık ki artarak ve çeşitlenerek devam etmektedir.

Artan nüfus, üretim yöntemlerinin değişimi, kullanılan kaynakların farklılığı gibi pek çok etkenin yanı sıra teknolojik gelişmeler çevre sorunlarını beraberinde getirmekte ve bu hayati sorun gittikçe dönüşmekte ve artmaktadır. Sanayi üretiminden atmosfere salınan karbondioksit, sularımıza akan zehirli atıklar, toprağa gübre adı altında saçılan kimyasallar ile soluduğumuz hava kirli, yediğimiz sebze meyve zehirlidir. 

Ormanlarımız kontrolsüzce yok edilmekte, denizlerimiz müsilaj sorunu ile alarm vermekte ve tüm yaşam zarar görmektedir. Bu sorunların temelinde yanlış sanayi, enerji, ulaşım ve çevre politikaları, denetimsizlik ve sermaye öncelikli yaklaşımlar yatmaktadır. Teknolojik gelişmeleri doğru kullanarak gezegenimizi, toprağımızı, suyumuzu, atmosferimizi bilinçli ve kararlı adımlarla korumak mümkündür. Küresel ölçekte her ülkenin kendi kaynaklarına uygun olarak yaygınlaştırabileceği yöntemler Birleşmiş Milletler’in yıllar önce attığı bu önemli adımı anlamlı hale getirebilir. 

Bu yıl Dünya Çevre Günü’nün teması olan plastik kirliliği de dünyanın en önemli çevre sorunlarından biridir. Plastik kirliliği onlarca yıldır gezegenimizi istila ederek, yiyecek ve içeceklerle vücudumuza kadar sızmıştır. Yarattığı sorun sadece gezegenimiz için değil insan sağlığı açısından da büyük bir tehdittir. Çözümü diğer sorunlara nazaran oldukça kolay ve hızlı olan bunun gibi onlarca çevre sorunu karşısında bu sorunların çözümünün devlet politikalarında atılacak doğru ve kararlı adımlarda olduğunu hatırlatmak isteriz. 

Çevre sorunu politiktir. Devlet kurumlarından tabana yayılacak olan bu anlayış sayesinde ülkemizin bir zamanlar oldukça verimli olan topraklarını, tertemiz havasını, endemik pek çok türü barındıran ormanlarını koruyabilir, çevre sorunlarının önüne geçebiliriz. 
Sanayileşme ve çevre birbiriyle uyumlu ve planlı olmalıdır. Kaynak israfı ve çevreye zararlı üretim biçimlerinden vazgeçilmelidir. 
Enerji politikaları, yerli ve yenilenebilir kaynaklara dayalı, çevreye uyumlu ve kamu yararını gözeten bir anlayışla şekillenmelidir.
Enerji verimliliği artırılmalı; sanayi düşük enerji yoğunluklu, yüksek teknolojiye dayalı yapıya geçmelidir.
Sanayi atıkları denetlenmeli, arıtma zorunlu olmalı ve geri dönüşüm projeleri desteklenmelidir.
Tarım arazileri ve doğal alanlar sanayiye ve yapılaşmaya açılmamalı, kıyıların ve ormanların talanı engellenmelidir.
Ulaşım politikaları, toplu taşıma ve demiryolu öncelikli, enerji verimli ve çevre dostu bir sistem üzerine kurulmalıdır.
Araçlarda yakıt tüketimi ve emisyonlar azaltılmalı, temiz teknolojilere geçiş teşvik edilmelidir.
Termik santraller gerekli çevre önlemleri alınmadan çalıştırılmamalı; baca gazı arıtma ve filtre sistemleri zorunlu olmalıdır.

Çevre günü, doğayla uyumlu, kamu yararını esas alan, planlı ve sürdürülebilir sanayi, enerji, ulaşım politikalarına geçiş için bir uyarı ve sorumluluk çağrısıdır!

Haklarımıza, doğamıza, çevremize sahip çıkmak adına dün olduğu gibi bugün de ve gelecekte de mücadelemize devam edeceğiz!

TMMOB BURSA İL KOORDİNASYON KURULU